12 Eylül… 78’lilere en çok değen darbeye, darbecilere ve her ne biçimse yargılanmaya kalkışılan ve biraz becerilen Kenan Evren ve Tahsin Şahinkaya’nın yargılanmasında tüm celselere katılan bir avukat olarak hatırlatıyorum.
Türkiye’deki ekonomik ve siyasi çıkmazın çözümü için 12 Eylül 1980 tarihinden 1 yıl evvel Genelkurmay Başkanı Kenan Evren’in 2. Başkanı çağırarak 1 yıl sonra yapılacak darbe için bir Kurmay Heyet kurulmasını istediği, kurmay albaylardan oluşan bu heyetin tek tek generallerle görüşerek fikirlerini aldığını 12 Eylül yargılaması dosyasından öğrendim.
Darbede 650 bin kişinin gözaltına alındığını,
90 güne varan ağır işkenceli gözaltıları,
14 bin kişinin vatandaşlıktan çıkarıldığını,
30 bin kişinin sığınmacı olarak yurtdışına kaçtığını,
171 kişinin işkenceden öldüğünü,
388 bin kişiye pasaport verilmediğini,
183 kişinin gözaltında ya da cezaevinde öldüğünü,
48 kişinin idam edildiğini,
1.468 sanığın idam cezası aldığı,
Tüm grev ve lokavtların kaldırıldığı,
133 bin 607 adet kitabın imha edildiğini,
Zorunlu din dersi uygulaması getirildiğini hatırlatıyorum.
Kenan Evren-Tahsin Şahinkaya yargılandıkları 19 duruşma süresince duruşma salonuna doktor raporları gerekçe gösterilerek getirilmediler.
Askeri Hastanenin şık ve konforlu yataklarında kahve içerlerken, sorduğumuz sorulara cevap vermediler, sustular.
İki darbecinin Avukatları onlar adına “Biz kurucu iradeyiz; yaptığımız anayasa bile değiştirilemedi” biçiminde savunmalarını yaptılar.
Solcuların büyük kısmı ‘yargılamaya inanmıyoruz’ diyerek duruşmalardan uzak durdu, katılmadı.
Sınırlı birkaç gurup konuya ve duruşmalara ilgi gösterse de, asli olarak 78’liler Girişimi’nin samimiyetle çalıştığını çabaladığını, hadiseyi başından itibaren sürüklediğini öncelikle belirtmeliyim.
Bu yazıda 78’liler Girişimi’nin Sözcüsü ve dostumuz Celalettin Can’ın isteği üzerine Independent Türkçe gazetesindeki köşesinden Mahkemeye sunduğumuz bir dilekçeye yer vermeyi uygun bulduk.
Okuyalım…
Ankara 10. Ağır Ceza Mahkemesine,
2016/330 E. – 2017/127 K. Sayılı dosyaya da sunduğumuz üzere;
Müebbet cezaya çarptırılan 2 Sanık öldükleri için dosya-dava işlemden düşürülürken;
Mahkeme 5237 sayılı kanunu uygulama kanaatinde ise CMK 223/8 uyarınca davayı düşürse dahi sanıkların işlediği suçlar yönünden müsadere olunacak eşyalar hususunda yargılamaya devam ederek maddi menfaatlerin de bir kısmını içeren Askeri Ceza Kanunu’nun ilgili maddelerinin uygulanması yönünde hüküm tesis etmelidir.Bu maddeyi uygulamanızı ve darbeci sanıkların general mezarlığından er mezarlığına defnini, yakınlarına bağlanan maaşların kesilmesi ve iadesini, yakınlarının onların adıyla orduevlerine girmeleri, çıkmaları, yemeleri içmelerine son verilmesini talep ediyoruz.
Keza Yunanistan’da yapılan “Albaylar Cuntası” olarak bilinen 1967 darbesi sanıkları öldüklerinde normal mezarlıklara defin işlemleri yapılmıştır.Darbeler tarihiyle hesaplaşmakta olan ülkemizde de bunun olması gereklidir. Gerçekten darbecilerle mücadeleye, onlardan hesap sormaya niyetimiz varsa ve bu yaptığımız hesap sormada samimiysek, darbeci sanıkların manevi menfaatlerine kadar hiçbir noktayı es geçmememiz gerekir.
Ayrıca işledikleri çeşitli suçlardan dolayı Rüştü Erdelhun, İlhami Erdil gibi T.C. Generallerinin de rütbeleri Askeri Ceza Kanunu uyarınca sökülmüş, özellikle İlhami Erdil’in aile mensuplarının da haksız edindikleri gayrimenkuller hakkında soruşturma yürütülmüştür.
