Malta Dışişleri ve Ticaretin Geliştirilmesi Bakanı Carmelo Abela, ABD´nin Kudüs´ü İsrail´in başkenti olarak tanıma kararı hakkında, "Tek taraflı olarak verilmiş olan Kudüs´ün başkent ilan edilmesi kararına bizler tabii ki tamamen karşı bir noktadayız. Bu konudaki duruşumuz nettir, kesindir. Burada erişilecek olan çözüm, iki devletin kendisi arasında tartışması ve başkenti iki devlet olarak belirlemeleri yönünde olmalıdır." dedi.
Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Malta Dışişleri ve Ticaretin Geliştirilmesi Bakanı Abela ile resmi konutundaki görüşmesinin ardından ortak basın toplantısı düzenledi.
Abela, görüşmelerde ikili ilişkileri ve uluslararası konuları ele aldıklarını belirterek, "Bakan olarak diplomatik ilişkilerimizin tesisinin 50. yılını kutlama vesilesiyle burada bulunmaktan büyük memnuniyet duyuyorum." diye konuştu.
Malta´nın Ankara Büyükelçiliğinin resmi açılışının bugün yapıldığını dile getiren Abela, "Büyükelçiliğin açılması, Malta´nın Türkiye´ye atfettiği önemin altını bir kez daha çiziyor." ifadelerini kullandı.
Abela, Malta´nın Türkiye ile olan ikili ilişkilere ve dostluğa atfettiği önemin aşikar olduğuna dikkati çekerek "Her iki halkın birbirini daha iyi tanıması için ikili ticari ilişkilerimizin geliştirilmesinin yanı sıra turizmin de geliştirilmesi bizlerin dileğidir." değerlendirmesinde bulundu.
Malta´nın başkenti Valetta´nın 2018´de Avrupa Birliği (AB) Kültür Başkenti olarak tanındığını dile getiren Abela, "Bunu fırsat bilerek her iki halkın dostluğunu artırmak üzere adımlar atması, kültürel anlamda birbirini daha yakından tanıması adına bunu kullanabileceğimizi ve bu fırsattan yararlanabileceğimizi düşünüyorum." ifadelerini kullandı.
Abela, Malta ve Türkiye arasındaki ikili ilişkileri güçlendirmek için iki tarafta da ciddi bir iradenin söz konusu olduğunu vurgulayarak, "İkili ilişkilerimizin daha da geliştirilmesi için bunu fırsatlar silsilesi olarak görüyorum. Bu yönde ilerleyeceğimizi umuyorum." dedi.
"Kudüs´ün tek taraflı olarak İsrail´in başkenti ilan edilmesi kararına tamamen karşıyız"
Görüşmelerde ikili ilişkilerin yanı sıra uluslararası meselelerin de konuşulduğunu ifade eden Abela, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Uluslararası konulara geldiğimizde İsrail ve Filistin meselesi su yüzüne çıkıyor. Tek taraflı olarak verilmiş olan Kudüs´ün başkent ilan edilmesi kararına bizler tabii ki tamamen karşı bir noktadayız. Bu konudaki duruşumuz nettir, kesindir. Burada erişilecek olan çözüm iki devletin kendisi arasında tartışması ve başkenti iki devlet olarak belirlemeleri yönünde olmalıdır."
Abela, Libya hakkında değerlendirmelerde bulunarak, "Bölgenin, Akdeniz´in ve AB´nin istikrarı açısından Libya´nın önemi aşikardır, büyüktür. Sadece göç anlamında değil siyasi istikrarın da sağlanmasında Libya ciddi anlamda önem arzetmektedir. Biz bu konudaki desteğimizi tabii ki kesintisiz olarak sağlıyoruz." diye konuştu.
"Türkiye bölgede kilit bir oyuncu ve önemli bir ülke"
Türkiye ve AB arasındaki ilişkilerin önemine dikkati çeken Abela, "Bölgede kilit bir oyuncu ve önemli bir ülke olan Türkiye´nin olabilecek en farklı seviyelerde AB ile ilişkilerinin, irtibatının ve iş birliğinin devamı konusunda bizler eksiksiz bir destek sağlıyoruz." ifadelerini kullandı.
Abela, AB-Türkiye ilişkileri bağlamında Türkiye´nin mülteci krizine karşı sağladığı desteğin altını çizerek, "Sadece Türk hükümetinin mülteci krizi konusunda sağladığı destek değil, Türk halkı tarafından da bu konuda sağlanmış olan eksiksiz ve değerli destek adına takdir ve teşekkürlerimizi sunmak isterim." dedi.
Türkiye ve Malta arasındaki ilişkilerin mükemmel bir seviyede seyrettiğine dikkati çeken Abela, "Bizler Türkiye ile olan ilişkilerimizi her seviyede sürdürmek, ilerletmek ve daha da derinleştirmek arzusundayız." ifadelerini kullandı.
Abela, Türkiye´nin AB´ye üyelik sürecinin önemi hakkında değerlendirmelerde bulunarak, şöyle konuştu:
"Bizler bu aşamada karşılıklı açık diyaloğun sürdürülmesini sağlamalıyız ve de çalışmalarımıza hız kesmeden devam etmeliyiz. Açık diyalog arkadaşlıkların, dostlukların ve dost ülkelerin vazgeçilmezidir ve birbirlerine eksiksiz ve engelsiz bir iletişimidir. Bu bölgede kilit olarak sadece Türkiye açısından değil AB açısından da Türkiye´nin bu süreç içeresinde bulunması ayrıcı önem arzediyor."