Dünyanın gözü önünde ve Avrupa'nın göbeğinde sistematik bir soykırıma tâbî tutulan yüzbinlerce Bosnalı Müslüman 1992-1995 yılları arasında katledildi. Aliya İzzetbegoviç ile başlayan bağımsızlık mücadelesinde çok bedeller ödense de Bosnalı Müslümanlar Dayton antlaşmasıyla arzu ettikleri birçok haklarına kavuştular.
Bosna Hersek’te verilen bağımsızlık mücadelesi ve günümüzde devam eden siyasi mücadele hakkında İLKHA muhabirine konuşan Bosnalı komutan ve savaş gazisi Harun Hodzic, Bosna’da verilen mücadele, elde edilen haklar, Müslümanların güncel durumları hakkında önemli değerlendirmelerde bulundu.
Aliya İzzetbegoviç önderliğinde Bosna Hersek’te öncelikle hayatta kalma mücadelesi verdiklerini belirten Hodzic, düşmanları olan Sırp ve Hırvatlar ile birlikte uluslararası güçlerin kendilerini yeryüzünden silmek istediklerini ancak hayatta kalma mücadelesinde başarılı olduklarını ve Dayton Antlaşmasıyla yeni bir Bosna kurma imkânı elde ettiklerini söyledi.
"Savaş hatıralarımı ‘Temiz Bosna Toprağına Secde’ adında yazdığım bir kitapta anlattım"
1993 yılının ağustos ayında savaşın devam ettiği süreçte yaşadığı bir hatırasını anlatan Hodzic, "Başkent Saraybosna’da bulunan İgman Dağı'nda Sırplarla mücadele ediyorduk. Şu anda Lahey’de tutuklu bulunan Sırp ordu komutanı Ratko Mladiç, 1993 yılında İgman Dağı'nda bizzat bir operasyon gerçekleştirdi. Hedefleri İgman Dağı'nı alarak Saraybosna’ya girmekti. O günlerde İsviçre’nin Cenevre şehrinde siyasi müzakereler yürütülüyordu. Bu operasyonu durdurmak Bosna’yı kurtaracaktı. Bosna için hayati önem taşıyordu. Bir ay boyunca göğüs göğüse savaştık. Bugün İgman Dağı'nda 10 Temmuz’da oluşan iki şehitlik var. İgman Dağı'nda mücadele esnasında 100’e yakın şehit verdik. Ancak Sırp ordusunda ölenlerin sayısı kat be kat fazlaydı. Savaş döneminde 5 gün boyunca çizmelerimi çıkarmadım. İgman Dağı'nda konakladığımız yerde çizmelerimi çıkarmaya çalıştığımda kan dolu olduğunu gördüm. Ayaklarım hep kesilmişti, çizmeyi çıkaramadım. Savaş hatıralarımı ‘Temiz Bosna Toprağına Secde’ adında yazdığım bir kitapta anlattım." diye konuştu.
"Boşnakların yaşadığı etnisitede hak ve adalet var"
İgman Dağı'nda yapılan operasyonun birkaç hafta uzattıklarını ve bunun Bosna’nın devlet olarak kurulmasını beraberinde getirdiğini hatırlatan Hodzic, "Bugün Bosna Hersek iki siyasi etnisiteden oluşuyor. Sırp, Boşnak ve Hırvatların yaşadığı etnisiteler. Boşnakların yaşadığı etnisitede hak ve adalet var. Müslümanlar dinlerini, özgürce yaşıyorlar. Camilere herkes girip çıkabiliyor. Bu aslında Aliya İzzetbegoviç’ in getirdiği en önemli değerdir." dedi.
Bosna Hersek’te barışın uzun sürmesinin kendileri için önemli olduğuna vurgu yapan Hodzic, Bosna’nın daha bütünleşmiş bir devlet olmasının önümüzdeki süreçte ortaya çıkacak şartlara bağlı olduğunu söyledi.
"Dedemin kardeşi Çanakkale’de şehit oldu"
Bosna’nın bağımsızlık mücadelesi ve Çanakkale Zaferi’nin birbirine benzediğini belirten Hodzic, şöyle konuştu: "Önemli olan dünyadaki dostlarımızı korumak ve onlarla sıkı bir diyalog içerisinde olmaktır. Özellikle Türkiye gibi savaş boyunca bize dost olanlarla ilişkilerimizi geliştirmeliyiz. Türkiye’nin şu anki halinden çok memnunuz. Çünkü hem devlet hem de halk içerisinden bize dost olanlar var. Boşnakların gözü Türkiye’de. Son dönemde Türkiye’den önemli sayıda turist ülkemize geliyor. Kültürümüz, duygularımız aynı. Türkiye’den bize misafir olarak gelen kardeşlerimize hep Çanakkale ile Bosna mücadelesinin benzerliğini anlatıyorum. Dedemin kardeşi Çanakkale’de şehit oldu. İki yere gittiğimde şarj oluyorum. Birincisi Çanakkale, ikincisi de Sarayevo’daki Kovaçi Şehitliği."
"Bosna’nın geleceğinden çok eminiz, artık yeni Srebrenitsa’lar yaşanmayacak inşallah"
Merhum Mehmet Ali Tekin’in cenaze merasimi için Türkiye’ye geldiğini söyleyen Hodzic, "Mehmet Ali tekin ağabeyimiz Bosna savaşında Türkiye’den gelip de şehit olanlar hakkında bir kitap yazmıştı. Türkiye’nin de Bosna’da bir emaneti var. Bosna’nın geleceğinden çok eminiz. Artık yeni Srebrenitsa’lar yaşanmayacak inşallah. Bu süreçte bunun için çalışıyoruz." dedi.
"Bosna’nın geleceği, Boşnaklara, Müslümanlara bağlıdır"
Aliya İzzetbegoviç’ in verdiği mücadelenin bugün başarıya ulaştığını vurgulayan Hodzic, "Boşnakların hem siyasi hem de diğer alanlarda birlik olması gerekir. Buna ihtiyacımız var. Siyasi olarak problemlerimiz var. Sağcı solcu olan Boşnaklar var. Şu anda en büyük problem bence budur. Bosna’nın geleceği Boşnaklara, Müslümanlara bağlıdır." dedi.
"Dini anlamda sorunumuz yok! Siyasi olarak daha çok çalışmalıyız"
Bosna Hersek’te devam eden İslami çalışmalar hakkında da konuşan Hodzic, şu ifadeleri kullandı: "Biraz önce söylediğim gibi Bosna’da din hürriyetini yaşıyoruz. Savaştan önce Saraybosna’da Boşnakça ders veren sadece bir medresemiz vardı. Şu anda 12 medresemiz var. 4-5 İslami eğitim veren fakültemiz var. 3 fakültede doktora programları var. Bu anlamda savaş sonrasında çok büyük bir mesafe kat ettik. Dini hayat konusunda inşallah bir problemimiz olmayacak. Siyasi ve ekonomik anlamda daha çok çalışmalıyız. Milli şuur noktasında da özellikle gençlerimize yönelik daha çok çalışmamız gerekiyor."
