Muhterem Beyefendiler/Hanımefendiler!
Sizleri yakından tanımadığım gibi uzaktan da tanımam. Hakkınızda bildiğim tek şey Medya patronları/ortakları olduğunuzdur.
Maşaallah Grubunuzda Yok Yok
Maşallah … Çoğunuzun medya gruplarınızda yok yok. Radyolar, televizyonlar, gazeteler, dergiler…
Şimdilerde kurucusu olduğum Vakfımız ARDEV’in sahibi olduğu mirathaber.com adına baktığım haberlerinizi ve yazarlarınızı daha bir alıcı gözle inceliyorum. …haber- yorum programları için göz gezdiririm. Dizilere de bakarım… Hele hele o tahripkâr dizilerinize…
Medya Patronu Olmak Büyük Bir Nimet
Medya patronu veya ortağı olmak hiç şüphesiz büyük bir nimettir. Biliniyorsunuz, yakın geçmişte olduğu gibi hükûmet kurup yıkamıyorsanız ve dilediğiniz ihaleleri alamıyorsanız da birçok alanda hâlâ daha etkili olabildiğinizde şüphe yoktur. Önemli bir kısmınız zaten yönetimin emrinde ve desteğinde.
Her nimet gibi Medya nimeti de şükür ister. Medya nimetinin şükrü onu Rabbinizin bir nimeti olarak görmek ve yayın ilkelerinizi de Rabbimizin emirleri ve yasaklarıyla örtüştürmektir.
Bizler Müslümanız
Muhterem Beyefendiler/Hanımefendiler!
Sanırım benim gibi sizler de Müslümansınız; Allah’a ve ölümle başlayacak âhiret hayatına inanıyoruz. Küçücüklerine kadar iradeli bütün sözlerimiz, işlerimiz ve ilişkilerimizden ötürü sorgulanacağız. Cennet de Cehennem de bizi bekliyor.
Medyanızın tüm haberleri-köşe yazılarından, magazin içerikli görüntülerinden ve dizilerden de tek tek sorgulanacaksınız.
Siz Medyanızdan sorgulanacaksınız da biz sorgulanmayacak mıyız? Biz de özelde niçin uyarı görevimizi yapmadığımız için hesaba çekileceğiz.
Peygamberler bile Rabbimiz tarafından uyarıldığına göre yeryüzünde uyarılma ihtiyacı duymayacak insan yoktur. Halk ifadesiyle hepimiz nasihate muhtacız. Bildiğimiz konularda nasihat etmekle de yükümlüyüz. Yüce Kitabımız Kur’ân- Kerim de bütün müminlere, özellikle de yapabilecek olanlara bu görev Marufa çağrı ve Münker’den sakındırma görevi olarak yüklenmiştir. Yani İslâm Dini’ne, olgun akla ve kesin bilimsel verilere çağırmak ve zıtlarından sakındırmak görevindeyiz.
Esasa Gelelim
Uzunca bir giriş oldu esasa gelelim.
Bundan otuz yıl kadar önce benden İslâm’da Kadın konusunda bir söyleşi yapmak üzere randevu alıp da Amerika ve İsrail ile ilgili olarak sorular yönelten Prof. ünvanlı yabancı ajan bilim kadının etkisinde kalmıştım. Bu çetin kadının benim ahiret hayatımı da etkileyeceğini anladım. Ve hiç beklemediği bir anda ona şöyle dedim:
Rabbimizin huzurunda sorgulanacağız. Sorgulamanın dehşeti içinde “Allah’ım, Ali Rıza hocanın yanına kadar gittim, konuştum, ama bana İslâm’ı tebliğ etmedi, diyerek benden, şikâyetçi olacak ve beni dava edeceksin. Senin için de hesaba çekilmek istemiyorum: Gel Müslüman ol. İslâmî çizgide yaşa ve ebedi hayatını kurtar.
Sizlerden Ötürü de Sorgulanmak İstemiyorum
Sizlerden ötürü de sorgulanmak istemiyorum:
Ramazan dışında yazılı ve görsel medyanızda Allah, Peygamber, Âhiret, Helâl ve Haram kavramlarını bulmak mümkün değil. Müslüman olarak nitelenenler de giderek size benziyor. Müslümanlar sömürmek kolaylaştı.
Hemen hemen her olay vesilesiyle ve Şeriat suçlamasıyla İslâm aleyhine yayın yapılır.
Köşe yazarlarınız muhtelif ama İslâm ile barışık olmayanlar çoğunlukta.
Haberler ve dizilerde evliliğin ırzına geçiliyor. Zinayı meşrulaştırdınız. Birliktelik, arkadaşlık adı altında pislikler aklanıyor. Eşcinsellik dâhil cinsel özgürlüğü savunur hale geldiniz. Hele hele kadın vücudunda mahrem nokta kabul etmeyen üryan kadın resimleriniz yok mu? Sanatçı diye sunduğunuz bu kadar teşhirciyi nasıl buluyorsunuz?
Alkollü içkileri meşrulaştırır yayın politikanız malum.
Ülkemizin faiz sistemi ile kanı emiliyor. İç ve dış borçlar başını almış gidiyor. Bu zalim düzenin parçası oldunuz.
Astrolojik yalanlarınız, batıl bir din haline dönüştürülen futbola verdiğiniz destek, modern kumarları onaylar tutumunuz, teori olup tarihin çöplüğüne atılan evrimi bilim diye yutturmalarınız…
Bütün bu sayılanlar yalnızca sizin medyanızda işlenenler değil elbet.
Medyanızda Tüm Eylemlerden Sorgulanacaksınız
Evet, sizler de, medyanızda işlenen bütün şirk türlerinden, haramlardan, batıllara yandaş olmalardan, cinsel azgınlıklardan sorgulanacaksınız. Yolunu açtığınız günahların sizden sonra işlenmesinden ötürü de yargılanacaksınız.
Medyanızda hiç mi hayır işlenmiyor. İşleniyor da devede kulak bile değil.
Hulasa nasıl yaparsınız bilmem ama ölüm komasına girmeden evvel tövbe ile önlemlerinizi alın. Bu ülkede başarılı olabilecek İslam’a uygun yeni bir medya yapılanmasına gidin. Kendinizi kurtarın, çocuklarınıza ve torunlarınıza yeni bir yol açın.
Sakın ha biz bu işe bulaştırıldık deyip de suçlarınızı siyasilere falan atmayın. Onlar sizi medyaya bulaştırdı, pisliğe bulaştırmadı. Ha onlar da kendi hesaplarını verecekler. Kurtuluş yok.
Adamlarınız çok siz de benim ve benim gibilerin eksiklilerine değinin. İnanın benim gibi Müslüman geçinenlerimizin hataları sizden farklı ama hiç de geri değil.
Allah Yardımcımız olsun.
Kaynak: Mir'at Haber