Bizim solun bir hikâyesi?
?Burjuvan ın çocuğu okula, halkın çocuğu ise savaşa!?
?Güney illerinde bir çocuk
Elleriyle bildiri dağıtırdı,
Çarşıda, pazarda.
Bozuk düzene karşı çıkardı,
Güney illerinde bir çocuk?
Güney illerinde bir çocuk
Ellerini yumruk yapıp
Göğe savururdu.
Şehrin meydanında.
Kara ?faşist´ düzene karşı haykırırdı,
Güney illerinde bir çocuk?
Güney illerinde bir çocuk
Boykot ederdi okulu
Daim, kravatı cebinde
Demirden kapıyı tutar
Kimlik sorar
Ve bilince çağırırdı
Sağcı ve solcu ?burjuva aile çocuklarını?
Üniversite sınavlarına hazırlanamamıştı
Güney illerindeki çocuk,
Ne dershane bilirdi, ne test kitapçıkları vardı onun?
Burjuvaçocuğu ise, ?Büyük Dershane´ye gider,
Kordonboyu´nda denizin serin sularına nazar eder
Karşıyaka´da gezer eğlenirdi,
Ya da ?başkent´te ?dershaneye gider gibi yapardı,
Burjuva çocuğu olduğu için,
Her şeyde hakkı vardı onun ve her şeyi de yapma hakkı
Güney illerinde ?yaşayan halkın çocuğundan farklı olarak?
Güney illerindeki yoksul çocuğa inat
Cadde mağazalarından giyinirleri zengin çocukları
Ve birde yılaşırı tüccar terzilerde onlara takım elbiseler dikilirdi,
Kumaşı Altınyıldız´dan, Yünsa´dan, Bossa´dan olan cinsinden,
Kolalı gömlek, şık bir yelek kolonya ile şekilli saçlar
Ve İpekli giyinenler ise cabası?
Ama adını sorsan devrimci,
Birahane müdavimi, salon sosyalisti, kurultay solcusu?
O ise, her zaman yeşil renkli bir parka giyerdi
bit pazarından alınma spor ayakkabısı ile uyumlu!
Sol cebinde bir kitap olurdu,
Okumak, anlamak ve aydınlatmak için herkesi?
Sağ cebinde ise, Bafra marka cigarası yarım paket
Ve Avusturya malı, fitilli muhtar çakmağı ki
O da nenesinin göbek üstü kuşağında taşıdığı cinsten
Ve mütemmin cüz kabilinden?
Birde özenle seçilmiş yakut misali
Atımlık taşları vardı yanında
Kara düzenin kafasını kırmak, alnını yarmak,
Birde ilerici(!) burjuvanın ofisini taşlamak için
Güney illerindeki çocuğun?
Güney illerindeki çocuk
Hayranıydı Marks´ın, Lenin´in,
Ama düşmandı Troçki´ye ve avanesine
O da Lenin´in gül hatırı için!
Mao´yu ise hiç sevmezdi,
Kültür devrimi yapmıştı o, ama haza köylüydü be brader,
Şehri Çin işi sosyalizm marifetiyle bedeviliğie kurban ettiği için olsa gerek!
Mao´nun ?üç dünya´sı vardı,
Güneyli çocuğun ise bir tek dünyası,
O da onur içre yoksulca yaşanan cinsinden!
Ev ise bakla oda, nohut sofa
Bir avuçluk avlu,
Reyhan kokusu, akasya ağacı
Bir serinlik seki,
Anne, baba ve kardeşler maile?
Güney illerindeki çocuğun
Dostu dost, düşmanı ise düşmandı belki, ama
Güney ilerinde ne fabrika vardı, ne sanayi, ne işçi sınıfı!
Varsa yoksa işe CHP sıralarından başlayıp solu Kemalizm´le
Denkleştiren laik ?burjuva´ çocukları,
Ve birde atasının ?eski´ dinin iz sürücüsü
Modern pagan ağalar, beyler,
Halkın çocukları ise,
?Ver ellerine keleşi, sür savaşa´ kabilinden çaresizlerdi
Güney illerindeki ?yaşayan´ diğer çocuklar gibi?
