Diyarbakır Barosu, Coşkun Başbuğ hakkında suç duyurusunda bulundu

Diyarbakır Barosu, HDP´nin kazandığı belediyelerle ilgili "İnsanlarımızın birçoğu baskı ve korkudan, birçoğu da cehaletinden dolayı böylesine sonuçlar çıktı" diyen güvenlik uzmanı Çoşkun Bağbuğ´dan şikayetçi oldu.

Diyarbakır Barosu, Coşkun Başbuğ hakkında suç duyurusunda bulundu

Diyarbakır Barosu, katıldığı televizyon programında kayyım atanan belediyelerle ilgili ?O sandıklardan çıkan sonuçları irade gibi görmemekte büyük fayda var. Oradaki insanlarımızın birçoğu baskı ve korkudan, birçoğu da cehaletinden dolayı böylesine sonuçlar çıktı seçim sandıklarından? diyen Coşkun Başbuğ hakkında suç duyurusunda bulundu.

Yapılan açıklamada, Diyarbakır Barosu´nun Kürtlere hakaret ettiği için açılan soruşturmanın takipçisi olacağı ifade edildi. Diyarbakır Barosu´nun açıklaması şöyle:

?19.08.2019 tarihinde Diyarbakır, Van ve Mardin Büyükşehir Belediyelerine kayyum atanmasından sonra Coşkun Başbuğ isimli bir şahıs CNN TÜRK yayınında HDP´ye oy veren seçmeni kastederek Kürt halkını aşağılayıcı ve hakaret içerecek şekilde söylemlerde bulunmuştur. Kürt halkına hakaret eden ve aşağılayan Coşkun Başbuğ isimli şahıs hakkında Diyarbakır Barosu İnsan Hakları Merkezi olarak 22.08.2019 tarihinde Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığına suç duyurusunda bulunmuş olduk. Diyarbakır Barosu İnsan Hakları Merkezi olarak Kürt halkına hakaret eden ve aşağılayan bu şahsın cezalandırılması için açılan soruşturmanın takipçisi olacağımızı kamuoyuna saygıyla duyuruyoruz.?

NE OLMUŞTU?

Diyarbakır, Van ve Mardin´de belediye başkanlarının görevden alınıp yerlerine kayyım atanması ile ilgili CNN Türk´te yayınına katılan güvenlik uzmanı Coşkun Başbuğ, bölgede yaşayan halk için ?cahil? demişti.

Belediyelere kayyım atanmasını değerlendiren Başbuğ, şu yorumu yapmıştı: ?Belediyelerin kazandığı seçimleri de endişeyle karşılarım. O bölgede görev yaptığım dönemlerde bizim seçim sürecinde karşılaştığımız husus şu? O oy sandıklarından çıkan sonuçları irade gibi görmemekte büyük fayda var. Zira oradaki insanların bir çoğu baskı ve korkudan, birçoğu cehaletinden dolayı böylesine sonuçlar çıktı, seçim sandıklarından. Zannetmeyin ki oradaki insanlarımız gerçekten sağlıklı bir değerlendirme yapıyor ve iradesini sandığa yansıtıyor. Bu şekilde yönlendirmeler, korku ve baskılar ile ortaya çıkan sonuçlar vardı.?