Bizim olayımızda darbe sanıkları Kenan Evren ve Tahsin Şahinkaya’nın ve ailelerinin mal varlığı araştırması MASAK üzerinden mahkemece yaptırılmış ve 4 klasör mahkemeye çuvalla gelmiştir.
Sadece Avukatların okumalarına/incelemelerine izin verilen bu 4 klasör kavranılamamış ve benim talebim üzerine mahkeme mali müşavir - danışman birlikteliğiyle 4 klasörün okunmasına/incelenmesine/incelememize izin verilmiştir.
MASAK ne demektir?
MASAK suç gelirlerinin aklanmasının önlenmesi hakkında kanun demektir. 11.10.2006 tarihinde yürürlüğe giren bu yasanın numarası 5549’dur. Mali Suçlar Araştırma Kurulu Başkanlığı’nın sevki üzerine denetim elemanlarının suçtan kaynaklanan malvarlığı değerlerine bankacılık, sigortacılık, sermaye piyasaları, döviz, taşınmaz, nakil vasıtaları üzerinden suç araştırması yapar.
Bizim olayımızda Ağır Ceza Mahkemesinin talebi üzerine, bu araştırma yapılmış ve mahkemeye iletilmiştir.
Bunun üzerine 26 Şubat 2013 günü sabah İzmir’den uçakla Yeminli Mali Müşavirler Odası eski başkanı Murat Kovacıoğlu ile ben (Avukat Senih Özay) beraber Ankara’ya gitmiş, Mahkeme Başkanının Yazı İşleri Kalem odasında bir masada mühürlü çuval açılarak ikimiz tarafından inceleme başlatılmıştır.
Akşama kadar süren incelememizde her iki sanığın kendilerinin eşlerinin çocuklarının ve damatlarının üzerine kayıtlı deniz aracı, hava aracı, hisse senetleri, kara araçları, A Bank, Türkiye İş Bankası, Vakıfbank, Akbank, İNG Bank, Ziraat Bankası, Birleşik Fon Bankası, Garanti Bankası, HSBC, Tekstil Bank, EuroBank, Halkbank, Denizbank, Kuveyttürk, Finansbank’a ait olan şişkin hesapları tarafımızdan incelenmiş ve not alınmıştır.
MASAK raporunda; İstanbul Kadıköy, Bodrum, İstanbul Suaviye, İstanbul Küçükbakkalköy, Ankara Çankaya, İstanbul Şişli, Marmaris Armutalan, İstanbul Mecidiyeköy, İstanbul Beşiktaş, İzmir Özdere, Antalya Manavgat, Muğla Datça, İstanbul Sarıyer, İstanbul Pendik, Amasya Merzifon da tapu varlığı ve hareketleri izlenmiş ve notlar alınmıştır.
22 adet otomobil varlıkları izlenmiş ve notlar alınmıştır.
Hisse senetleri; Koç, OYAk, Koç Yatırım, Koç Fortis, HSBC Yatırım, İşbank Yatırım, Garanti Emeklilik, Kuveyttürk üzerinde sermaye varlıkları ve hareketleri izlenmiş ve notlar alınmıştır.
MASAK raporunun tamamını, yani son derece fazla olan mal varlıklarının tamamını, yaygın hesap numaralarını ve son derece şişkin parasal rakamları yayınlanması için veremiyoruz, ancak kapsamının böyle de anlaşılacağı amacıyla özetlemesini verebiliyoruz.
Başa dönelim, 26 Şubat 2013 günü sabah İzmir’den uçakla Yeminli Mali Müşavirler Odası eski başkanı Murat Kovacıoğlu ile ben Avukat Senih Özay beraber gittiğimiz Ankara’da, 10. Ağır Ceza Mahkeme Başkanının Yazı İşleri Kalem odasında bir masada açılan mühürlü çuvaldaki MASAK raporlarını dar bir zamanda çok hızlı bir okumayla aldığımız notların da özeti bilgileri aşağıdadır.
Okuyalım…
Bazı banka hesap hareketleri
MASAK’tan gelen bilgilerde hep 2005 yılı sonrası bilgiler yer almaktadır. Oysa en önemli bilgiler 2005 yılı öncesine aittir.
MASAK bu konuda “Merkezi kayıt kuruluşunda bilgi olmaması, kayıtların bu tarihten sonra tutulmaya başlanması” gibi gerekçeler öne sürmektedir.
