Ankara’nın Kızılay’ında bir Somali lokantası.
Sahibi Somalili, müşterileri de genellikle Somalili.
“Ne güzel” diyebilirsiniz.
“Renktir, çeşittir, zenginliktir” diyebilirsiniz.
Ama…
Renk deyince…
Bunların derisi siyah.
Bildiğin “zenci” bunlar!
Nevzat Tandoğan’ın valiliği döneminde Ankara’nın merkezine (o zamanlar Ulus) çarıklı Anadolu köylüsü bile zinhar giremezken şimdi “zenciler” bile pervasızca girebiliyor!
Tahammül edilir şey mi bu?
Değil tabii!
Nitekim polis geliyor, olaya el koyuyor.
Kızılay’da lokanta açmaya cüret eden Somaliliye diyor ki:
“Gidin Esertepe’de açın, Keçiören’de açın, Uyanış’ta açın. Burada, Kızılay’da, duyumlar geliyor bize, istenmiyor. Sadece siz değil Iraklısı da istenmiyor, Suriyelisi de istenmiyor… Boşaltıyoruz. Keçiören’de yesinler, Altındağ’da yesinler…”
***
“Biz ırkçı değiliz” de diyor polis.
Ve ekliyor:
“Fakat birtakım şeyler geliyor bizim kulağımıza. Biz size anlatamıyoruz.”
Geçen sene Sözcü gazetesinin “Ankara’nın göbeği Somali oldu” ihbarı (!) üzerine Kızılay’da Somalililere ait işletmelere saldıranlar olmuştu; belli ki yeni saldırı tehditleri var.
“Biz ırkçı değiliz” diyen polis gerçekten ırkçı değilse de var işte ırkçılık.
Ve ırkçılar Ankara’nın merkezinde “zenci” görmek istemediği için o Somali lokantasının kapanması gerekiyor!
Esertepe’de, Keçiören’de, Uyanış’ta, Altındağ’da “zenci” lokantalarına ne kadar tahammül edileceği de meçhul.
Irkçılar “Arap defol!” dediğine göre, Suriye lokantalar da diken üstünde.
***
Irkçı propaganda yükseldikçe resmi makamların göçmenler / mülteciler-muhacirler üzerindeki baskıları artıyor.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ensarlık vurgusuna devam etse de durum bu maalesef.
Irkçılıkla mücadele için bulunan formül, ‘mümkün mertebe ırkçıların dümen suyunda giderek onların hararetini mümkün mertebe düşürmek’ten mi ibaret?
Büyük acizlik.
Suriyeliler, Iraklılar, Afganlar, Somalililer memlekete renk katıyor, canlılık katıyor, kültürel zenginlik katıyor, ekonomiye de katkıda bulunuyor, ayrıca nüfusumuzun hızla yaşlanması sorununa çare potansiyeli teşkil ediyor ama devlet bunları halka doğru dürüst anlatarak ırkçıları etkisizleştirmek yerine onlara bazı tavizler vererek ırkçılığın tayin edici bir güce dönüşmesine çanak tutuyor, dikkat!