CHP´ye 3´üncü aday geliyor...

AHMET TAKAN- 07.07.2018

CHP´ye 3´üncü aday geliyor...

Kılıçların çekildiği CHP´de genel başkanlık için 3´üncü aday çıkar mı?.. Bir süre ismi kulislerde dolaşan eski Trabzon milletvekili Haluk Pekşen, aday olmayacağını açıkladıktan sonra bu ihtimal zayıfladı gibi göründü. Ancak, öyle değil. Burası bitmek tükenmez olağanüstü kurultayların partisi CHP!.. Son gelişmeler üzerine CHP siyasetinin etkin ismi eski Konya milletvekili Atilla Kart ile uzun bir sohbet yaptım. Yeni bir adayın daha rekabete dahil olacağının kuvvetli izlenimlerini edindim. Fakat, o adayın ismini Kart´tan alamadım!..

CHP´li Atilla Kart, Muharrem İnce´ye oldukça tepkili. Eleştirileri ise iki yönlü.

"Şunu anlatmaya çalışıyoruz. CHP Genel merkez yönetimi yapısının zafiyeti. Bu bizim ve bazı arkadaşlarımızın 3-5 yıldır ısrarla dile getirdiği tablo. Siyasi refleksini kaybeden ideolojisinden uzaklaşan, tepki koyamayan, öngörülü olamayan edilgen bürokrat bir yapı. Bu olayın bir boyutu. İkinci boyutu, tabii Muharrem İnce arkadaşımız. Ben ilk günden beri uyarılarımı kaygılarımı soru işaretlerimi kendi çevremde paylaştım. Son bir haftadaki gelişmeler benim için hiç de şaşırtıcı değil "diyor.

"Neden" diye sorunca şu yanıtı veriyor Atilla Kart;

"Popülizm üzerine, polemik üzerine siyaset nereye kadar yapılabilir?.. Nereye kadar sürdürülebilir?.. Ne oluyor? Kapıp kaçacağız. İşte bir hava yarattık...Toplum öylesine bunaltılmış öylesine kuşatılmış ki bir kahraman yaratmak istiyor. Ülkemin geleceği adına birisinin egolarına, kompleksine, fantezilerine Türkiye´min, partimizin 2-3 yılını heba edemem, heba edemeyiz. Öyle bir arayışa fırsat vermenin anlamı yok. Şunu anlatmaya çalışıyoruz, Türkiye´nin sorunları kişiler üzerinden çözümlenebilecek sorunlar değil. Bir haftalık programdan başladık, hızımızı alamadık 5 yıllık programdan bahsediyoruz. Hani parlamenter sistem, hani çoğulcu yapı?.. Sen aslında bu çalışma ile partine en büyük darbeyi vuruyorsun. Yani o parlamenter sistem konusunda temel iddiaya en büyük iddiaya darbe vuruyorsun sen. Ve biliyorum ki, yakın çevresinden aldığım bilgilere göre, ´hele ben başkan olayım, ben bu yetkileri neden kullanmayayım ki´ diyor..."

Sert eleştirilerin ardından devam ediyor Atilla Kart;

"Şunu yapmaya çalışıyoruz 1 haftadır.. Kadro hareketi, ortak akıl, Türkiye´nin vicdanı olmak. Bu nedir? Çoğulcu yapılanmadır, kurumlardır, anayasal kurumlardır. Devlettir devlet!.. Hukuk devleti kurumları ve kuralları hayata geçirmek. Bu kadro hareketini bu ortak aklı, topluma ve partiye hâkim kılmak. Bu uzun ve zahmetli bir iş. Birileri gelecek, bir sihirli değnek 3 ay içinde Türkiye´nin sorunlarını halledecek öyle mi? Bu mümkün mü?.. Bu mümkün değil. Bütün bunları ortaya koyan ve esas anlamıyla Cumhuriyetin kazanımlarına titizce sahip çıkan ama nedir yurttaş hukuku ve demokrasiyi inşa eden... Amma nasıl inşa eden? Bir ortak akılla bir kadro hareketiyle Türkiye Cumhuriyeti yurttaşlarının tümüne hitap eden bir çalışma içinde olduğumuzu bilmenizi istiyorum. Bunu topluma anlatmaya çalışacağız."

Bu kadar söz işittikten sonra  sorulması gerekeni sordum; "lider adayınız var mı?.." diye;

"Lider... Çok özür dilerim ısmarlama sipariş olmaz. Muharrem´i birileri karizmatik lider diye pompalıyor. Kerameti kendinden menkul bir ifade. Tırnak içinde Tayyip Erdoğan karizmatik lider, Türkiye´yi ne hale getirdiğini görüyoruz. Şunu ifade ediyoruz, bu kadro hareketi kendi yönetimini oluşturur. Kendi ortak aklı içinde o yönetim yapısı oluşur zaten. Bugünden şu kişi bu kişi demenin hiçbir anlamı yok."

Biraz daha zorladım, "kurultay olursa, bu söyledikleriniz, farklı bir aday çıkarılacak anlamına mı geliyor?.." Usta siyasetçi Kart, isim vermemekte direndi;

"Tabii tabii...Bütün mesele önce bunu topluma mal etmek, yansıtmak ve toplumsal bir desteği yakalamak. Bu sadece benim bakış açım değil. Altını çizerek söylüyorum; CHP seçmeni zaman zaman ne yapmıştır? Bakın, MHP´ye destek vermiştir. Zaman zaman HDP´ye destek vermiştir. 2011 ve 2015 ve sonrası... O nedir?.. CHP´nin Türkiye partisi olmasının ve demokrasiye sahip çıkmasının sonucudur, tezahürüdür. Yani Türkiye´nin vicdanı olmak dediğimiz hadise budur.

Yurttaş hukuku ayrı bir olay amma nedir? Elbette Cumhuriyetin kazanımları ve tartışılmaz temel ilkelerimiz. İlk üç madde.  CHP seçmeni ve tabanı bu dengeyi hassasiyeti bilen bir kültüre ve misyona sahiptir. Bu noktada yönetim anlayışı olarak içi dolu olarak dile getirmek. Sorun bu. Hem kadro hem de söylem olarak. Bu çerçevede bir çalışma içerisindeyiz."

"Çalışmanın detaylarını" önümüzdeki hafta konuşmak için Atilla Kart ile sözleştik...