Bu gerekçeler geçerli olamaz. Zira ayrı ayrı menkul kıymet kuruluşları bellidir. Buralardan ayrıntılı bilgi alınabilir. MASAK bu yola yetkili olmasına rağmen gitmemiştir.
Bazı menkuller ve gayrimenkuller
24. Tahsin Şahinkaya’ya ait Özdere köyünde 5 parça yazlık
25. Semahat Gülay Beşiktaş Ortaköy Revine 1 m
26. Muğla İli, Bodrum İlçesi, Bağla Mevkiinde
27. İstanbul Kadıköy
28. Bodrum İlçesi, Bites Köyü, 15858.14m2 Arsa Çok Meşhur Gazetecilerin Bulunduğu Sit Kaldırılması Becerilmiş Gözüken Ankaralı Bir Hukuk Bürosunun Çalıştığı Gözüken Bir Tapusal Dosyadır.
29. Bodrum İlçesi, Yalıkavak Aratepe Mevkiinde,
30. Karaburgaz’da
31. Bodrum Kocataşdibi Mevkiinde
32. İstanbul Suaviye Kavisli
33. İstanbul Küçükbakkalköyde
34. İstanbul Küçükbakkalköyde
35. İstanbul Kadıköy 60
36. İstanbul Kadıköy Ankara Çankaya Aziziye Mahallesi 5791.00 M2lik Arsanın 38/2000 Ve 38/4000 Payı Miray Evren Göksu Adına Kayıtlı Olup Çankaya Belediye Başkanının Kısıtlılığı Bulunmaktadır. Bu Arazide Şarapçı K. Ailesi Göze Çarpmaktadır.
37. Ankara Çankaya 902 Parselde 8450 M2lik Tarla Tamamı Miray Evrene Ait Gözükmekte, Üzerinde Askeri Güvenlik Şerhi Ve Bakanlar Kurulunun 2.6.1998 Gün Ve 98/11456 Sayılı Afet Bölgesi Karar Şerhi Bulunmaktadır.
38. İstanbul Şişli Cumhuriyet Mahallesi 994/53 Paftada,
39. İstanbul Şişli Mecidiyeköy
40. İstanbul Beşiktaş Null Mevkii
41. İstanbul Beşiktaş Null Mevkii
43. İstanbul Beşiktaş Ortaköy Mevkii -İstanbul Kadıköy Zühtüpaşa Mevkii 284/51 Paftada 1.012.00 M2lik 24/472 Paya Tekabül Eden Daire Sema Şahinkaya’ya Ait Görülmüştür.
44. İzmir Menderes Özdere’de Kurukemer Mevkiinde
45. İzmir Menderes Özdere’de Kurukemer Mevkiinde
46. İzmir Menderes Özdere’de Kurukemer Mevkiinde
47. İzmir Menderes Özdere’de Kurukemer Mevkiinde
48. İzmir Menderes Özdere’de –
49. Antalya Manavgat Çolaklı Köyünde –
50. Marmaris Sağlık Hizmet Aş Kenan Evren’e Aittir.
51. Gülay Evren’e Ait Şirket Alba Tekstildir.
52. Sema Şahinkaya’ya Ait Şirket Sbs Dış Tic. Şirketidir.
53. Sevgi Şahinkaya’ya Ait Şirket 1000res İnşaattır.
55. Sevgi Şahinkaya’ya Ait Şirket Sem Dış Ticarettir.
56. Sevgi Şahinkaya’ya Ait Şirket Karar İnşaat Orman.
57. Serdar Şahinkaya’ya Ait Şirket Medikal Cihaz Şirketi, Sbs Dış Ticaret, Sbs Tıbbi Cihaz Şirketi, Oasis Medikal Şirketi Vardır.
…
Araçlar
Kenan Evren:
1) 06 AKE 93
2) 35 KE 200
3) 48 M 3257
Şenay Evren:
4) 34 AY 020
5) 34 NY 34
6) 34 SNY 34
7) 34 TZ 8367
8) 34 UR 9098
9) 34 ZCA 55
Sevgi Şahinkaya:
10) 34 CA 601
11) 34 FHZ 40
Gülay Evren:
12) 34 AE 0096
13) 34 EA 1117
14) 34 EL 5050
15) 34 EL F79
16) 34 GE 068
17) 34 GE 098
18) 34 GE 677
19) 06 AKE 89
…
Tapular
MASAK Başkanı Mürsel Ali Kaplan Mahkeme’ye, “Size daha katkı yapacağız” dedi... Bu katkı celbedilmelidir.
