17 Ağustos 1999 tarihinde yaşanan Adapazarı ve Gölcük Depremleri sonrasında yaklaşık yirmi bin vatandaşımız hayatını kaybetti.
Deprem sonucu oluşan ortamda ülkemizin ekonomik durumu gereği belli bir yaşın üzerindeki insanlara ‘’Bedelli Askerlik’’ şansı verilerek askere alım işlemi gerçekleştirildi. Bu dönemde çıkan ‘’Bedelli Askerlik ‘’ hakkından yararlanan yaklaşık 72290 kişinin faydalandığı bedelli askerlik şanslılarından biri olarak Samsun'da bulunan ‘’Sıhhıye’’ birliğinde 30 günlük bedelli askerliğimi ifa ettim.
Sadece Samsun Sıhhıye Birliğinde 4 dönem halinde 1500 er kişi bedelli askerlik yapmaktaydı. Bir yıl içerisinde toplamda 6000 kişi bedelli asker olarak eğitime tabi tutuldu. Bu rakam sadece Samsun sıhhıye birliğindeki rakam.
O günlerin birinde eğitim dönüşü bölük komutanına çıkarak ‘’Bu gün burada eğitim gören ‘’Bedelli Askerlik’’ yapanların tamamına yakını üniversite mezunu; Bizler deprem sonrası ortaya çıkan zorunluluk sonucu bedelli olarak askerliğimizi burada yapıyoruz. Burası aynı zamanda sıhhıye birliği , temel askerlik eğitimi ile birlikte bizlere ilk yardım ve depremde hayat kurtarma eğitimlerini verseniz daha iyi olmaz mı’’ diye sorduğumda bölük komutanı ‘’Bizlere verilen emir sadece bu, seni de ilgilendirmez git işine bak’’ diyerek beni yanından uzaklaştırdı.
2011 yılının Ekim ayında Van Depremini ve birkaç gün öncede Elazığ Depremini yaşayan ülkemizde acil durumlarda ‘’Arama kurtarma ve ilk yardım konusunda deneyimli insanların’’ ne kadar önemli ve değerli olduğunu görmüş olduk. Hızlı müdahale ve işi bilmenin faydalarını, kurtarılan her insanda heyecanla bekledik ve gördük. Ülkemizin tüm şehirlerinde depremin olduğu geceyi uykusuz geçiren insanlarımızın şefkat ve heyecanı ayrı bir değer olarak gönüllerimize yerleşti.
Yaklaşık bir yıldan bu yana ‘’Bedelli Askerlik’’ daha da kolaylaştırıldı ve anladığım kadarı ile sürekli hale getirildi.
Bu günden sonra ‘’Bedelli Askerlik’’ yapacak olan gençlerimize temel askerlik eğitimi ile birlikte ‘’Acil Kurtarma, İlk Yardım ile birlikte özellikle bu günlerde Çin’de meydana gelmiş olan CORONA VİRÜSÜ gibi salgın hastalıklarda nasıl davranılacağına dair eğitimlerin verilmesi, ve daha da ileri giderek ülkemizde ve dünyanın bir çok ülkesinde meydana gelen ‘’Orman Yangınları’’ da göz önüne alınarak ,orman yangınlarına karşı nasıl tedbir alınacağı konusunda da eğitim verilse öncelikle ülkemiz insanları için, belki de dünyanın başka ülkeleri için de faydalı olacağı düşünüldüğünde anlamlı değil mi?
Bedelli Askerlik yapan insanlarımızın ülkemizin her şehrinde olduğunu düşünür isek; Acil olaylara karşı , hazır ve eğitimini almış insanlarımızın artması yarın umulmadık zamanlarda meydana gelecek felaketlerde daha hızlı müdahale ve etkin sonuçlar almamızı sağlayacaktır.
Yetkililerin ve ülkemiz insanının bu konularda iyi yönde duygusal olmasından dolayı, bilinçli ve eğitimli insanlarımızın artması toplumumuza faydalı olacaktır vesselam.
HerTarafHaberSitesi