Cumhurbaşkanı Erdoğan, TRT kanallarında canlı olarak yayınlanan seçim programında İstanbul adaylarıyla soruları cevapladı.

AK Parti İstanbul Belediye Başkan Adayı Binali Yıldırım ile 39 ilçenin belediye başkan adayları da programda Cumhurbaşkanı Erdoğan´a eşlik etti.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, TRT kanallarında canlı olarak yayınlanan seçim programında İstanbul adaylarıyla soruları cevapladı.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, TRT´nin ortak yayınında yerel seçim çalışmalarıyla iligili soruları cevapladı. AK Parti İstanbul Belediye Başkan Adayı Binali Yıldırım ile 39 ilçenin belediye başkan adayları da programda Cumhurbaşkanı Erdoğan´a eşlik etti. Erdoğan, Pendik´te AK Parti broşürü dağıtırken rencide edilen Yusuf Özoğul´a ilişkin "Yusuf´un o provokatöre yaptığı bir ahlak dersidir. Yusuf olarak hangi Yusuf´un izinden gittiğini biliyor. Onun için gözlerinden öpüyorum" dedi. Erdoğan, "Bu seçimlerde bence anket firmalarının hepsi iflas edecek." açıklamasında bulundu.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, TRT kanallarında canlı olarak yayınlanan seçim programında İstanbul adaylarıyla soruları cevapladı. Muhalefetin etnik milliyetçilik üzerinden oy toplamaya çalıştığını söyleyen Erdoğan, "Bölgesel milliyetçilik açısından oy toplama gayretleri var. Babadan evlada geçme particilik zihniyeti var" dedi. 

Erdoğan´ın açıklamalarından öne çıkanlar şöyle:

59 il yaptık ve 59 ilin dışında da bugün tabii bu ilçelerimizle birlikte 29 tane de ilçe yapmış olduk. Yarın da 6 ilçe yapacağız. Böylece de 35 ilçeyle de bunu tamamlamış olacağız. Fakat bu arada gerek İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan Adayımız Binali Bey olsun gerek Ankara´da Mehmet Özhaseki Bey olsun, İzmir´de Nihat bey olsun, bütün arkadaşlarım ilçe belediye başkanlarıyla birlikte gerçekten çok yoğun bir performansı ortaya koydular.

Cumhur İttifakı olarak çok farklı bir performans izledik. Çünkü çalışmazsak netice almak da mümkün değil. Hele hele de bir beka meselesi gündemde olunca bu beka meselesinde de bunu milletimize iyi anlatmak ve neticesini de buna göre koparmamız lazım.

1 NİSAN´DA YENİ BİR GÜNE ÇIKMAMIZ LAZIM

Karşımızda bir zillet ittifakı, bir illet ittifakı var. Bunun karşısında da Cumhur İttifakı olarak bizim güçlü bir çıkış yapmamız lazım. Bu yerel seçimleri de kesinlikle Cumhur İttifakı´nın lehine çevirerek özellikle de 1 Nisan´dan itibaren Türkiye´de yeni bir güne çıkmamız lazım. Çünkü çıkıyor bir tanesi diyor ki, ?bu bir intikamdır.´ Bunun herhalde bir yerlerden zoru var. Bütün bunlar karşısında biz tabii vakur bir şekilde yolumuza devam ederken bunların intikam gibi ifadeler kullanması, öbür taraftan yalanlarla dolu bir kampanya sürdürmeleri, bunlar bize yakışmazdı.

Biz bu yollara tevessül etmeden işi kararlı, ciddi ve yoğun çalışmayla sürdürdük ve projelerimizi anlattık. Proje bazlı bir çalışmayı bütün belediye başkanı arkadaşlarım, büyükşehirler olsun, tüm ilçe belediye başkanlarımız olsun yapacaklarını anlattılar. Yapacaklarını anlatmak suretiyle de bunu milletimize sundular. Ben de bu bakımdan Pazar akşamının inşallah Cumhur İttifakı olarak, partimiz olarak çok hayırlı neticeyle sonuçlanacağına inanıyorum.

