Tarih: 18.04.2025 13:40

Barışın hamalı Sırrı Abi

Facebook Twitter Linked-in

Seni nasıl yazmalı bilmiyorum, nasıl anlatmalı seni…

Nasıl göz göre göre kendini heba ettiğini kime söylemeli.

Sırrı Abi bizim Aboş'tur, desem; kime ne anlatacağım.

Hemşehrin, arkadaşın, dostun Kahtalı Mıçe'nin ardından yazmıştın ya "Her insan, kendine ait bir dünya yaratır; Mustafa kendine ait bir dünya yarattı, burada yaşadı..."  Ama sen yaşayamadın; 85 milyonun yüküne hamallık ettin.

Hastalığın bile göçebeydi, kah Ankara'da kâh İstanbul'da tedavi ettirmeye çalıştın.

Hayat çok yordu seni, bizler çok yorduk, ülke çok yordu. 

Şimdi yoğun bakım odasında da yalnız bıraktık seni.

Ama diyoruz Adıyaman'ın suyundan içmiş, Berber Ali'nin torunudur.

İşkencelerden geçmiş, pes etmemiş, etmez diyoruz.

Hadi utandırma bizi.

Senin sana ait dünyan olmadı, sürekli koştun yoruldun,  koştun hasta oldun, koştun kimse "dinlen" demedi.

"Barış gelirse dinlenirim" dedin. Şimdi kıyısındayız ama sen olmayınca eksik kalırız diye korkuyoruz. Bırakma bizi

Hayatın hep çileli oldu.

Adıyaman vilayet olduktan 8 yıl sonra (1962) doğdun, 8 yaşında baban Ziya Amca'yı kaybettiğinde hayatın acımasızlığıyla tanıştın

Adıyaman dışında vefat etmişti diye hatırlıyorum babanı, cenazesi çok kalabalıktı.
 

Sırrı Süreyya Önder (4)

 

Şanslıydın ve şanssızdın.

"Önderler" dendiğinde "Adıyaman'ın komünistleri" derlerdi size.

Ziya Amca 1960'lı yıllarda Türkiye İşçi Partisi'nin Adıyaman'daki kurucusuydu ve il başkanlığını yapmıştı, haksız da değillerdi.

Ama ne senin komünistliğin ne sosyalistliğin ne solculuğun tarif edilemiyordu. Yaşantın buna izin vermiyordu. Herkesin ezberini bozuyordun

Berberlik aile mesleğinizdi. Size miras kalmıştı.

Dede Berber Ali Amca kalender bir insandı. Tanımayan yoktu.

Çünkü derdine dermen arayanlar onun kapısını çalardı.

İyi bir şifacıydı. Otlarla, kremlerle millete şifa dağıtırdı. Sen Cezaevindeyken vefat etti. Şimdi yaşasaydı torununun derdine de derman olurdu

Amcaların Bekir ve Nuri Önder kardeşler iyi öğretmenlerdi.

Ailen tam Adıyaman kültürüydü.

Dayın Said-i Nursi'nin talebesiydi

Çok kültürlülük aileden sana mirastı.

Sen Türkmen'din ve Adıyaman'da Kürtlerin arasında büyümüştün.

Herkesin seni Kürt zannetmesi bu yüzdendi ama sen hem Türk hem Kürt olmayı becermiş bir çilekeştin.

Baban Ziya Amca vefat ettiğinde annen ve 4 kardeşinle birlikte dedenin evine sığındın.

Deden de solcu bir adamdı ama İşçi Partili değildi, CHP'liydi. Sizin aile fikir cümbüşüydü
 

Sırrı Süreyya Önder (5)

 

Ellerinden öptüğüm Zeliha anne, Ziya amcadan sonra  evlenmedi. Ziya Amca'dan sonra saçını sizin için süpürge etti, seni ve kardeşlerini büyüttü.

Annen diyordu ya "Para ile tapu bizi sevmiyor" diye; haklıydı.

"Bir ev alayım" dedin annene, evi aldın o da Adıyaman depreminde yıkıldı.

Çok şükür ki anne İstanbul'da yanındaydı ve ona bir şey olmadı.

Sen şimdi o yoğun bakımda yalnızsın ya annenin yüreğindeki depremleri bir bilsen, çok çabuk ayağa kalkarsın


Şanslıydın.

Önderler Adıyaman'da her ne kadar solcu olarak bilinse de o kadar da birbirlerine bağlı olarak bilinirler.

Önce akrabanın yanında fotoğrafçılık yaptın.

Baktın ki fotoğrafçılıktan aldığın ücret sizi geçindirmiyor.

Sıtma Savaş ve Eradikasyon Teşkilatı'na mevsimlik işçi olarak işe başladın.

O işi siyaseten kaybedince bir lastikçi dükkânı açtın.

Liseyi bitirene kadar hem lastik tamirciliği hem de amatör olarak fotoğraf çektin.

Kahtalı Mıçe için düğün fotoğrafçısı bile  oldun.

 

Devamı >>>




Orjinal Habere Git
— HABER SONU —