Milliyetçi Hareket Partisi Genel Başkanı Devlet Bahçeli, partisinin grup toplantısında sert açıklamalarda bulundu.
Devlet Bahçeli, TBMM Karma Komisyon'da gelen milletvekilliği dokunulmazlık fezlekeleri hakkında, "Gazi Meclis kanun kaçaklarını meskeni olamaz. Hizmet edenler Meclisimizin demokratik ve tarihi ruhuna kast eden aymazlardır. Bekletilen fezlekelerin Genel Kurul'a getirilmesi, milletvekillerinin dokunulmazlıklarının kaldırılması hukukun vazgeçilmez şartıdır." dedi.
Sedat Peker'in iddialarının ardından bir kez daha MHP kürsüsünden İçişleri Bakanı Süleyman Soylu'ya sahip çıkan Devlet Bahçeli, "İçişleri Bakanımız Süleyman Soylu'ya itibar suikastlarını kaygıyla izlediğimizi ve asla kabul etmediğimizi not olarak düşmek istiyorum. Kim demiş Sayın Soylu yalnız, kimsesiz diye." ifadelerini kullandı.
MHP lideri Bahçeli, "Hak edene fırlatılacak taşlar cebimizdedir. Bizim gayemiz ülkemizi hak ettiği gelişmişlik düzeyine ulaştırmaktır." dedi.
Bahçeli'nin konuşmasından öne çıkan bölümler şöyle:
Demokrasilerde her siyasi düşüncenin, her siyasal partinin büyük yada küçük bir karşılığı vardır ve olmalıdır. Her siyasal hareket üzerinde şekillendiği aynı topluma ve aynı sorunlara bakmasına rağmen çözüm yollarında ayrılmaktadır. MHP bir demokrasi namusudur. MHP büyük bir millet eseridir. MHP, istikrarın, dik duruşun, devredilmez inancın markasıdır.
ALDATMAYA SIRTIMIZI DÖNDÜK
Milli iradeyi, milliyetçi iradeye dönüştürmek için daha çok gönüle gireceğiz, her kapıyı çalacağız, kimseyi ayırmayacağız. Daha mutlu, daha güvenli, daha gelişmiş bir millet hayatı için geceyi gündüze katacağız. Hiçbir şey adına dürüst ve samimi siyasetimizi karalatmadık. Aldatmaya sırtımızı döndük, riyakarlığa yüzümüzü çevirdik. Milletimizin şaşmaz sağduyusuna ümitlerimizi bağlayarak, yol onun varlık onun gerisi angarya, yüz üstü çok süründüm gerisi Sakarya... Birileri gibi vicdanımız ipotekli değildir. biz milliyetçi hareketiz, biz Cumhur İttifakıyız. Pireyi deve yapan palavracılar, akıllarından çıkarmasınlar ki hak edene fırlatılacak taşlar cebimizdedir. Bizim gayemiz ülkemizi hak ettiği gelişmişlik düzeyine ulaştırmaktır.
İstanbul Sözleşmesi'nin çarpıtılması, İstanbul Kanalı'nı hedef alan saldırılar, Katarlı öğrencilerin sınavsız tıp fakültesi okuyacağı iddiaları Türkiye'yi zor duruma sokmak isteyen taktik adımlardır. Kılıçdaroğlu tank-palet fabrikasını satıldığını söylüyor, Öztrak öyle demedik diyor. Bunlar yalancının daniskasıdır. CHP yönetiminin hali pürmeali kelimesi budur. Kılıçdaroğlu'nun çiğ süt içmediyse karın ağrısı çekme hali de olmayacaktır. Hukuka saygı duymasında yarar vardır. Hakkında düzenlenen fezlekeleri sulandırmaya çalışan Kılıçdaroğlu tam bir çıkmazdadır. Adaletin terazisi herkesi tartmalıdır. Hukukun üstünlüğüne inanıyorsak ahlaki tutarlılıktan ödün veremeyiz. Türk mahkemelerinin önünde herkes eşittir.
MİLLETVEKİLLERİNİN DOKUNULMAZLIĞI KALDIRILSIN
Geçen hafta 21 milletvekilini kapsamına alan fezlekeler TBMM'ye intikal etmiştir. Gazi Meclis kanun kaçaklarını meskeni olamaz. Hizmet edenler Meclisimizin demokratik ve tarihi ruhuna kast eden aymazlardır. Bekletilen fezlekelerin Genel Kurul'a getirilmesi, milletvekillerinin dokunulmazlıklarının kaldırılması hukukun vazgeçilmez şartıdır.
Kılıçdaroğlu bir ara adalet arıyordu, işte fırsat, işte ortam. Dolandırıcı Tosuncuk nasıl bedel ödeyecekse Kılıçdaroğlu da ödesin. Söz veriyorum, ilk kez CHP'ye destek vereceğiz, onlara tamam diyeceğiz, 27'nci yasama döneminde Karma Komisyon'a ulaşan dokunulmazlık fezlekeleri 1429'dur. HDP'li milletvekillerinin sayısı 1000'i geçmiştir.
