Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 44. Muhtarlar Toplantısı´nda konuşuyor. Cumhurbaşkanı Erdoğan´ın sözlerinin satır başları şöyle:
Ülkemizdeki 50 bin muhtarımızın tamamıyla bir araya gelene kadar bu toplantılarımızı sürdüreceğiz. Afrin´i teröristlerden temizlemek için başlattığımız ve Zeytin Dalı adını verdiğimiz operasyon başarıyla sürüyor. TSK´ya ait birlikler ile bölgenin asli sahipleri olan Suriyeli kardeşlerimizden oluşan ÖSO unsurları adım adım Afrin´i kontrol altına alıyor. 5 bin tır ve 2 bin uçak dolusu silahla donatılan terör örgütünün son mensubu da etkisiz hale getirilene kadar operasyon devam edecektir. Sınır güvenliğimiz elbette önemlidir ama biz Suriye´deki Arap, Türkmen ve Kürt kardeşlerimizin geleceğini en az kendimizinki kadar önemli görüyoruz.
Artık gözümüzün içine bakıla bakıla bize yalan söylenmesine tahammül etmek zorunda değiliz demiştim. Birileri tabii hemen fitne kazanını kaynatmaya başladı. Gayretlerimizi çarpıtmaya çalışanlar dört bir koldan saldırıyor. Kimi terör örgütlerine yönelik olduğu açık olan bu operasyonu Kürt kardeşlerimize yönelik gibi göstermeye çalışıyor.
Şimdi biz diyoruz ki Afrin´de önce teröristlerin kökünü kurutacağız sonra da orayı yaşanabilir hale getireceğiz. Kimler için, benim ülkemde misafir ettiğimiz Suriyeliler için. Tekrar onları memleketlerine geri göndereceğiz. Sürekli olarak herhalde çadırda, ya da konteynır kentlerde misafir edecek halimiz yok.
AL PYD´LİYİ VUR DEAŞ´A
Bölücü örgüt hapiste tuttuğu DEAŞ´lıları bize karşı serbest bırakmış. Al PYD´liyi vur DEAŞ´a. Al YPG´liyi vur DEAŞ´a. Bunlar tıpkı bir madalyonun iki yüzü gibi. Her iki örgütün de ipini elinde tutanlar işlerine geldiğinde birini, işlerine geldiğinde ötekini elinde tutuyor.
Rakka´da kuşatılıp imha edilecek DEAŞ´lıları kamyonla çıkarıp çeşitli bölgelere dağıtıldılar. Afrin´e yaptığımız operasyon bu rezervin de ortadan kaldırılmasına yönelik. Biz bu DEAŞ belasını kendimizden uzak tutarız ama diğer ülkeler bunu yapabilir mi? Bilmiyoruz.
ALMANYA´YA TEPKİ
Dost Almanya´ya bakın. PKK terör örgütü havalimanında bizim vatandaşlarımızı tekme tokat dövüyor ama Alman polisi izliyor. Nasıl oluyor mu? Nereye kadar? Bugüne kadar bunları yuttuk yuttuk. Hep söylenen şey yargı var. Tamam da bu nasıl hukuk? Oradaki yolcunun yol güvenliği yoksa sen nasıl devletsin?
