Fetullahçı Terör Örgütü´nün (FETÖ) darbe girişimi sırasında Cumhurbaşkanlığı Muhafız Alayı´ndaki eylemlere ilişkin, aralarında Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan´ın eski başyaveri albay Ali Yazıcı ile eski alay komutanı albay Muhsin Kutsi Barış´ın da yer aldığı 534 kişinin yargılandığı davaya sanık savunmalarıyla devam edildi.
Ankara 19. Ağır Ceza Mahkemesince, Sincan Cezaevi Yerleşkesi´ndeki salonda görülen duruşmaya sanıklar, avukatları ve yakınları ile TBMM, Başbakanlık, TRT ve diğer müşteki kurumların avukatları katıldı.
Duruşmanın öğleden sonraki bölümü Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan´ın eski kara yaveri yarbay Mete Semercioğlu´nun savunmasıyla başladı.
Sanık Semercioğlu, 14 Temmuz´da rutin mesaisini sürdürürken saat 10.00´da başyaver Ali Yazıcı´nın diğer yaverlerle kendisini odasına çağırdığını, görevlendirme çizelgesi oluşturarak deniz yaver Şafak Deliacı´yı Tuzla Tersanesi´ndeki faaliyette, hava yaver Erkan Kıvrak´ı Antalya´daki EXPO etkinliğinde, kendisini de Cumhurbaşkanı Erdoğan´ın başkentteki müteakip faaliyetlerine hazırlık için görevlendirdiğini anlattı.
Toplantı yaptıkları odanın kapısının açık olduğunu belirten Semercioğlu, iddia edildiği gibi odada suikast görevlendirmesi yapılmadığını savundu.
İlerleyen saatlerde Muhafız Alayı´nın kuruluş yıl dönümü programıyla ilgili hazırlıklara başladığını anlatan sanık Semercioğlu, eski başyaver Yazıcı´nın yanına gelerek, kulağı rahatsız olduğu için uçağa binemediğinden 15 Temmuz günü öğleden sonra makam aracıyla Marmaris´e yola çıkabileceğini söylediğini belirtti.
Darbe girişiminin olduğu gün tatbikat yapılacağını ve kendisine sadece yaverlik makamını açık bulundurması görevinin verildiğini iddia eden Semercioğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:
"15 Temmuz günü Ali Yazıcı, beni çağırdı. ´Öğleden sonra Marmaris´e gideceğim. Orada 3 tane Grand Yazıcı oteli varmış. Gece gece bir de otel aramayayım. Hangisi bir öğren.´ dedi. Ben de bunun üzerine odama gidip, telefonu alıp, geri dönüp kapısında beklediğim sırada Ali Yazıcı´nın telefonda Antalya´daki yavere aynı soruyu sorduğuna şahit oldum. Ben odaya girince kendisi bu sefer de İstanbul´daki deniz yaveri Şafak Deliacı´ya Başbakan´ın Tuzla´daki geminin hizmete açılış törenine nereden gelip katılacağını sorduğunu gördüm fakat Deliacı, bilmediğini söyleyince benden öğrenmemi istedi.
Ben de Başbakanlıkta çalışan bir kişiye telefonda aynı soruyu sordug?umda ´Bu?yu?k ihtimalle Tuzla´daki konuttan katılır.´ dedi. Ali Yazıcı´ya bu şekilde bilgi verdim."
Akşam mesai bitiminden sonra ailesiyle lojmanında oturduğu sırada uçakların alçak uçuş yapması üzerine harekat merkezini arayıp bilgi almaya çalıştığını öne süren Semercioğlu, merkezdeki Ersin Albay´a durumu sorduğunu, "Ciddi bir terör saldırı tehlikesi var. Genelkurmay Başkanı´nın emri ile hazırlık seviyesini en üst seviyeye çıkardık." cevabını aldığını, Yazıcı´ya da bu bilgiyi ilettiğini iddia etti.
Sanık Semercioğlu, 15 Temmuz günü darbe girişimine katılmadığını, Cumhurbas?kanı ve Bas?bakan´a ihanet etmediğini öne sürerek, savunmasını tamamladı.
"Darbeyi Pensilvanya´daki şarlatana tapanlar yapmıştır"
Sanık eski yarbay Şafak Deliacı da olay tarihinde Cumhurbas?kanlığı Başyaverliğine bağlı olarak Cumhurbas?kanı´nın deniz yaverliğini yaptıg?ını anlattı.
Deliacı, darbe girişiminin yaşandığı gün başyaver Ali Yazıcı´nın görevlendirmesi üzerine İstanbul´da olduğunu ve bulunma amacının Cumhurbaşkanı´nın İstanbul´a gelip bir to?rene katılması durumunda oradaki to?renleri ayarlamak oldug?unu söyledi.
Başyaver Ali Yazıcı´nın olaydan o?nce dig?er yaverler ve kendisine Cumhurbaşkanı´nın kaldıg?ı otel konusunda c?ok sayıda soru sorduğunu ve bu durumu garipsediğini ifade eden Deliacı, şu beyanlarda bulundu:
"Darbe girişiminin gerc?ekleştiği saatlerde Cumhurbas?kanı´nın İstanbul´a geleceğini televizyondan o?g?rendim. Ali Yazıcı´yı arayarak, ´Karşılamaya gitmeli miyim? Ortam biraz gu?vensiz.´ diye sordum. Yazıcı da bulundug?um ortam gu?venliyse gitmeme gerek olmadığını söyledi. Bunun üzerine ben de Cumhurbaşkanlığından gelecek emirleri bekledim."
Deliacı, FETÖ ile herhangi bir bağının olmadığını, geçmişte bu örgütün kumpaslarının mağduru olduğunu iddia ederek, "Bana soracak olursanız bu darbeyi Pensilvanya´daki şarlatana tapanlar yapmıştır. Benim bunlarla herhangi bağım olması mümkün değil." diye konuştu.