İndependent Türkçe’den Ali Kemal Erdem’in, “konu ile ilgili”haberi…
Doğu Afrika ülkesi Sudan'da 15 Nisan'da ordu ile paramiliter "Hızlı Destek Güçleri" arasında başlayan çatışmalar ateşkes çabalarına karşın sürüyor.
Yaşanan çatışmalar yoksul ülke Sudan'daki yaşamı daha da zorlaştırdı.
Birleşmiş Milletler'in (BM) açıklamasına göre çatışmalardan dolayı bugüne kadar 100 bin kişi ülkeden kaçtı, Sudan içerisinde 334 bin kişi de göç etti.
Ülkeden tahliye edilenler arasında bin 700 Türk vatandaşı da bulunuyor.
Çatışmaların şiddetlenmesi üzerine Dışişleri Bakanlığı'nın organizasyonu ile 23 Nisan'da başlatılıp 1 Mayıs'ta sonlandırılan tahliye sürecinde bin 700 Türk vatandaşı, Sudan'dan farklı güzergahlardan ve çeşitli ulaşım vasıtaları ile tahliye edildi.
Türk vatandaşları dışında destek talep eden 22 ülkenin 300 vatandaşı da Türklerle birlikte Sudan'dan çıkarıldı.
Tahliye edilenlerden biri de bu ülkede yaşayan ve çatışmaların yaşandığı ilk günlerde Independent Türkçe'ye bağlanarak son duruma dair bilgi veren tercüman Mehmet Yolcu oldu.
Yolcu'nun da memleketi olan Hatay depremde büyük yıkıma uğradı / Fotoğraf: AA
Depremde evi ağır hasar gördü
Hataylı Yolcu, Kahramanmaraş merkezli 6 Şubat'ta yaşanan büyük depreme memleketinde yakalandı.
Babasından kalma evde ailesiyle yaşayan Yolcu, sarsıntının ardından dışarı kaçabilecek zamanı bulsa bile ağır hasara uğrayan eve bir daha giremedi.
Yıkım kararı çıkarılan evin bugünlerde yıkılması bekleniyor. Ancak sadece mala zarar gelmedi.
Kız kardeşi dahil 5 akrabasını yitiren Yolcu, onları enkazdan çıkartıp defnetti ve yaklaşık bir hafta ailesiyle sokakta yaşamak zorunda kaldı. Daha sonra ise İstanbul'un yolunu tuttu.
Sudan'da 15 Nisan'da başlayan çatışmalar nedeniyle çok sayıda insan yerinden oldu / Fotoğraf: AFP
Yeniden bir düzen için Sudan'a gitti, savaşın ortasına düştü
Bir süre de İstanbul'da kalan Yolcu, 15 Mart'ta daha önce iş amacıyla bulunduğu ve eşinin de memleketi olan Sudan'a gitti.
Yeni bir iş bulup düzenini yeniden kurmaya çalışırken neredeyse bir ay sonra başlayan çatışmalar, Yolcu ve ailesini de zor duruma düşürdü.
Çatışmaların yaşandığı Sudan Genelkurmay binasına yakın olması nedeniyle evini terk edip diğer Türk ailelerle birlikte birkaç kilometre uzaklıkta bir yere sığındı.
Çatışmaların dinmeyeceğini anlayınca ve tahliye hazırlıklarını duyunca başkent Hartum'daki Türk Büyükelçiliği ile temasa geçerek tahliye edilmek istediklerini bildirdi.
Sudan'daki Türklerin tahliyesinde Hartum'da bulunan Al Salam Rotana Otel toplanma merkezi görevini gördü / Fotoğraf: wikimapia.org
Tahliye operasyonun merkezi Rotana Otel oldu
Bundan sonrasını Yolcu şöyle anlattı:
"İlk hareketimiz 24 Nisan sabahı oldu. Elçiliği aradım. Gerekli bilgileri istediler, verdim. Elçilik yetkilileri 'Hartum'da Rotana Oteli var. Hiç zaman kaybetmeyin siz oraya gelin. Çünkü çok sayıda insan var, hepsinin toplanması mümkün değil' dediler. Bunun üzerine yola çıkmaya karar verdik. Çatışmalar da devam ediyordu. Hazır olduktan sonra gözü karartıp sokağa çıktık. Sokakta askerlerle karşılaştık 'Nereye?' dediklerinde durumu anlattık. Askerler, 'o zaman eşyalarınızı buraya getirin. Size bir araba bulalım, gönderelim' dediler. Eşyaları mahalleli gençlerin yardımıyla taşıdık ve bizi götürmek üzere bir dolmuş bulundu."
Normalde 5 dolara mal olan yola 100 dolar ödedi
Savaş ortamlarında çok görülen fırsatçılığın mağduru da oldu Yolcu.
Yolcu'nun anlattığına göre normalde gideceği yer birkaç kilometre ötedeydi. Ortalama 4-5 dolara mal olması gereken bir yolculuk için dolmuş sürücüsüne 100 dolar vermek zorunda kaldı.
Yolcu ve beraberindeki aile bireyleri, birkaç arama noktasından daha geçtikten sonra Rotana Otel'e ulaştı.
Buraya geldiklerinde başka Türklerin de bulunduğunu gördüler. Oteldeki 3 günlük bekleyişin ardından elçiliğin ayarladığı otobüslerle zorlu bir yolculuğun ardından bir gün sonra Kızıldeniz kıyısındaki Port Sudan'a vardılar.
Yolcu ve ailesinin de içinde olduğu 170 Türk'ü Sudan'dan Türkiye'ye getiren askeri uçak / Fotoğraf: AA
Plan değişti, askeri uçakla getirildiler
İlk plan gemiyle Suudi Arabistan'ın Cidde şehrine geçip orada hava yoluyla Türkiye'ye getirilmeleriydi.
Ancak plan değişti. Bir günlük bekleyişin ardından Türkiye'den gelen askeri uçakla önce İstanbul'a getirildiler. Ardından yine devletin yardımıyla Hatay'a yani neredeyse 1,5 ay önce yıkıntılarla geride bıraktığı memleketlerine döndüler.
Mehmet Yolcu hem deprem hem savaş mağduru oldu / Fotoğraf: Independent Türkçe
Savaştan kurtuldular ama şimdi başka bir krizin ortasındalar
Depremden sağ çıkan, savaştan kurtulan Yolcu ve ailesi, dönünce bir barınma kriziyle karşılaştı.
Şimdilik yurtdışında olan bir arkadaşına ait evin bir odasında kalıyorlar.
Akrabalarının evlerinde yer yok. Yolcu, tek gelirinin emekli aylığı olduğunu belirterek, sözlerini şöyle tamamladı:
"Konut sorunu yaşıyoruz. Sonuçta evim ağır hasarlı. Yani artık evim tok. Bir arkadaşın evine sığındık. Bir oda verdi orada ikamet ediyoruz. Tek gelirim emekli maaşı. Pahalı bir yer kiralama şansımız yok. Kiralık fiyatları yüksek. Uğraşıyoruz, küçük pansiyonda içinde mutfak olan bir oda bulursak yerleşmeye çalışacağız. 'Çadır veya konteyner isteyin' dediler. Ailem çadıra alışkın değil. Konteyner için talepte bulunmak için gittik ama yoğunluktan başvuruda sıra gelmedi. Belirsizlik ve sıkıntı içinde yaşamaya, beklemeye devam ediyoruz."