Güney illerindeki çocuklar büyüdü,
12 Eylül darbesi oldu, herkese karşı.
Kapitalizm evrildi, vahşiliği tamir edildi,
İnsani(!) oldu.
Ama sol, yine eski soldu!
Modernizm çark etti, aydınlanma berhava,
Postmodernizm revaçta,
Küreselleşme aldı başını gitti.
Ama sol, yine eski soldu!
Din bir afyon ve kara bir buluttu, umudu karartmak,
Sınıflı toplumu ayakta tutmak
Ve emeği yok etmek için?
Tutmadı öngörü, devrim Rusya´da oldu, orada öldü!
Çin ise, Mao´yu öldürüp(!) makyaj yaptı
Batı´nın ucuz işgücüne katkı için
Kapitokomünizm´e geçti,
Birde Uygurları ?çalışma kampları´nda uygarlaştırmak için(!)
Ama bizim sol, yine eski soldu!
Gelelim yine bize;
Nice putlar devrildi,
Sular yokuş yukarı akmaya başladıktan sonra
Bir mezhep üzerinden ideoloji üretmek,
Müslüman halka, eski ve köhne bir dini dayatmak,
Ya da dini tamamen acul görüp ondan nefret etmek.
Demek ki sol, yine eski soldu?
Sol, yine eski soldu,
Zira dün olduğu gibi
Herkes gerici sağcı ve yobaz,
Kendileri ise sütten çıkmış ak kaşık,
Zira hiçbir şey değişmemiş.
Demek ki sol, yine eski soldu!
Dünün işbirlikçileri(!) bugün vatanı korurken,
Değerleri ayakta tutarken,
Yine dünün?kahrolsun Amerika´ncısı zevat güney´de işbirlikçisi olmuş
Tom amca´nın, hem de utanmadan ve dahi sıkılmadan!
Demek ki sol, yine eski soldu!
Millet kıraathanesini bilmez, oradan çay nedir içmez,
Nişantaşı´na takılır, ara sıra ?istiklal´de görünür
Olmadı Sen Nehri kıyısında Fransız usulü kahve içmek için
Batılı bankaların kredi kartlarını kullanır hadisiz, limitsiz,
O da burjuva babanın kesesinden,
Zira kendisi henüz bir işe yatkın değildir,
-Reklamcı olanları hariç tabii ki de-
O emekten bahseder,
Ama fabrikada üretim bandında
Bir paket malı alıp istiflememiştir hayatı boyunca!
Onu, yapsa yapsa köyden kente gelip işçi olan bir ?gardaş´
Ya da öteden beri şehrin varoşunda yaşayan ?şehirli bir ?arkadaş´
Demek ki, sol, yine eski sol?
Yeri geldiğinde katıksız bir rejim muhalifidir,
Sağcıya, milliyetçiye, muhafazakâra,
Hem de ?Müslüman´ olana karşı,
O da sosyalizm, komünizm adına!
Yeri geldiğinde ?ve aslında her zaman- ise,
Kendileri için tek örnek gördükleri
Kemalizm nümune-i timsaldir,
Yani güzel örnekti,
Mustafa Kemal ise ?hep´ önderdi;
CHP´si içinde, Deniz Gezmiş´i içinde,
Keza gezmemişi içinde.
Demek ki sol, yine eski soldu?
Gün geldi
Güneydeki çocukların gözleri açıldı,
Dünyayı görüp tanıdılar, dünya bildik eski dünya değilmiş,
Ama sol eski soldu, soluyordu, ama hiç de renk vermemeye çalışıyordu!
Güneydeki ?çocuk´ Kitab´la tanıştı,
Değerlerle barıştı,
Ümmete karıştı,
Ama sol, yine eksi soldu
Ve ?sol´ sola sola kendini yok ediyordu!