Milat Gazetesi'nden Eyüp Kılış yazdı;
Filistin meselesi uzun süredir gündemde geçmiş döneme göre daha geri plana düşmüş durumda. Oysaki belki de bu dönem, Filistin meselesinin en çok konuşulması gereken bir dönemlerden birisi. Zira; geçtiğimiz ay içerisinde Mısır’da bir araya gelen Filistin’de ki siyasi aktörler, olağanüstü nedenlerden dolayı uzun zamandır ertelenen Filistin Seçimlerinin Mayıs ayı içerisinde yapılması noktasında bir uzlaşıya vardılar.
Biden’dan önceki dönem özellikle Trump'ın damadı ve danışmanı Kushner’ın çabaları ile Filistin meselesinde önemli gerilemelerin yaşandığı bir dönem oldu. Yüzyılın Anlaşması adı altında bir barış süreci gibi lanse edilen plan ve bu plana bağlı çalışmalar, yıllardır süregelen tartışmalı konuların birçoğunun Filistin aleyhine oluşacak sonuçlara zemin hazırlanmasına, Filistin aleyhine şekillenmesine sebebiyet verdi. Kudüs'ün İsrail’in başkenti olarak ilanı çabaları akabinde birçok ülkenin büyükelçiliklerini Kudüs’e taşıma kararları, bölgedeki Arap Yönetimlerinin “Yüzyılın Planı” adı altında dayatılan bu oldu-bitti plana destek vermeleri, yerlerinden zorla edilen Filistinli mültecilerin haklarının üstü örtülü şekilde tamamen yok edilmesi, iki devletli çözüm adımlarının sessiz sedasız artık tartışılmıyor noktaya getirilmesi gibi geri gidişler ortaya çıktı.
Tüm bu konular yeterince karşı ses bulamamışken Filistin'in Mayıs ayı içerisinde yapacağı seçimlerde çok büyük bir tehlike daha Filistin’i ve Filistin halkını bekliyor. Tehlikenin ismi Muhammed Dahlan!
Geçmiş dönemlerde Bush’un “our boy” yani bizim oğlan şeklinde tanımladığı Muhammed Dahlan, Mayıs ayında yapılacak seçimlerde Filistin Devlet Başkanı olmak için yarışmaya hazırlanıyor. Gazze’de çeşitli işkencelere katıldığı iddialarından, Filistin Devlet sırlarını taşımaya, vatana ihanet gibi birçok başlıkta Filistin mahkemelerinde yargılanan Dahlan, özellikle 2015 yılından itibaren bölge ülkelerinde etkin roller üstlendi. Birleşik Arap Emirlikleri tarafından her anlamda sahiplenen hatta Veliaht Prens Muhammed bin Zayed’in danışmanlığı görevine getirilen, bölgesel faaliyetleri için finans sağlanan Dahlan, Filistin davasının sözde demokrasi maskesiyle tamamen tarihe gömülmesi için hazırlanan bir devşirilmiş aktör…
Arap Baharı sürecinde ortaya çıkan ilişkilerinden, Mısır'da yaşanan darbe deki rolüne, Libya’da yaşanan darbede etkin müdahilliğine kadar hatta 15 Temmuz’un finans ayağında yer aldığına dair birçok bilgi ifşa oldu, konuşuldu. İşte bu Dahlan şimdi Filistin Devleti’nin başına gelmek için seçimlere girmeye hazırlanıyor. Üstelik seçimleri kazanmak için “yardım” adı altında başta BAE ve Suud olmak üzere çeşitli bölge ülkelerinin finansmanı ile yaptığı çalışmalarla PR yaparak. Mesela Filistin’in çeşitli noktalarında BAE finansmanı ile alınan aşıların Dahlan organizasyonu ile kullanıma sunulma çabası gibi…
Konu çok detaylandırılması ve tüm yönleriyle ele alınması hatta ön alınması gereken bir konu. Yazıdaki ayrılan yer itibariyle ana başlıklarla tehlikeye dikkat çekmek istedim. Filistin yasalarına göre seçime girme yeterliliği olmayan (yargılandığı başlıklar nedeniyle) Dahlan’ın, yerel kaynaklara göre Fetih Hareketi’nden farklı bir liste ile parlamento seçimlerine girerek çoğunluğu elde etme çabası ve devamında kendi yolunu açacak adımlar atılmasını sağlama yönünde bir yol izleyeceğini belirtiyorlar.
Filistin’de genel işsizliğin %30’ları çok aştığı, genç işsizliğin %60’ları bulduğu, yeni nesil gençlerin Filistin davasına artık daha az sahip çıktığı ve yaşam standartlarını öncelediği yine yerel kaynaklardan okuduğumuz bilgiler. Bu şartlar Dahlan’ın Filistin’de ki siyasi yürüyüşünün önünü açabilir ki; böyle bir akıbet Filistin davasının demokrasi makyajı ile İsrail lehine sonlandırılmasının ilanı olacaktır.