İran Seyahatnamesi, 10. Yüzyıl´da Kafkasya´dan Fars Körfezi´ne Yolculuk başlığıyla Kronik Yayıncılık tarafından yeni bir çeviri ile okura sunulan bu eser, seyahatnamelerin tarihsel, kültürel, etnosantrik araştırmalar arasında önemli bir yere sahip olduğunun göstergesi niteliğindedir.
Seyahatnameler, gezilip görülen yerlerin tarihsel, coğrafi, kültürel, ekonomik, sosyal ve siyasal gibi birçok özelliğine vurgu yapılarak ortaya konulmaktadır. Yazarın, seyyahın dikkati neyin üzerine ise ortaya koyacağı seyahatname de bu dikkat üzerine yoğunlaşmaktadır.
İlgi ve dikkat ile şekillenen seyahatnameler, yazanın özellikleri dolayısıyla da farklı dil ve anlatım teknikleri ile yazılabilir. İran Seyahatnanemesini diğer seyahatnamelerden ayıran en önemli farklardan biri de belki de yazanın şiir ile hemhal olması, dilin olanaklarını çok iyi bilmesi ve neyi nasıl anlatması gerektiğini bilen birisi tarafından yazılmış olmasıdır.
Masal Tadında Bir Seyahatname
Seyahatname denildiğinde, ismini bu gün dünyaya duyurmuş bir isme bu topraklar şahitlik eder: Evliya Çelebi. Çelebi´nin rüyasıyla rüyalanan seyyahlar, gezip gördükleri yerleri maslahata gerek duymadan diledikleri biçimde aktarırlar. Ortaya koydukları eserler stratejik açıdan önemli ve değerli bilgiler içermektedir.
Ebu Dülef´a ait İran Seyahatnamesi, Serdar Gündoğdu tarafından çevrilerek dilimize aktarılmıştır. 144 sayfalık bu eser 10.Yüzyıl İran´ının çeşitli şekillerde ayrıntılı bir topoğrafyasını ortaya koymaktadır.
İran Seyahatnamesi, yazıldığı döneme dair kesitler sunarak bir tarihi vesika hükmündedir. Her seyahatnamede olduğu gibi biraz abartıya yer veren eser, gerçeküstü, mitoslarla bezenmiş bir biçimde ortaya konulmuştur.
İran Seyahatnamesi, İran, Afganistan, Azerbaycan, Ermenistan ve Türkiye sınırları dahilinde yapılan seyahatler neticesinde bu coğrafyalarda elde edilen efsanelerden şifalı bitkilere, çıkarılan madenlerden kültürel kodlara değin geniş bilgilerin verildiği bir çalışmadır.
Ebu Dülef
İran Seyahatnamesi
Çev. Serdar Gündoğdu
Kronik Kitap
144 Sayfa