08.10.2018 Pazartesi
Amerikan halkı cinsel taciz tartışmalarının içine öyle bir daldı ki, hayatta sanki herşey bundan ibaretmiş gibi başka hiçbir şeyi göremez hale de geldi.
´Me too hareketi´ siyaseten doğrucu liberal hareketi de yanına alıp siyasi kavgasının boyutlarını büyüttü.
Şimdi Amerikan Anayasa Mahkemesi´nde çok önemli ve radikal bir değişim oluyor.
BİR DÜZEN ÇÖKÜYOR
Bu mahkemenin üyeleri ´Başkan´dan bile önemlidirler.
Ömür boyu bir atamadır bu görev. Başkanlar onları görevden alamazlar.
9 üyeli bu mahkemenin dengeleri aşırı sağa veya sola kayarsa toplumun bütün dengeleri yerinden oynar, sosyal depremler olur.
Şimdi yeni üye de onaylandığından dengeler aşırı sağa kayıyor yani Trump´ın istediği oluyor.
Liberal eski düzen çökmek üzere, işçi hakları, kadın hakları, kürtaj hakkı hepsi tehlikede. Amerika´nın faşistleşeceğini düşünenler, bundan korkanlar bile var.
Amerikan halkı yaklaşmakta olan tehlikeyi yine göremiyor çünkü ´me too hareket´i beyinleri teslim almış durumda.
Bu defa istemedikleri hakimin seçilmesini engeleyemediler ama asıl tartışılması gereken konuları da, toplumu sadece tek bir konuya, cinsel taciz iddialarına yoğunlaştırdıklarından, tartıştırmadılar.
Halbuki yeni Anayasa Mahkemesi üyesi olarak atanan hakim Kavanaugh hakkında bilinmesi gereken başka gerçekler de var.
TERÖRLE MÜCADELENİN YASAL BOŞLUĞU
Kavanaugh, Başkan Clinton döneminde onun hakkındaki iddialari araştıran özel savcı Kenneth Starr´ın yanında çalışıyordu.
Clinton´un görevden alınması (impeachment) yasal sürecinin hazırlanmasında ön plandaydı.
Bundan daha da önemlisi Başkan George Bush´un hukuk danışmanı olarak da görev yapmıştı.
Bush´un, terörle mücadele sürecindeki yargısız infaz olarak nitelendirilebilecek, illegal sorıştuma yöntemlerine yasal boşluk yaratarak izin verdiren de bu Kavanaugh´dur.
Hatırlayın şimdiki CIA Başkanı Gina Haspel, o dönemde bu yöntemleri uygulayan sistemden soumluydu. Bu yüzden Başkanlığa atanması bile tehlikeye düşer gibi olmuştu bir ara ama sonra engeller aşıldı ve görevine atandı.
ASIL TEHLİKE BURADA
Amerika´nın bir bölümü, hakkındaki cinsel tacz iddiaları nedenyle, yeni hakime karşı çıkıyorlar ama asıl karşı çıkılması gereken konu onun zamanında işkenceyi mümkün kılan bir uygulama için yasal boşluk yaratmış bir hukukçu olmasıydı. Ne yazık ki işin bu boyutu hiç tartışılmadı Amerika´da.
Zaten aşırı sağa karşı mücadelelerini kaybetmek üzere olan liberal kesim bu konuda da yaklaşan büyük tehlikeyi görmekten ne yazık ki aciz kaldı.
Trump ikinci defa seçilemese bile Anayasa Mahkemesi üzerinden toplumu kalıcı bir şekilde aşırı sağa çekiyor.
Hatta bazılarına göre faşistleşiriyor bile.