Tarih: 03.09.2020 14:50

DEVA Partisi, iktidarı 3 temel konuda acil harekete geçmeye çağırdı..

Facebook Twitter Linked-in

Genel Başkanlığını Ali Babacan’ın yürüttüğü Demokrasi ve Atılım Partisi (DEVA), iktidarı 3 temel konuda acil olarak harekete geçmeye çağırdı. Koronavirüs salgınının sağlık boyutu kadar beraberinde yaşanan olumsuz ekonomik ve sosyal gelişmelerin toplumsal hayata etkisinin de ağır olduğunun belirtildiği açıklamada, şu görüşlere yer verildi:

Salgınla yaşanan iş ve istihdam kayıpları toplumda gelir daralmalarına sebep olmuş, sosyal yardım ve hizmet alan dezavantajlı kesimi arttırmıştır. Ayrıca salgın sonrası talep daralmasına rağmen izlenen yanlış politikalar sonucunda enflasyon yüksek seviyesini korumuş, vatandaşlarımız hayat pahalılığının ağır baskısını her geçen gün daha fazla hisseder hale gelmiştir. Şeffaf olmayan ve güven vermeyen salgın yönetimi nedeniyle de toplumsal güvensizlik giderek artmıştır.

Bu durum karşısında ve son dönemde salgının yeniden ciddi bir artışeğilimine girdiğini ve eğitim-öğretim döneminin başlayacak olmasını da dikkate alarak DEVA Partisi olarak Koronavirüs salgınının sağlık ve eğitim boyutlarına ilişkin endişe, değerlendirme ve önerilerimizi kamuoyu ile paylaşmayı önemli bir sorumluluk olarak görüyoruz.

Türkiye’de Koronavirüs salgınının yönetimini; sürecin gelişimi, mücadeledeki strateji ve sağlık dışı etkenlerin etkileri bakımından ele almak gerekmektedir. Bu dönemleri, salgının başlangıcı, normalleşme ve sonrası şeklinde adlandırmak mümkündür.

COVID-19 ile mücadelede hazırlık dönemi ile başlayan, Koronavirüs salgınının yayılmasını yavaşlatmak, ölüm ve vaka sayısını azaltmak amacıyla uygulanan seyahat yasaklarının ve kısıtlamalarının, kamu kurumlarında evden çalışma ve esnek çalışma uygulamasının, halka açık etkinliklerin iptalinin kontrollü normalleşme kapsamında gevşetilmesine kadar geçen dönemdir.

Salgının erken döneminde, alınan önlemler ile sağlık sisteminin alt yapısının yeterli olup olmadığı tartışmaları, az sayıda test yapıldığı ve kamuoyunun vakalarla ilgili olarak bilgilendirilmediği, şeffaf davranılmadığı eleştirileri süregelmiştir. İlk günlerde test sayılarının açıklanmaması, ilk test sayılarının mart ayının son haftalarında açıklanmaya başlanması şeffaf bir kamuoyu bilgilendirmesi açısından sorun teşkil etmiştir.

Ülkedeki kamu-özel bütün hastaneler Koronavirüs salgını hastanesi ilan edilerek hatalı bir uygulama hayata geçirilmiştir. Halkın gözünde bütün hastaneler bir anda enfekte görünümü alarak diğer birçok kronik hastalığı olanların hastaneye gitmeye korkmaları nedeniyle hastalıklarının kontrollerini geciktirmiş ya da tedavilerini aksatmışlardır. Bu durum ileride telafisi zor ilave sağlık problemleri riskini beraberinde getirmiştir.

İzlenen test stratejisi (uzun zaman boyunca tek laboratuvarın yetkili kılınması, kullanılan testin etkinliği, test yapılan kişi sayısının ve niteliğinin (hasta, temaslı vb.) açıklanmaması) yayılımın önlenmesi amacıyla gerçekleştirilen faaliyetleri değerlendirmeyi olumsuz etkileyen bir faktör olmuştur.İlk zamanlarda test sonucunun açıklanma süresinin bir haftaya kadar uzaması ve daha sonrasında da test sayısının belli sayılarda nerdeyse sabit kalması filyasyonun etkin ve zamanında yapılmasına engel teşkil etmiştir.

Devamı >>>




Orjinal Habere Git
— HABER SONU —