Hisse senetleri
İncelediğimiz MASAK Rapor’unun son cümlesi şöyle bitiyor;
12 Eylül 1980 yılıyla 1.1.2002 tarihleri arasında MASAK olarak araştırmaya devam ediyoruz, Mahkemeye yollayacağız.
Özetle incelemelerim sonucu yukarıdaki notlarım ve MASAK raporu bir bütün olarak ele alındığında mahkemenin gerekli yargılamaları yaparak bu darbe sanıklarının korkunç büyüklükteki malvarlıklarına müsadere uygulaması, el koyması gerekmektedir.
Zira bu malvarlıkları ileride mağdurların açacağı tazminat davalarında kullanılması muhtemel olacaktır.
Gözaltına alınan 650 bin sanığın korkunç mağduriyeti, açılacak hukuk davaları ile hareketlenmeyi getirecektir.
Bu saatten sonra her iki darbe sanığının korkmasına gerek yok; cezaevini boylamayacaklar ama olsun. Halk belki hukuka yaklaşıverir, mağdurların adalet arayışı nihayete kavuşur.
Olur, olur… (Bu dilekçe yazıldığı bu iki darbe sanığı henüz vefat etmemişlerdi)
Hukukun memlekete faydalı olacağına inanarak savunmamı tamamlıyorum… Ancak…
Yandığım tek şey kaldı; darbenin sivil ayaklarını ortaya çıkaramadık.
TALEBİM: Bu iki darbe sanığının, ölüp bu dünyadan gitseler dahi geride bıraktıkları, suçtan elde ettikleri maddi menfaatler, evler, arabalar, bankalarda mevduatlar, ailelerine bıraktıkları servetler…
Hepsinin müsadere edilmesi… Bunlara ek olarak suçtan elde ettikleri manevi kazanımlar, orduevlerine girişler, general mezarlığında tahsis edilen yerler, general maaşları, ikramiyeler vb. şeylerden mahrum edilmeleridir.
Avukat Senih Önay
(İzmir Barosu)
Hak arama refleksidir mühim olan…
Senih Özay dostumuz, “Avukat Senih Özay’’ diyerek mahkemeye böyle bir dilekçe vermiş.
Ancak mahkeme bu müsadereye ilişkin tartışmalı hukuksal alanı da işlemden düşürmeyi 12.04.2019 tarihindeki celsede tercih etmiş.
Yargıtay’a, 7 gün içinde temyiz yoluna başvurmuşlar.
Başbakanlık mülga olduğu için T.C. Cumhurbaşkanlığı ve avukatları Mehmet Faruk Öztürk, Avukat Senih Özay ve arkadaşlarıyla aynı paralelde bu hükmün bozulması yolunda temyize gitmiş.
İlginç değil mi?
Cumhurbaşkanlığı da ölümle işlemden dosyanın kaldırılması mümkün olmakla birlikte, müsadereye ilişkin hükümlerin devam etmesini savunmuş…
Generallik ve Cumhurbaşkanlığı makamlarından elde edilen maddi ve manevi menfaatler, yani maaş, ikramiye, koruma hizmetleri, orduevinde istifade vb. ekonomik kazançların müsaderesi yoluna gidilmesini savunmuş, miras yoluyla da kullanılamayacağı bildirmiş.
MASAK’ın raporunun hiçbir şekilde gerekçeli kararda açıklanmadığı, tartışılmadığı yeni bir rapor alınma üzerinde durulmadığı bildirilerek bozma talep etmiş.
Dosya şu anda Yargıtay’da.
Cumhurbaşkanlığı’nın da katılımı yüzünden Ankara 10. Ağır Ceza Mahkemesi’nin dosyayı tamamen işlemden kaldırmayı öngören kararı bozulursa şayet, Türkiye’de mağdurların hiç değilse bir tazminat tokadı için hareketlenme gündeme gelmesi çok muhtemel.
Avukat Senih Özay, Roma Sözleşmesi’ne göre kurulan Lahey’de bulunan Uluslararası Ceza Mahkemesinin tüzüğünün 75. Maddesine göre “Bu konuda zarar gören mağdurların tazminat talepleri karşılanmaz ise Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin tazminatı deruhte edeceğinin” bilinmesini istiyor.
Ve ekliyor:
78’lilerin ve mağdurların hak arayış reflekslerinin ölüp ölmediği, dirilip dirilmeyeceği meselesidir mühim olan.
Öyledir!