Tarih: 19.01.2018 17:45

CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu: Terör örgütlerine destek verilmesini asla kabul edemeyiz

Facebook Twitter Linked-in

CHP Parti Meclisi (PM), 3-4 Şubat´ta gerçekleştirilecek 36. Olağan Kurultay öncesi, Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu başkanlığında, parti genel merkezinde toplandı.

Toplantısının açılışında konuşan Kılıçdaroğlu, 35. Olağan Kurultaylarını 18 Ocak 2016´da gerçekleştirdiklerini, aradan geçen 2 yılda yeni PM ile güzel çalışmalar yaptıklarını hatırlattı.

Aradan geçen süreye dönüp baktığında, Türkiye´nin çok büyük bir değişim süreci içerisine girdiğini, demokrasinin neredeyse tümüyle yok edildiğini öne süren Kılıçdaroğlu, oysa 2016´daki kurultayı büyük umutlarla yaptıklarını, daha güzel, özgür, herkesin karnının doyduğu, huzur içinde yaşayan bir Türkiye´yi arzuladıklarını söyledi.

Kılıçdaroğlu, bu arzunun sadece CHP´nin değil, 80 milyonun arzusu olduğunu dile getirerek, "Ama bir 15 Temmuz darbe girişimi belası çıktı karşımıza. Ben, 15 Temmuz darbe gecesi, Parlamentoda bombaların altında görev yapan milletvekillerimize şükranlarımı sunuyorum. Genel merkezden apar topar Parlamentoya gittiler. Hiçbir milletvekili yokken, Parlamentonun kapısını açtılar, Genel Kurula indiler ve mücadeleyi sabaha kadar yaptılar." diye konuştu.

Büyük umutlarla, darbe girişimine karşı çıktıklarını ancak 5 gün sonra OHAL´in ilan edildiğini söyleyen Kılıçdaroğlu, OHAL´e, FETÖ ile mücadelenin Parlamentonun görevi olduğu gerekçesiyle karşı çıktıklarını, tarihin kendilerini haklı çıkardığını savundu. 

"Berberoğlu boşu boşuna yatıyor"

Yargı üzerindeki baskıların artık aleni yapıldığını, mahkemelerin iktidarın hoşuna gitmeyen bir karar alması durumunda, gece yarısı operasyonuyla hakimlerin değiştirildiğini iddia eden Kılıçdaroğlu, partisinin İstanbul Milletvekili Enis Berberoğlu´nun suçsuz yere, hiçbir günahı olmadan, boşu boşuna aylardır hapiste olduğunu söyledi. 

Hiç kimsenin cesaret edip "beraat kararı" veremediğini ileri süren Kılıçdaroğlu, "Suçsuz bir insan, milletin seçtiği bir milletvekili boşu boşuna aylardır hapiste yatıyor. Yakından takip ediyoruz, takip etmeye devam edeceğiz. Hakkını ve hukukunu savunacağız, sonuna kadar savunacağız, nereye kadar giderse oraya kadar savunacağız." diye konuştu.

"Öyle bir noktaya geldik ki Anayasa Mahkemesi kararını en alttaki mahkeme, ´Ben uygulamam, Anayasa Mahkemesini tanımam´ diyor bu noktaya geldik." diyen Kılıçdaroğlu, bunun Cumhuriyet tarihinde bir ilk olduğunu dile getirdi.

Anayasa Mahkemesinin Şahin Alpay ve Mehmet Altan hakkındaki gerekçeli kararının bugün Resmi Gazete´de yayımlandığını hatırlatan Kılıçdaroğlu, bu kapsamda mahkemenin kararının ne olacağını beklediklerini dile getirdi.

"Terör örgütlerine destek verilmesini asla kabul edemeyiz"

Dış politikadaki gelişmelere de değinen Kılıçdaroğlu, dünyanın neresinde olursa olsun, hiçbir devletin kendi sınırlarında kendisine düşman olacak bir terör örgütü istemeyeceğinin altını çizdi.

Her devletin terör ve terör örgütleriyle mücadelesinin evrensel bir hak olduğunu vurgulayan Kılıçdaroğlu, Türkiye´nin Suriye politikasında yanlışların bulunduğunu ifade etti. 

İktidarın ifadesine göre, 3,5 milyon Suriyeliye 30 milyar dolar para harcandığını aktaran Kılıçdaroğlu, "Aslında harcamadılar, kendileri yediler ama bunu da oturur yine ayrıca tartışırız ama kendi sınırlarımızda terör örgütü ve onun uzantılarına destek verilmesini asla ve asla kabul etmeyiz. Kendi sınırlarımızı, kendi ülkemizin güvenliğini sağlamak 80 milyonun ortak görevidir. Terör örgütlerine şu veya bu şekilde destek verilmesini asla kabul edemeyiz. Türkiye´nin başına bütün bu olayları açan bu hükümettir." dedi.

"Afrin, El-Bab gibi değildir"

"Suriye´nin iç işlerine karışılmaması, oraya silah gönderilmemesi, terör örgütlerine destek verilmemesi durumunda, Türkiye´nin başına bunların gelmeyeceği" değerlendirmesinde bulunan Kılıçdaroğlu, şunları ifade etti:

"Afrin, El-Bab gibi değildir. El-Bab´da uluslararası uzlaşma vardı. Amerika´nın da Rusya´nın da İran´ın da Suriye´nin de bir anlamda kabulü vardı. Biz, El-Bab´a gittik, 72 şehidimiz var. Afrin´e şimdi girmek için bağırıp çağırıyorlar. Önce siz, diplomasiyi sonuna kadar zorlayacaksınız. Bu bağlamda, gerek Hulusi Akar´ın, gerek Fidan´ın çabaları kayda değerdir. Altını özenle çizerim. Yeri, zamanı gelince eleştiririz ama çabaları kayda değerdir. Diplomasi sonuna kadar zorlanmalı. Hava desteği almadan girilecek bir Afrin, büyük maliyetlere yol açar. Eğer hava desteği almadan oraya asker sokacaksanız, Sayın Erdoğan´a açık ve net çağrımdır önce seni kefenle karşılayan arkadaşlarını göndereceksin. Bu milletin fakir, fukara çocuğunu oraya gönderme. Hava desteği alacaksın, oturup konuşacaksın ve ondan sonra eğer mücadele edeceksen, oturup mücadele edeceksin."

Kılıçdaroğlu, diplomasinin zorlanarak bir uzlaşma sağlanması, hava desteğinin gerçekleşmesi durumunda sorunun büyük ölçüde aşılabileceğine işaret ederek, aksi halde sorunun giderek büyüyeceğini, Türkiye´ye maliyetinin ağır olacağını söyledi.

Bu arada İstanbul İl Başkanı Seçilen Canan Kaftancıoğlu, son PM toplantısına katılarak üyelerle vedalaştı.

 




Orjinal Habere Git
— HABER SONU —