Tarih: 28.11.2017 12:06

Bitcoin nereye kadar gidebilir?

Facebook Twitter Linked-in

Aslında yazımın başlığı "Bitcoin´in önlenemez yükselişi" olabilirdi.
Tam 2000´lerin öncesi Latin Amerika ülkelerindeki enflasyon oranı artışını andırıyor. Sabah uyandıklarında bambaşka bir oran öğreniyorlardı Latin Amerikalılar... Şimdi Bitcoin sahipleri güne akşam bıraktıkları seviyenin bayağı üzerinde bir Bitcoin değeri ile uyanıyorlar.
Bitcoin sahipleri sevinirken, bir gün önce Bitcoin almayı aklından geçirenler ise hayıflanıyorlar almadıkları için. Peki, bu durum nereye kadar gidecek? Ne kadar rasyonel bu çıkış?
Yanıtlardan önce Bitcoin değerinin izlediği çılgın trende kısaca değinelim...
Gerçek adı bilinmeyen Satoshi Nakamoto rumuzlu bir kişinin icadı Bitcoin...
2009 yılında keşfetmiş bu kripto parayı.
Öncelikle bir protokol yayınlamış. Protokolün temeli veri paylaşım ağına dayanıyor.
Dolayısıyla Bitcoin´nin kontrolü sadece bu ağ üzerinden yapılabiliyor.
Diğer bir deyişle normal para birimlerinde olduğu gibi bir merkez bankasının basımı ya da piyasadaki likidite miktarını ayarlaması gibi bir müdahale Bitcoin için geçerli olmuyor. Bir özelliği de herhangi bir kıymetli maden içermemesi...

BİLİMSEL ZEMİNİ YOK!

Bretton woods öncesi dönem olsa Bitcoin´nin bu özelliklerini eleştirebilirdik.
Değerinin dayanağı olmadığını savunabilirdik.
Ancak geldiğimiz nokta itibarıyla hiç bir para biriminin değerini dayandırabileceğimiz bir bilimsel zemin söz konusu değil. Merkez Bankalarının bastıkları paraların ya da piyasadaki emisyon miktarlarının tamamının bir karşılığı yok.
Yani merkez bankasının rezervindeki altın ya da dolar karşılığı olan kağıt ve metal para eşitliği söz konusu değil.
Bu yüzden nasıl dolar ve euronun bugünkü değerlerini tam olarak açıklayamıyorsak Bitcoin´in değer artışını da bilimsel olarak savunamıyoruz. İşte bu konuda Bitcoin sahipleri rahat olabilir.
Ancak fark şurada; Bitcoin´nin değer artış ya da düşüş oranı makul sınırların çok ötesine geçiyor. Örneğin 2017´ye 952 dolar seviyesinde başlamış ve sadece 4 günde 1035 dolara ulaşmış. Yine 4 gün içinde 818 dolara gerilemiş. Şubat başı toparlayıp 1052 dolara yeniden gelmiş. Mart ayı 930-1000 dolar bandında geçmiş. Nisan ayında 1100 dolardan güçlü bir momentum kazanarak mayıs ortalarında 2730 dolara kadar tırmanmış.
Orana bakar mısınız; yüzde 140...
Sonra Mayıs sonunda bir kez daha 2000´ler civarına gerilemiş. Bu sefer yüzde 27 düşüş yaşamış Bitcoin... Uzatmayayım;
Temmuz ayına kadar yatay gelen Bitcoin Ağustos itibarıyla bir ivme kazanmış, önce Eylülde 4900, Ekimde 5700, Kasımda ortası 7200 ve şimdi de 10 bin sınırına dayandı. Şu eklemeyi de yapalım yaptığı bu rallilerin arasında birkaç kez yüzde 30´lara gelen geri çekilmeler de yaşanmış.

AVANTAJLARI FAZLA

Tamam, Bitcoin yüz binlerce merkezde alışveriş için kullanılabiliyor. Basit hesap açılarak satın alınabiliyor. Adet olarak belli... Block Chain adı verilen bir veri merkezinde, yapılan tüm işlemler kayıt altında tutuluyor. Yani güvenli ve transferi kolay... Diğer kâğıt paralar gibi istenildiği kadar basılmayacak. Bölünebiliyor...
Buraya kadar güzel... Ama bugüne kadar böylesine oynak, kısa sürede aşırı çıkıp inebilen başka bir varlık örneğine rastlamadık. Geçenlerde değerli cerrah arkadaşım Prof. Ekmel Tezel ile Bitcoin´i konuşuyoruz. Ekonomi konusunda entelektüel birikimi oldukça fazla... İşin içinden çıkamadık. Ve biz konuşurken bile birkaç saat içinde 10´larca dolar yükseldi. Benden başlıktaki sorunun yanıtını bekliyorsunuz, biliyorum. Lakin soruya yanıt verebileceğimiz bir bilimsel dayanağımız yok. Bir hisse senedinin ya da altının çıkabileceği makul seviyeyi tahmin edebiliriz. Çünkü talebin hacmini kestirebiliriz. Ne yazık ki Bitcoin için tam havada duran ve soyut bir talep söz konusu...
Kitle psikolojisi sürdükçe Bitcoin de gidecek gibi görünüyor. Yine de ben uyarımı yapayım; Bitcoin alım satımı tam bir kumardır.

 

Kaynak: Yeni Asır




Orjinal Habere Git
— HABER SONU —