Türkiye'de üstünlerin hukuku değil, hukukun üstünlüğü hakimdir. İşlenen suçlar kimsenin yanına kalmamalıdır. Biz şerefli cumhuriyet savcılarına güveniyoruz. Bağımsız ve tarafsız yargı günü ve saati geldiğinde her insana lazımdır. Kanundan kaçış yoktur. Teröre yardım ve yataklık yaptığı tespit edilen, PKK'nın tasması boğazlarına geçen HDP'li vekillerin fezlekelerinin görüşülmesi niye gecikmektedir? Bu kapsamda TBMM Başkanı'nı göreve davet ediyorum.
AYM bu tip davalara, terör örgütlerinin hücre evinden mi bakıyor? Gergerlioğlu milletin hakkını çiğnerken, bunlara hesap sorulduğunda mı maraza çıkıyor? AYM bölücüler için hak ihlali derken, devletimizin, milletimizin tarihi çıkarlarını gasp ettiğinin farkına ne zaman varmayı planlıyor? Ne zamandır hainin hakkı oluyormuş. Oluyorsa kahramanların hakkını ne yapacağız? Hiç kimse bugünkü sıfatlarına güvenip suçlara ortak olmamalıdır.
Karma Komisyon'da dokunulmazlıklarının kaldırılması görüşmesi mümkün olursa, MHP milletvekilleri evet diyecektir. Genel Kurul'da dokunulmazlıkların kaldırılması tezkeresine MHP tam kadro olur verecektir. Tavrımız bellidir, zulme ortak olamayız.
İP'in başkanı yine meşrebine uygun açıklamalar yapmış. Bizim ve AK Parti'nin HDP'yi şeytanlaştırdığını ifade etmiş. Bu bayan şeytan olduklarını bilmiyor mu? İP'in HDP'nin dibinde ne işi vardır? İP Başkanı'nın bozuk ve buhranlı dili söz konusudur ki ya ne dediğini bilmiyor ya da aklı almıyor. Bu küstah ve hayasız üslup Türkiye düşmanlarını sevindirmiştir. Aynı üslup FETÖ ve PKK'nın üslubudur. Kürt kökenli kardeşlerimize hiç kimsenin kırıcı bir ithamı olmamıştır. Geçmişte MHP'yi yaralamaya azmeden bu müfteriye teröristin kim olduğunu Kürt kökenli kardeşlerim öğretecektir. Kürt'ten terörist olmaz, teröriste Kürt denemez. Terörist PKK'dır, KCK'dır, FETÖ'dür, DEAŞ'tır, DHKP-C'dir.
KİM DEMİŞ SAYIN SOYLU YALNIZ, KİMSESİZ DİYE
İçişleri Bakanımız Süleyman Soylu'ya itibar suikastlarını kaygıyla izlediğimizi ve asla kabul etmediğimizi not olarak düşmek istiyorum. Kim demiş Sayın Soylu yalnız, kimsesiz diye. Türkiye'nin İçişleri Bakanı görevini vatan ve millet sevgisiyle yerine getiren, bölücü terör örfgütüyle mücadele eden devlet adamıdır. Hakkında ne söylenirse söylensin, bizim denilenlere aldırış etmemiz mümkün değildir. Terörle mücadeleyi dağda, taşta yürüten devletimizi ön şartsız destekledik, bundan sonra da destekleyeceğiz. Bizim bu tür tahrik ve tacizlere karnımız toktur. Biz MHP'yiz, biz Cumhur İttifakı'yız.
ABD Dışişleri Bakanlığı'nın açıkladığı insan ticaret raporu kendi içinde tenakuzlarla doludur. Ülkemiz suçlanmaktadır. Çocukların silahlandırılması konusunda Türkiye'nin kötülenmesi skandal bir saptırmadır. Çocukları terör eylemlerine kullanan PKK/YPG'ye destek veren ABD'nin Türkiye'yi karalama teşebbüsü beyhude bir çabadır. ABD Dışişleri Bakanlığı'nın numune de olsa terör örgütüne atıf yapmaması çirkefliktir. PKK/YPG'yi kollayan ülkenin nesine güveneceğiz? Bugün dünyada çocuklar ölüyorsa faili ABD'dir.
BM Raporu, dehşet verici tespitleri ihtiva etmiştir. 19 bin 300 çocuk ağır ihlallere uğramıştır. Çocuklar felaketi yaşamıştır. Bu genel sekretere tavsiyemiz görevini insanlık onuruna uygun şekilde gerçekleştirmesidir. Çocuklar ölmesin, bebekler öksüz ve yetim kalmasın. Hiç kimse Türk milletine tepeden bakmasın.