Bu yerel seçimleri de Cumhur İttifakı´nın lehine çevirerek, 1 Nisan´dan itibaren Türkiye´de yeni bir güne çıkmamız lazım.

BİRİ ÇIKIYOR ´BU BİR İNTİKAMDIR´ DİYOR...

Çünkü çıkıyor bir tanesi diyor ki, ?bu bir intikamdır.´ Bunun herhalde bir yerlerden zoru var. Bütün bunlar karşısında biz tabii vakur bir şekilde yolumuza devam ederken bunların intikam gibi ifadeler kullanması, öbür taraftan yalanlarla dolu bir kampanya sürdürmeleri, bunlar bize yakışmazdı. Biz bu yollara tevessül etmeden işi kararlı, ciddi ve yoğun çalışmayla sürdürdük ve projelerimizi anlattık. Proje bazlı bir çalışmayı bütün belediye başkanı arkadaşlarım, büyükşehirler olsun, tüm ilçe belediye başkanlarımız olsun yapacaklarını anlattılar.

İstanbul doğduğumuz büyüdüğümüz bir vilayet. Uluslararası camiada gıpta ile bakılan bir yer.

Benim doğduğum büyüdüğüm yer İstanbul´un müstesna yerleri değildi. Kasımpaşa´da doğdum. Binali Bey de aslında Kasımpaşalı´dır. Erzincan´dan çıktı oraya geldi, ben doğdum büyüdüm oradaydım. Yollarımız bu davada birleşti, bütünleşti.

ÇÖP, SU, HAVA KİRLİLİĞİ... İSTANBUL´UN ÖNÜ AÇILDI

Isranca dağlarından İstanbul´a suyun gelmesi gerekiyordu. Oradan da yaklaşık 140 km dağları delerek İstanbul´a su getirdik. Anadolu Yakası´nda da oradan ayrıca suyu getirdik.

Çöp su hava kirliliğinin açılmasıyla birlikte İstanbul´un önünde yeni bir ufuk belirdi. Bunlarla beraber bizim aşkımız başlamış oldu. Herkes basite alır çok hafif bir şeymiş gibi görür.

Şu anda yanılmıyorsam 6 bin küsür Mercedes otobüs var. Tabi sağ olsun şimdi bizden sonraki arkadaşlar metrobüs olayını getirdiler o da işi çok kolaylaştı. İstanbul AK Parti belediyeciliğiyle bir şey yakaladı. Tabi yeni yeni projelerle birlikte bambaşka bir şey olacak.

Doğrusu benim görebildiğim kadarıyla şu anda bu 4´ü mekanizma bir belediyecilik anlayışıyla. Projeye dayalı bir belediyecilik bir anlayışıyla değil ideolojik yaklaşımla geliyorlar.

Bölgesel milliyetçilik ile oy toplama anlayışıyla var. Babadan oğula geçme particilik işi var. Ama biz AK Parti olarak eserlerimizle konuşuruz. Halkımız bizim projelerimizi görsün.

Bunun içinde tabii arkadaşlarımın hepsinin ciddi bir proje hazırlıkları var. Biz Binali Bey´i İstanbul´a uygun gördük. İstanbul´u emanet edeceğimiz yerin bir farklılığı var. Deneyim ve tecrübe burada çok önemli. Aynı şey Ankara içinde geçerli. Mehmet Özhaseki 5 dönem Kayseri Belediye Başkanlığı yapmış bu önemli. 

SONUÇLAR BİRBİRLERİNDEN ÇOK UZAK

Bu seçimlerde bence anket firmalarının hepsi iflas edecek. Bizim çok sayıda anket firmalarıyla çalışmalarımız var bakıyoruz ki birbirlerinden o kadar uzak neticeler önümüze geliyor ki... Belli ki bunların hiç birisi birşey tutturamayacak.

