Gazete Duvar'dan Müzeyyen Yüce'in "konuya dair" haberi...
CHP İstanbul Milletvekili Mehmet Bekaroğlu 2019 yılında Varlık Fonu’yla ilgili Cumhurbaşkanı Yardımcısı Oktay’ın yanıtlaması talebiyle Meclis Başkanlığı'na farklı tarihlerde iki ayrı soru önergesi verdi. Bekaroğlu önergelerinde, "Türkiye Varlık Fonu’nun döviz cinsi borçlanmaya gitmesinin nedeni ne?", "1 milyar avroluk borç için teminat olarak hangi varlıklar gösterilmiştir?", "Hangi vade ve faiz oranlarıyla borç alınmaktadır?" ve "Alınacak bu borç hangi yatırımların finansmanında kullanılacaktır?” sorularını yöneltirken, Oktay’ın yanıtı sadece Varlık Fonu mevzuatından bazı bölümleri hatırlatmak oldu.
Varlık Fonu kanununun görüşülerek kabul edildiği Meclis Plan ve Bütçe Komisyonu'nun da üyesi olan Bekaroğlu 10 Temmuz 2019’da düzenlediği basın toplantısında Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay’ın bu tutumunu bir mektupla Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a şikâyet ettiğini duyurdu. Varlık Fonu’na ilişkin soru önergesine yanıt alamadığını, sonrasında verilen yanıtın ise “ciddiyetsiz” olduğunu söyleyen Bekaroğlu, Oktay’ın TBMM’yi yok saydığını ve küçük düşürdüğünü belirterek atanmış bir bürokrat tarafından seçilmişlere yönelik böyle bir yaklaşımın kabul edilemeyeceğine kaydetti.
Bu durumun bir darbe alışkanlığı olduğuna dikkat çeken Bekaroğlu, Oktay’ı 12 Eylül askeri darbesinin lideri Kenan Evren’e benzeterek şunları söyledi: “Haddini aşmıştır Sayın Cumhurbaşkanı Yardımcısı. Ama ben yadırgamadım. Her ne kadar mensubu olduğu hükümetin Cumhurbaşkanı sürekli olarak 'biz vesayet sistemini kaldırdık, şöyle yaptık böyle yaptık' diyorsa da Sayın Cumhurbaşkanı Yardımcısı bir bürokrat olarak kendisini hâlâ bürokratik vesayetin tepesindeki bir adam olarak görüyor.”
Bu sözler üzerine Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı Bekaroğlu hakkında, "Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay'a hakaret ettiği" gerekçesiyle fezleke hazırladı. Cumhurbaşkanı Yardımcısı Oktay’ın Bekaroğlu hakkında suç duyurusunda bulunduğu hatırlatılan fezlekede, yürütülen soruşturma sonucunda söz konusu sözlerin, "kamu görevlisine görevinden dolayı alenen hakaret" suçunun işlendiği yönünde yeterli ve kanuni delilin mevcut olduğuna karar verildiği vurgulandı. Fezleke, Anayasa'nın 83. maddesine istinaden Bekaroğlu'nun milletvekilliği dokunulmazlığının kaldırılması talebiyle TBMM Başkanlığı'na sunuldu.