yaklaştığına inandırmak için "çok alâmetler belirdi" derler...
Tabii, savaş da yaşarken içine düşülen bir kıyamet günüdür.
Ölümler başladı bile...
Bebecikler, gençler, askerler ve siviller...
Kaç gündür Grup Mozaik'in muhteşem parçasını mırıldanıyorum:
çok alâmetler belirdi vakit tamamdır
haram helâl oldu, helâl haramdır ...
kendi kendimizle yarışmadayız, gülüm.
ya ölü yıldızlara hayatı götüreceğiz,
ya dünyamıza inecek ölüm.
Siyasal iktidar, ölü yıldızlara hayatı götüremedi ama sonunda acil çıkış için ölümü dünyamıza indirdi.
Çünkü önce demokrasiyi katletti.
Demokrasi yaşasaydı, savaş olmazdı.
Nâzım Hikmet çok önceden söylemiş:
çok alâmetler belirdi, vakit tamamdır.
haram sevap oldu, sevap haramdır.
ak kurt, kara tahtayı daha bir yol kemirir,
çekin ki körükleri
ateşe girdi demir.
Şimdilerde neyin söylenmesi yasak: ”Türkiye'nin demokrasiyi katlettikçe beladan belaya koştuğunun…”
Demokrasi yok ise Kürt sorunu da çözülmez, enflasyon da düşmez, dış politika da iflastan kurtulmaz.
En iç yakanı anaların da göz yaşı dinmez...
Seksen milyonluk bir koca ülkenin kaderini tek bir kişinin yasaklarına ve keyfine bağlarsanız çok alâmetler belirir, ekonomi çöker, adalet yok olur, kurumlar çürür, belâdan, ölümden, savaştan medet umar hâle gelirsiniz...
Demokrasi olmadan Kürt meselesinin çözülemeyeceği aşikâr ama illâ da iktidar uzasın deyince kan ve göz yaşı parfüm kokusu gibi gelmeye başlar, topluca hastalanırız.
çok alâmetler belirdi vakit tamamdır
haram helâl oldu, helâl haramdır
Gerçeği görmek isterseniz, neyin söylenmesinin çok tehlikeli olduğunu birlikte araştıralım ?
En tehlikelisi "demokrasinin yok edildiğini" söylemek...
En kolayı ise belâya övgü düzmek...
Ölümleri kutsamak...
Bir kehanet değil ama tek adam ısrarı alâmetleri daha da artıracak:
çok alâmetler belirdi, vakit tamamdır.
haram sevap oldu, sevap haramdır.
ak kurt, kara tahtayı daha bir yol kemirir,
çekin ki körükleri
ateşe girdi demir.'
P24 BLOG