KATILIM YÜKSEK OLUR

Her zaman söylediğim gibi ?demokrasi yerelde başlar, genelde değil. Demokrasi yerelde başladığı zaman geneli güçlü kılar.´ Onun için de burada özellikle bu büyükşehirlerde, 30 büyükşehirde yapılacak olan seçim ve katılım çok çok önemli. Halkımızın da bu seçimlere katılımı bizler için büyük önem arz ediyor. Şu anda meydanlardaki dile bakarak değerlendirirsek, ben katılımın yüksek olacağına inanıyorum. Çünkü meydanlar çok iyi. Bunlar gösteriyor ki şu anda halk artık bu işi tam manasıyla hazmetmiş, inanmış ve kendini pazara hazırlıyor.

Biz de diyoruz ki Cumhur İttifakı olarak, ey benim vatandaşım, ey sevgili bu işi ihmal etme. Sen gel ama gelmeyeni de al gel. Çünkü meydanlar bir siyasi partinin, ittifakın bu ülkeye dair söyleyeceği sözün asıl yeridir. Miting alanları adeta siyasetin bir Kırkpınar´ıdır.

MİLLETİ ÜZENİ BEN DE ÜZERİM SÖZÜ

Bizim partimizin elemanı ayrılıyor, bir süre geçiyor yönetemiyor. Tekrar dönmek istiyor. Dönmek istediği zaman da teşkilatımız bu bize ihanet etti, bunu almayalım diyor. Onlar da haklı. Bizim partimiz sıradan bir parti değil. Davaya ihanet edenin tekrar orada yer alması mümkün değil. 

19-03/29/res.jpg

GENÇLERLER BULUŞMA

Gençlere olan güvenim daha da arttı. Sordukları sorularla bir defa farklıydılar. Hakikaten Türkiye´deki ülke sorunlarının dört bir yandan çerçeveleyerek güzel bir çerçeve ortaya koydular.

Rakamlar geldi, hakikaten rakamlar da çok ciddi rakamlar. Twitter´da 2.1 milyon, Facebook´ta 770 bin, Instagram´da 530 bin, televizyonlarda 10.7 milyon çıktı. Bu tabii hakikaten bizim için gençlerin bir bereketi oldu. Şunu gösteriyor ki bundan sonraki süreçte burayı ihmal etmemek lazım. Meydanlar da güzel ama bu çok daha müessir.

BAYBURTLU GENÇ

Maşallahı var. Meral Hanım´ın yanındaki yandaşları bu. Ama öbür tarafta Yusufumuzun duruşu bu. Yanılmıyorsam amcası rahmetli oldu. Onun cenazesine gitti. Arkadaşlarım onu davet ettiler, bu akşam da çıktı buraya geldi.

PENDİK´Lİ YUSUF´A ÖVGÜ

Yusuf´u gerçekten şahsım, milletim adına kutluyorum. Demek ki bizim böyle gençlerimiz var. Yusuf´un yaptığı, o provokatör kadına ve onun temsil ettiği zihniyete tam bir ahlak dersidir. Meral Hanım´ın da bundan ders alması lazım. Olayı makarnaya niye getiriyorsun? Makarna işi AK Parti´nin işi değil ki. Makarna işi CHP´nin işi. Halkı "göbek kaşıyan, makarnacılar" olarak küçümseyen onlar. Ha biz halkımıza sosyal belediyecilik olarak gerekli yardımları yaparız.

O da Yusuf olarak, hangi Yusuf´un izinden gittiğini biliyor. Onun için gözlerinden öpüyorum.

Bu bir yerel seçim. Yerel seçimde kim kazanırsa kazansın, bu kazanlar Türkiye´de ekonomiyi yönlendirebilecek mi? Yönlendirecek olan kim? Şahsım ve kabinem. Ama bunlar öyle bir anlatım işine giriyorlar ki... Onlar bir defa aldıkları belediyeyi yönetebilme kabiliyetini ortaya koysunlar yeter, personel maaşlarını ödeyebilsinler yeter.

