Tarih: 31.10.2018 09:18

Cumhuriyet ekonomisinde İnönü dönemi

Facebook Twitter Linked-in

Bu şehre gelip ziyaret eden yabancıların ?Dünya tek bir ülke olsaydı başkenti burası olurdu? dediği yerin neresi olduğunu bilmeyen yoktur.

Tamamlandığında dünyanın en büyüğü olacak İstanbul Havalimanı´nın, yıllık 90 milyon yolcu kapasiteli ilk fazı, Cumhuriyetin 95. yıl dönümü olan 29 Ekim 2018 pazartesi günü hizmete girdi.

İstanbul Havalimanı, 3 saatlik uçuşla 41 ülkeye, 5 saatlik uçuşla 66 ülkeye ulaşım imkanı sağlıyor.

Tamamlandığında 200 milyon yolcu kapasitesine ulaşacak.

Yatırım maliyeti toplam 10 milyar 247 milyon avro.

Cumhuriyet tarihinin bir defada yapılan en büyük altyapı yatırım projesi.

Yap-işlet-devret yöntemiyle gerçekleştirildi.

Görevli şirket, 25 yıllık işletme süresi karşılığında devlete 22 milyar 152 milyon avro kira ödeyecek.

**

2018 yılından biraz geriye gidelim.

Geçen pazarki yazımızda 1923-1938 arasındaki ekonomik gelişmeleri Mustafa Kemal Atatürk´ün vefat ettiği 1938 yılına kadar getirmiştik.

İyisiyle kötüsüyle Türkiye Cumhuriyeti´nin ekonomik gelişim yolculuğuna buradan yani tek partili siyasi hayatın olduğu CHP´li İnönü´nün döneminden (1938-1950) devam edelim:

Yıl 1939: Tranvay işletmesi 1 milyon 570 bin liraya İETT´ye bağlanarak millileştirildi.

Sümerbank 360 kuruşa ucuz ?köy tipi´ elbise üretti.

Tekirdağ şarap fabrikası üretime açıldı.

Hatay devleti Türkiye´ye katıldı.

**

Yıl 1940: 2. Dünya Savaşı´nın başlamasıyla hükümet, ekonomik hayata geniş müdahale imkanı veren Milli Koruma Kanunu çıkardı. Olağanüstü hal ilan edildi ve savaşa girmeme kararı alındı.

Kağıt sıkıntısı nedeniyle gazetelerin sayfa sayısı 6 ile sınırlandırıldı.

Batman Raman´da 1042 metre derinlikte petrol bulundu.

**

Yıl 1941: Diyanet kurban derilerinin THK´ya bağışlanması için fetva verdi.

Savaş nedeniyle artan harcamaları karşılamak için piyasaya 25 milyon liralık tasarruf bonoları çıkarıldı.

İtalya, Almanya ile savaşta işbirliği yaptı.

Japonya ABD´yi vurdu, ABD, Japonya´ya savaş ilan etti.

Merkez Bankası´nın yurt dışında bastırdığı 100 liralık ve 50 kuruşluk banknotları taşıyan gemi Pire limanında battı. Denize yayılan paralar geçersiz ilan edildi.

İstanbul´da un ve şeker sıkıntısı nedeniyle pasta, çörek ve benzeri yiyeceklerin imalatı ve satışı yasaklandı.

**

Yıl 1942: Ekmek karneyle dağıtılmaya başlandı. 7 yaşından büyükler için günlük azami ekmek tüketimi 150 gramdı.

Ülkede yaşayan azınlıklar için Varlık Vergisi çıkarıldı. Ödeyemeyenler taş ocaklarına çalışmaya gönderildi.

Yıl 1943: Kömür tasarrufu amacıyla bazı tren seferleri iptal edildi.

Sivas çimento fabrikası üretime başladı.

Ülkede tifüs salgını başladı. Sabun karaborsaya düştü.

İhracat 196,7 milyon dolar, ithalat 155,3 milyon dolara çıktı.

Kişi başına milli gelir 386 dolar oldu.

Yıl 1944: Varlık vergisi uygulaması kaldırıldı.

Düyun-i Umumiye İdaresi ve Osmanlı dönemi borçları sona erdi.

Alman bankaları ve sigorta şirketleri kapatıldı.

**

Yıl 1945: Türkiye yılın başında Almanya ve Japonya´ya savaş ilan ederek 2. Dünya Savaşı´na dahil oldu.

ABD, Japonya´nın Hiroşimo ve Nagasaki şehirlerini atom bombası ile yok ederek 2. Dünya Savaşı´nı bitirdi.

Hekim sayısı 1945´e hemşire sayısı 409´a çıktı.

Nüfus 18 milyon 790 bin kişi oldu.

Yıl 1946: 4 yıl süren karne ile ekmek satışı kaldırıldı.

Devalüasyon yapıldı. 1,27 lira olan dolar kuru 2,8 lira oldu.

**

Yıl 1947: ABD, Yunanistan ve Türkiye´ye Marshall yardımı yapma kararı aldı.

Dünya Bankası ve IMF üyesi olundu.

Rize Çay fabrikası üretime başladı.

Yıl 1948: Kişi başına milli gelir, devalüasyonun etkisiyle 170 dolara indi.

Yıl 1949: Emekli Sandığı kuruldu.

Avrupa Konseyi üyeliği kabul edildi.

**

Yıl 1950: Demokrat Parti yüzde 53,3´lük oyla iktidara geldi ve Türkiye´de çok partili demokraside yeni dönem başladı. Adnan Menderes Başbakan oldu.

Axa Türkiye´nin ?3 Asrın Hikayesi´ kitabından aldığım bu rakamlar Türkiye´nin ekonomi yolculuğunun önemli basamaklarını oluşturuyor.

Başka bir yazıda 1950-1960 Menderes dönemini hatırlayalım.

Geçmişe takılmadan ama geçmişi de unutmadan, geleceğe bakmak, geleceğe daha sağlıklı adım atmak anlamına gelir.




Orjinal Habere Git
— HABER SONU —