Dışişleri Bakanlığınaca, "Sürdürülebilir Barış İçin Arabuluculuk Uygulamalarının Güçlendirilmesi" konulu 5. İstanbul Arabuluculuk Konferansı, InterContinental Hotel´de düzenlendi.
Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu gönderdiği mesajda, konferansın önemine değinerek, çatışmaların çok fazla insanın acı çekmesine ve ekonomik ve çevresel yıkımlara neden olduğunu ifade etti.
Anlaşmazlıkların önlenmesi ve barışçıl yönden çözümü için arabuluculuğa ihtiyaç duyulduğunu belirten Çavuşoğlu, şunları kaydetti:
"Politika yapıcılar olarak kendimize şunu sormalıyız; Mevcut çatışma ortamında arabuluculuk uygulaması için ne gerekiyor? Kaynaklarımızı nasıl bir araya getirip arabuluculuğu nasıl etkili bir araç haline getirebiliriz, bunun yolunu aramalıyız. Dün bunu İSEDAK´ta da sorduk. Bugün 5. İstanbul Arabuluculuk Konferansı, arabuluculuk uygulamalarının geniş perspektifte sürdürülebilir kalkınma içeriği ile cinsiyet ve genç ayrımı yapmadan yeni teknolojileri de kullanarak değerlendirecektir."
Guterres´in mesajı
BM Genel Sekreteri Antonio Guterres ise konferansa gönderdiği mesajda, Türkiye´ye Arabuluculuk Konferansı´nı düzenlediği için teşekkür etti.
Arabuluculuğu güçlendirme ve barışı sürdürme konusunda katılımcılara teşekkür eden Guterres, mesajında şu ifadelere yer verdi:
"Silahlı çatışmaların neden olduğu büyük ızdıraplar, barışçıl yollardan çözüm bulmaya ve çatışmaların önlenmesi için çabalarımızı artırmaya yönelik kolektif sorumluluğumuzun önemini göstermektedir. Etkili olabilecek her yerde ve zamanda arabuluculuk girişiminde bulunuyoruz. Arabuluculuk üst düzey danışma kurulu, önleyici diplomasi ve erken harekete geçme girişimi için çalışıyoruz. BM´yi barış süreçlerinde temsil eden kadın sayısı bugün daha fazla ancak kadınların daha fazla katılımını sağlamalıyız. Barışın katalizörü olan gençliğe daha fazla yatırım yapmalıyız. Şiddet ortamının yeniden ortaya çıkmaması için barış antlaşması yapıldıktan sonra da durumu izlemeye devam etmeliyiz."
"İstanbul, arabuluculuk konferansları için ideal bir merkez"
Dışişleri Bakanlığı Siyaset Planlama Genel Müdürü Büyükelçi Burak Akçapar, ise konferansın açılışında yaptığı konuşmada İstanbul´un doğu ve batının her zaman bir araya geldiği önemli bir merkez olduğunu dile getirdi.
Kuzey ve güneyi de bir araya getiren İstanbul´un, uygarlığın merkezi olduğunu belirten Akçapar, ilk Dünya İnsani Zirvesi´nin de İstanbul´da toplandığını kaydetti.
İstanbul Zirvesi´nin, Astana, Soçi gibi merkezlerde Türkiye´nin Suriye sorununa barışçıl çözümler aradığını aktaran Akçapar, aynı zamanda Türkiye´nin dünyada mültecilere en fazla ev sahipliği yapan ve insani yardımda bulunan ülke olduğunu da söyledi.
Türkiye´nin zorlu bir bölgede bulunmasına karşın, ihtilafların barışçıl yöntemlerle çözülmesinin önemini bildiğini ifade eden Akçapar, şunları kaydetti:
"Arabuluculuğun daha etkin ve daha sık kullanılması gerektiğinin farkındayız. Afganistan´da İstanbul konferansı düzenlendi. Bu, Türkiye´nin girişimci rolünün güzel bir yansıması aslında. İstanbul şehri, arabuluculuk konferansları için ideal bir merkez. Dünyadaki çatışma haritası daha da karmaşık hale geliyor. Çatışmaların önlenmesi ve barışçıl yollarla çözülmesi her zamankinden daha önemli bir hale geldi. İhtilafların çözülmesi konusunda geçmişimizin çok parlak olmadığını da unutmamamız gerekiyor. Bunları olduğu gibi kabul edip bu durum hakkında hiçbir şey yapmamak kabul edilemez. Dünya çapında zorla yerinden edilmiş insan sayısı 2. Dünya Savaşı´ndan bu yana en yüksek düzeyinde. İhtilaflar sadece bu nesli değil, gelecek nesilleri de derinden etkilemektedir."
Türkiye´nin Finlandiya ile birlikte kurduğu Barış İçin Arabuluculuk Girişimi´ni de hatırlatan Akçapar, amaçlarının arabuluculuk konusunda bilinci artırmak ve bu konudaki normatif yaklaşımı güçlendirmek olduğunu vurguladı.
Türkiye´nin BM düzeyinde Arabuluculuk Dostlar Grubu´na başkanlık yaptığını belirten Akçapar, grubun kurulduğundan bu yana yaptığı çalışmalarına değinerek, ihtilafların önlenmesi ve çözülmesi için önemli çaba sarf ettiklerini söyledi.
Burak Akçapar, yenilikçi bir gündemle arabuluculuk konusunu farklı bakış açılarından ele alacakları konferansta, "Sürdürülebilir barış ve kalkınma açısından arabuluculuk ne yapabilir?" sorusuna yanıt aramaya çalışacaklarını kaydetti.