EDİRNE BELEDİYE BAŞKANININ 15 TEMMUZ´DAKİ GÖRÜNTÜLERİ

15 Temmuz 2016 bu devlete karşı darbe girişimi olayında, tabii olayın bir defa iki anı var ki çok önemli. Bir 23.15, bir de 01.15, iki saat ara. Tabii Bay Kemal, 23.15´te Atatürk Havalimanı´na iniyor. Oradan FETÖ´cüler, tankların arasından bunu alıyorlar ve Bakırköy Belediyesi´ne gönderiyorlar. Biz de 01.15´te oraya indiğimizde on binler havalimanında. 16 saat yaklaşık ben de orada kaldım. Valimiz, Birinci Ordu Komutanımız, şimdi Kara Kuvvetleri Komutanı, oradan süreci yönettik. Oradan süreci yönetirken bunların genel başkanı kalkıp da oradan tankların arasından kaçıp Bakırköy Belediyesi´ne giderse, onun arkasından gelenlerin de onların da bu tür kadeh tokuşturması ve o geceyi bu şekilde eğlenerek geçirmesi çok çok da anormal değil.

?BİZ DE BUNLARIN TAKİBİNİ SÜRECEĞİZ, BUNU BIRAKAMAYIZ?

Onlar tabii şimdi ortaya çıkıyor. Biz de bunların takibini süreceğiz, bunu bırakamayız. Şu anda bu adam Edirne´de tekrar belediye başkan adayı. Bunlardan bu vatana fayda gelmez. Bu tabii şu anda Kılıçdaroğlu´nun sadece tek yanlışı değil ki. Adalar´da belediye başkan adayı. Kim bu belediye başkan adayı? Geçen gün kendisi orada İstiklal Marşı´nı okuyor Bay Kemal, ama onun adayı İstiklal Marşı´nı okumuyor. Oradan insan bir kendine çeki düzen vermez mi? Şu anda Türkiye´de HDP´liler kongrelerinde, hiçbir yerde İstiklal Marşı okumazlar. Hatta bayrağımızı bile asmazlar. Şimdi Bay Kemal bunlarla ortaklık yapıyor. Kılıçdaroğlu´nun ortakları bunlar. Bunlarla bu ortaklığı yapan kişiler Türk siyasi hayatına yön verebilir mi? Bunu bizim vatandaşımıza anlatmamız lazım.

Benim şahsen bu şahsın böyle bir yola tevessül ettiğinden haberim olmadığı gibi bu şahıs bizim partimize girmeye tevessül etti. Belediye başkanlığı döneminde bize geçme teşebbüsü oldu. Sonra birçok arkadaşlarımız bu adamın böyle böyle olumsuz yönleri var, bu bize yakışmaz dediler. Biz de onun için dedik ki madem böyle bir durum var söz konusu değil bunu yaklaştırmayalım. Kaldı, 36 yıl önce ne diyor? ?Haberdar değildik? diyor. Şimdi haberimiz var diyerek eğleniyor. FETÖ´cülerin şerefine kadeh kaldırıyor adam ya düşünün. İstikametini tam kaybetmiş. Bütün bu olanlardan da bu haberdar. Böyle bir durum söz konusu. Genel başkanı da çay ve kahve eşliğinde darbeyi Bakırköy Belediye Başkanı´nın evinden izliyor. Birbirlerinden farkı yok.

?KURLARDA İYİ GELİŞME BAŞLADI"

Yerel seçimle genel seçimin öncesinde bu tür adımların atılmasını artık benim milletimin tefrik etmesi lazım. Bir yerel seçimin öncesinde bu tür ekonomik türbülanslar meydana getirilmeye çalışılması, eğer güçlü bir iktidar varsa bunları zaten rahatlıkla savuşturur. Bizde de yerel seçimin öncesinde bir defa böyle bir yola tevessül etmeleri, kendilerinin ne kadar bu işten uzak olduğunu, bu işten anlamadıklarını ortaya koydu. Bir anda ters köşe oldular. 7 bin 500´ü gördüğü zamanları yakalayacaklarını zannettiler. Yakalayamadıkları gibi de son hazırladıkları bir raporla şunu söylediler: ?Bundan sonra seçimlere bir ay kalaya kadar raporlar çıkabilir ama bir ay içerisinde artık biz rapor yayınlamayacağız.? diye açıklama yapmak zorunda kaldılar.

