Tarih: 09.03.2018 15:51

Boşa Geçirecek Zamanımız Yok

Facebook Twitter Linked-in

Yol uzun hayat kısa.

Geçip giden zaman, bir daha geri gelmemek üzere tükenendir. Geleceğe yürüyoruz, adımlarımız ileriye. Atılmış olan adımlar geride kalmış. Atılacak adımlarımız var. Farkında olunmadan hayat hızlı bir akışta.

Ne için varız, sorumluluklarımız nelerdir, yükümlendiklerimizin anlamı ne? Sorularla kendimizi sınıyoruz, sınamak zorundayız. Yaratılmış olmanın anlamını kavramak için de olsa kendimizi sorgulamalıyız? Bir mesleği, işi elde etmek üzere çok çabalıyoruz, hazırlık yapıyoruz. Başarı ya da başarısızlık sağlıklı, sahih ve doğru çalışmalarla ilgili. Sonuçlar çabalar sonucu belli olur. Başarılı olmak için başkasının çaba göstermesine yaslanmak boş vermişliktir. Sorumluluktan ve görevden kaçmadır.

Bir yol üzereyiz, yolcuyuz, yol arkadaşlarımız ve yakınlarımız var. Yürüdükçe çoğalırız, birlikteliğimiz arttıkça güçleniriz. Sahih ve hakiki yolculuklarda birliktelikler sevgi ve aşk doludur. Çekişmelerden, zamanı boşa geçirmekten, dedikodudan, boş laf etmekten kaçınınca zamanımız çoğalır, artar da. Yeter ki anı ve hayat yolculuğunu hakkıyla değerlendirelim.

Sahih yola ve yolculuğa, sahih önderlere sadakat sahibiyiz. Geleneğimiz böyle. Peygamberlerin açtığı yol ve istikamet üzereyiz. Onlara bağlı sahihlerin izindeyiz. Şiir yüklü bir birikimimiz var. Güzelliklerle, ruha ve kalbe hitap eden bir dil. Sevgi ve aşkın en iyi ifade edildiği bir dil ve yaklaşım. Güzel bir söz, iyi bir davranış, öldürücü oklardan çok daha yararlıdır. Biri kazandırır, diriltir, hayata kazandırır, diğeri öldürür, tüketir.

Ortam çok kirli. Bu kirlere bulaşmadan güzellikler ve iyilikler ortamında var olmaya bakmak en iyisi. Kirli ve bulanık ortamlar karanlık, kara ve yapışkan ziftlerini insana bulaştırır, onlardan kurtulmak zorlaşır. İlerleyen zaman içinde bu hâl kanıksanır. Bir huy ve kara çalma bir ahlâka dönüşür. Yani ahlâksızlığa.

Ahlâksızlığın ahlâkıdır bu.

Bunlara ayak uydurmak zor. Laf yetiştirmeye değmez. Zamanı boşa tüketmenin anlamı yok. Onların üslubuyla karışlık vermek küçülmedir, düzeysizliktir. Zamanı boşa tüketecek kadar müsrif olamayız. Zaman çok kıymetlidir. Her an ve durumun hesabını vermekle yükümlüyüz.

İftira, kara çalma, yalan, bağnazlık çıkarın kirli yüzü. Bunu yapanlar konumlarını koruma, sağlama alma çabasındadırlar. Onların ruhları ve kalpleri kirli. Kara çalmaktan asla çekinmezler. Kul hakkı nedir bilmezler. Gözleri ve kalplerini karanlıklar bürümüş. Biz; güzel ahlâkı tamamlayan daha da güzelleştiren bir peygamberin ümmetiyiz. Güzel ahlâk ile var olma erdemine erme çabasındayız. İyilik ve güzelliklerin peşinde oluruz.

Hayatı çirkinleştirenlere uymayız. Yolumuza, işimize bakarız.

Koşumuz ileriye. Atılacak her iyilik ve güzellik tohumları mutlaka karşılık verir. Hiç bir emek boşa gitmez. Kara ve karanlık yüzlülere bakarak yüzümüz karartmanın ne yeri ne de zamanıdır. Küfürbazlığı kendine meslek ve iş edinenler ancak çamur sıçratırlar. Onlar hiç bir zaman bir inciye zarar vermezler. Ancak kendi karakterlerini ortaya koyarlar. Müslüman´ız, her adımımızdan ağızdan çıkan, yazıya dönüşen her sözden sorumluyuz. Oktan çıkan yay gitti mi bir daha geri dönmez. Kayıt melekleri her an ve durumu kayda geçerler.

Yolumuz uzun, ömrümüz kısa. Ne kadar iyilik ve güzellik tohumlarını saçarsak o kadar hayırda bulunuruz. Ne kadar sevgi dolu olur, nefretten uzak durursak o kadar çok gönül kazanırız.

Biz işimizi hakkıyla yerine getirmeye ve işimize bakarız.

Dilimiz, kalbimiz, gönlümüz ve bakışımız iyi ve güzelse biz de iyi ve güzeliz.




Orjinal Habere Git
— HABER SONU —