AK Parti ve MHP´nin Cumhur İttifakı Protokolü´nde, "İttifak, Türkiye´nin istiklalini ve istikbalini her şeyin üstünde tutan bir anlayışla güçlü ve istikrarlı bir parlamento yapısının oluşturulması ve gelecek 5 yıl içinde Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi´nin bütün kurum ve kurallarıyla yerleşmesini temin etmeyi hedeflemektedir." ifadeleri yer aldı.
AK Parti ve MHP´nin "Cumhur İttifakı" Protokolü, AK Parti İstanbul Milletvekili Mustafa Şentop, MHP Genel Başkan Yardımcısı Mustafa Kalaycı tarafından Yüksek Seçim Kuruluna (YSK) teslim edildi. BBP Genel Sekreteri Üzeyir Tunç da protokolün YSK´ye tesliminde hazır bulundu.
Partilerin 2 sayfalık 5 maddeden oluşan seçim ittifakı protokolünde, AK Parti ve MHP´nin 24 Haziran 2018´de gerçekleştirilecek 27. Dönem Milletvekili Genel Seçimlerine, 2839 sayılı Kanunun 12/A maddesi ve bu protokol uyarınca "Cumhur İttifakı" unvanıyla seçim ittifakı yaparak katılmaya karar verdikleri belirtildi.
Protokolde, "Cumhur İttifakı, Türkiye´nin istiklalini ve istikbalini her şeyin üstünde tutan bir anlayışla güçlü ve istikrarlı bir parlamento yapısının oluşturulması ve gelecek 5 yıl içinde Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi´nin bütün kurum ve kurallarıyla yerleşmesini temin etmeyi hedeflemektedir." denildi. Aynı anlayışla Cumhur İttifakı´na destek veren BBP´nin de bu ittifakın bir parçası konumunda olduğu vurgulandı.
Protokolde, milletin sesine kulak vererek uzlaşan ve bu uzlaşısını Cumhur İttifakı ile taçlandıran AK Parti ile MHP´nin, Cumhur İttifakı unvanı ile farklı siyasi partiler olarak hükmi şahsiyetlerini muhafaza ederek seçimlere girecekleri ve Milletvekili Seçim Kanunu ile diğer mevzuatta yer alan esaslara göre, ayrı ayrı milletvekili aday listeleri verecekleri bildirildi.
İttifakın cumhurbaşkanı adayının Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan olduğu, ittifakın Erdoğan´ın yeni hükümet sistemine göre büyük bir seçmen desteğiyle cumhurbaşkanı seçilmesi için birlikte çalışacağı ve gayret göstereceği vurgulandı.
Protokolde, şunlar kaydedildi:
"Cumhur İttifakı sadece bir seçim ittifakı olmayıp Türkiye´ye yönelik iç ve dış kaynaklı, hasmane girişimler karşısında, milli ve ahlaki duruş ve bu çerçevede sürdürülecek tarihi bir birlikteliktir. Cumhur İttifakı, Türkiye´yi hedef alan saldırılar karşısında, parti çıkarları ve günlük siyaset hesapları yapmaksızın ortak bir duruş ortaya koymaya ve Türkiye´yi zayıflatarak uluslararası operasyonlara açık hale getirmeye yönelik her türlü faaliyetin karşısında yer almaya kararlıdır. Bu kararlılık ve işbirliğiyle ittifakımız, Türkiye´yi bölgesel güç ve lider ülke yapacak 2023 hedeflerini gerçekleştirmenin yanı sıra İlayıkelimetullah uğruna asırlarca dünya barışının ve adaletinin teminatı, İslam aleminin ve bütün mazlum milletlerin yegane ümidi olan Türkiye´yi küresel bir güç haline getirecek 2053 ve 2071 vizyonunun altyapısını adım adım inşa edecektir."
´Türkiye artık yeni bir siyasi sürece girmiştir´
Yüksek Seçim Kuruluna sunulan Cumhur İttifakı Protokolü´nde, Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan ile MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli´nin imzası yer aldı.
Protokolde, ittifakın, 15 Temmuz 2016´da Fetullahçı Terör Örgütü´nün (FETÖ) darbe girişimi ve işgal hareketi sonrasında, Türkiye´nin maruz kaldığı saldırılara karşı yerli ve milli duruşun doğal sonucu olarak ortaya çıktığı vurgulandı.
15 Temmuz´un Türkiye için her bakımdan dönüm noktası ve yeni bir başlangıç olduğuna işaret edilen protokolde, 7 Ağustos 2016´da Yenikapı´da ortaya çıkan "milli mutabakat"ın, 16 Nisan 2017 halk oylamasında milletin iradesiyle kabul edilen hükümet sistemi değişikliğiyle perçinlenerek "milli şuura" dönüştüğü, 24 Haziran 2018 seçimleri öncesinde kurulan Cumhur İttifakı ile de milli bekayı esas alan ahlaki ve siyasi uzlaşma ile somutlaştığı anlatıldı.
Protokolde, "Cumhur İttifakı, Cumhuriyetimizin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk´ün muasır medeniyet seviyesinin üzerine çıkma hedefini yakalama azmi ile milli ve üniter bir devlet olan Türkiye Cumhuriyeti Devletini ve Türk milletini ilelebet yaşatma iradesidir. AK Parti ve MHP, Yenikapı´daki milli diriliş ruhu ile harekete geçmiş, devleti ve millet iradesini tahkim eden bir anayasa değişikliği neticesinde güçlü bir yönetim sistemi getirmiştir. Böylelikle Türkiye artık yeni bir siyasi sürece girmiştir ve bundan geriye dönüş olmayacaktır." ifadelerine yer verildi.
24 Haziran´da yapılacak Cumhurbaşkanı ve 27. Dönem Milletvekili Genel Seçimi´nin Türkiye için hayati önem taşıdığı vurgulanan protokolde, şunlar kaydedildi:
"24 Haziran seçimleri, bir taraftan Türkiye´yi hedef alan sistematik saldırılara karşı güçlü bir cevabın verileceği, diğer taraftan da ülkemizin ayağındaki prangaları söküp atarak, bu saldırıları kalıcı olarak bertaraf edecek ve Türkiye´yi parlak bir istikbale taşıyacak yeni hükümet sisteminin tam olarak yürürlüğe gireceği seçimlerdir. İnanıyoruz ki 24 Haziran´da milletimiz tercihini büyük ve güçlü Türkiye´nin inşası için yola çıkmış, şeffaf, bağımsız, kirli hesaplardan uzak, hasbi duygularla kurulmuş Cumhur İttifakı´ndan yana kullanacaktır.
Cumhur İttifakı´nın yolu açık, Türkiye´nin ufku aydınlıktır. Gayret bizden, tevfik Allah´tandır."