Demek ki Türkiye Cumhuriyeti bu noktada artık tamamıyla güçlenmiş, güçlendiğinin yanında da artık bu tür şeyleri yutmuyor. Şimdi Ziraat Bankası´nın bu noktadaki bugün aldığı netice, sendikasyon olarak bunun göstergesi. Demek ki bankalarımızın gücü de bu noktada çok çok ileri bir konumda. Bunun yanında yine Amerika´sı, onların orada dünyayı adeta söğüşleyen mekanizmaları da bu işin tutmadığını, bunun artık tutmadığını gösterdi.

Biz hamdolsun bu süreci Hazine Maliye Bakanlığımız olsun, diğer arkadaşlarımız olsun gayet başarılı bir şekilde atlattıkları gibi enflasyonda her ne kadar yavaş yavaş da olsa geriliyor. Ama faizde, politika faizinde Merkez Bankası´nın belli bir duruşu var. Kurlarda da lehte gelişme başlamış vaziyette. Tabii ideal bir konumda olmasa da şu anda olumlu bir sinyal ortada. Bunun da aşılacağı biliniyor.

"EKONOMİYİ YÖNLENDİREBİLECEKLER Mİ?"

Bir gerçeği milletime duyurmak isterim. Bu bir yerel seçim. Yerel seçimde kim kazanırsa kazansın, kazananlar Türkiye´de ekonomiyi yönlendirebilecek mi? Yönlendirecek olan kim? Yine bu ülkenin yönlendirecek olan kim? Yine bu ülkenin şu anda başkanlık sistemine geçtiğimiz için yine şahsım ve kabinem. Biz yönlendireceğiz. Ama bunlar öyle bir anlatım işine giriyorlar ki sanki yerel yönetimde aldığı neticeyle Türkiye´nin ekonomideki geleceğini tayin edeceklermiş gibi bir havanın içerisine giriyorlar.

Onlar bir defa aldıkları belediyeyi yönetebilme kabiliyetini ortaya koysunlar yeter. Personel maaşlarını ödesinler yeter. Onu başaramayacaklar. Şu anda elimde o belediyelerin, özellikle muhalefetin belediyelerinin listeleri var rezillik. Borçlar almış başını gidiyor. Eğer özellikle de devlet bankalarının dışındaki bankalarından bunlara birçok el koyma gelirse şaşırmayın.

Bu noktada özellikle şu anda merkezi yönetimin belediyeleriyle dayanışma içerisinde yürütmesi başka bir şey, bir de ekonomiyi Türkiye´de belediyeler yönetmez, ekonomiyi Türkiye´de merkezi yönetim yönetir, şekillendirir. Eğer merkezi yönetimde güç varsa o zaman belediyelerde de güç olacaktır. Altyapısıyla üstyapısıyla biz birçok yerde hatırlayın biz HDP´li belediyelere bile imkanları yoktu, onlara merkezi yönetim olarak su götürdük.

?YATIRIMCI TERÖRÜN OLDUĞU BÖLGEYE GELMİYOR?

Bir defa Türkiye´nin tabii bir numaralı baş belası diyeceğimiz konu malum terör. Yatırımcı terörün olduğu bölgeye gelmiyor. Bu noktada da Türkiye´de Güneydoğu, Doğu Anadolu bölgelerimizde özellikle terör nedeniyle yatırım yapmak isteyen, oranın evlatları bile yatırım yapmaktan kaçınıyor. Yabancı yatırımcı ise, bizim o bölgeye verdiğimiz yüksek teşvikler var. Onların üzerinde biz seçim sonrası çık farklı bir çalışmaya gideceğiz. Şu anda onlar bizim portföyümüzde var. Biz diyoruz ki, orada size her türlü güvenceyi vereceğiz, gel yatırımını yap. Bu konuyla ilgili bu portföyü hızlandıracağız, bunların üzerine gideceğiz.

Bizim bir de stratejik yatırımlar konusunda büyükşehirlerimiz, İstanbul, İzmir, buralarda da 6. bölgelerdeki teşviklerimiz nelerse bu bölgelerde de, birinci, ikinci bölgede onlara aynı imkanları tanıyoruz. Biz bu tür yatırımcıları buraya çekmek için yoğun bir faaliyetin içine bu seçimden sonra gireceğiz. Önümüzde az önce ifade ettiğimiz gibi bir sıkıntılı dönem yok artık. 4 buçuk yıl önümüz rahat, huzurluyuz. Yerelde de, genelde de? Daha önce gerek 2001 krizinden gerekse küresel krizden elde ettiğimiz kazanımlar ve öğrenilen dersler tabii bize önemli bir dayanak oldu. Onlar geride kaldı. Çok farklı bir sürecin içine giriyoruz. Bunu tüm ekibimizle bir de özellikle belediyelerimiz, başta büyükşehir belediyelerimiz olmak üzere bu süreci hızlandıracağız.

Bizler ciddi manada yatırımcılar bulmak suretiyle, şu anda hazır bekleyen yatırımcılar var. Bunlarla beraber atacağımız adımlarla birlikte istihdamda çok ciddi bir imkan doğacak. Şu anda bunlar masamızın üstünde. Bunlarla bazı görüşmeleri ilgili bakan arkadaşlarım da yapıyorlar, sürdürüyorlar. Bunlarla birlikte bu adımlar atıldığı anda, bazıları bir yıl, bazıları iki yıl içinde bu yatırımlar neticesini vermeye başlayacak. Onlar geleceği görmek istiyorlar. Seçimden sonra bunu görecekler. Görmenin yanında tabii bu belediyeden kaynaklanan bir şey değil. İşi belediyeyle yapmayacak. İşi merkezi yönetimle yapacak. Biz de bu adımlarla onlara başlayın diyeceğiz.

?TÜRKİYE BU KONUDA ŞU ANDA PATLAMAYA HAZIR BİR ÜLKE KONUMUNDA?

Yaz mevsiminin de gelmesiyle turizmde ciddi bir patlamamız var. İyi bir noktaya doğru gidiyoruz. Burada 40 milyon dışarıdan, 6 milyon da bizim kendi turistlerimiz olmak üzere 46 milyonu yakaladık. Bu dönemde hedef 50´nin üzerine inşallah çıkacağız. Türkiye bu konuda şu anda patlamaya hazır bir ülke konumunda. Tarımda, tarım endüstrisinde, deri teknolojileri, savunma sanayisinde çok farklı gelişmeler var. Bu konuda uluslararası planda dayanışma halinde olduğumuz ülkeler var.

Savunma sanayisinin ihracatı ciddi miktarda artıyor. Bunlarda ciddi gelişmeler oluyor. Bunlar tabii yerel yönetimlerle olmaktan çok bizim genelde atmamız gereken adımlar.

?AYASOFYA´YI O ASLİ KÜNYESİNE SOKMAMIZ LAZIM?

Ayasofya müze midir? Cami midir? Önce bunu çözmemiz lazım. Müze statüsünü Ayasofya yeni kazanmıştır. Önce bir defa Ayasofya´yı o asli künyesine sokmamız lazım. Nedir? Camidir. Bunu bir defa halletmemiz lazım.

Bir diğeri, diyorlar ki Sultanahmet´e ücretsiz giriliyor. Ama Ayasofya´ya müze statüsünde olduğu için ücretli giriliyor. Biz de dedik ki bu halledilir. Onun için Ayasofya´ya da ücretsiz girmeyi sağlamamız, içeride ciddi bazı mimari müdahalelerin yapılması lazım. Bu mimari müdahaleden kastım, bu girişlerin daha rahat olması için zemin yoklamalarının yapılması, bu zemin yoklamalarıyla birlikte oradaki manevi havayı aslına rücu ettirecek bir adımın atılması lazım. Bunun için, seçimden sonra dedik biz bunu oturup çalışalım, yasal anlamdaki adımları atalım, bu adımları atmak suretiyle burayı Ayasofya müzesi değil, Ayasofya Camii olarak bir defa devreye sokalım.

İbadete açılma safhasıyla ilgili olarak da yol haritamızı, planlamamızı ona göre daha sonra yapalım dedik. İnşallah bu şekilde de bu süreci yürüteceğiz.