Bangladeş Cemaat-i İslami’den bir yetkili, Bangladeş’te Müslümanlara uygulanan zulümleri ve ülkede yaşanan son durumu Millî Gazete’ye anlattı.
Asya kıtasının en yoğun Müslüman nüfusa sahip ülkelerinden Bangladeş’te, Hindistan’a yakınlığı ile bilinen Şeyh Hasina Vecid hükümeti, ülkedeki Müslüman topluma yönelik baskı ve şiddetini her geçen gün artırıyor. İlki 2013 yılında gerçekleşen ve son 6 yılda 5 İslam âliminin idam edilmesiyle sonuçlanan hukuk katliamında şimdi de Cemaat-i İslami eski Genel Sekreteri Ezherül İslam hedefte. Ezherül İslam, geçtiğimiz günlerde Bangladeş’in hukuksuz mahkemelerinde asılsız suçlamalarla idama mahkûm edildi. Cemaat-i İslami’ye yönelik baskıların arkasında, Asya kıtasında Müslümanların gelişmesini istemeyen Hindistan’ın olduğu biliniyor. Bangladeş halkının geleceği için İslami bir umut kaynağı olan Cemaat-i İslami ise bütün bu zorluklardan kendini daha da güçlendirerek çıkıyor ve onurlu mücadelesine devam ediyor. Güvenlik sebebiyle ismini gizli tuttuğumuz Bangladeş Cemaat-i İslami yetkilisi, Millî Gazete’den Abdussamet Karataş’ın sorularını yanıtladı.
Ülkeniz Bangladeş’te, Cemaat-i İslami liderlerinden Ezherül İslam hakkında idam kararı çıkarıldı. Bu kararı nasıl değerlendiriyorsunuz?
Bu karar tamamen siyasi bir karardır, aslında Bangladeş’in en güçlü, en teşkilatlı ve en vizyon sahibi hareketi olan Cemaat-i İslami’yi yok etme amaçlı bir karardır. Çok iyi bilinmektedir ki, Bangladeş’teki katliamlar Hindistan’ın teşviki ile Bangladeş hükümeti eliyle Cemaat-i İslami’yi yok etmek için yapılmaktadır.
Ezherül İslam, Cemaat-i İslami’de nasıl bir konuma sahip?
Hakkında idam kararı verilen Ezherül İslam, Cemaat-i İslami’nin eski genel sekreteridir ve Cemaat-i İslami’de hayatta kalan en güçlü liderlerden biridir.
Cemaat-i İslami’ye yöneltilen suçlamalar neler, bu iftiraların arkasında hangi nedenler yatıyor?
Aslında bildiğiniz gibi Cemaat-i İslami’ye yöneltilen tek bir suçlama var, o da 1971’de yaşanan Pakistan iç savaşında, Cemaat-i İslami hareketinin Pakistan devletinin bütünlüğünü savunmasıdır. Cemaat-i İslami, Hindistan emperyalizminin bölgeye yayılmaması için Pakistan Müslümanlarının iki farklı devlete bölünmemesi gerektiğini savundu. Bu suçlamalar aslında Bangladeş’te şuurlu ve güçlü Müslüman bir topluluk olmasın diye ve Bangladeş’i tamamen Hindistan’ın kontrolüne almak için üretilen iftiralardır.
İdam edilen Cemaat-i İslami liderleri, aynı zamanda Bangladeş’in en eğitimli, en kültürlü, en bilge insanlarıydı. Bu idamlar Bangladeş halkına ve toplumuna neler kaybettirdi?
Zalimler sadece liderlerimizi katletmekle kalmadı, tek bir cümle ile söylersek Bangladeş’in geleceğini katlettiler. İdam edilen şehit liderlerimiz Cemaat-i İslami için de, bütün Bangladeş için de birer umut kaynağıydılar. Allah onlara rahmet etsin. Onları hasretle ve rahmetle anıyoruz.
Bangladeş halkı bu zulümlere nasıl bakıyor? Halkta, hükümete karşı yeteri kadar tepki var mı?
Bangladeş halkı, bu idamlara tamamen hukuksuzluk olarak bakıyor ve baskıların Hindistan’dan geldiğinin farkında. Halk bu haksızlığa karşı çok tepkili, Cemaat-i İslami’yi savunmak için sokaklara inen insanlar var ve bu hükümet karşıtı protestolarda çok kişi şehit oldu. Ama zalimler şunu bilmelidir ki, bu idamlar, bu zulümler Cemaat-i İslami’yi daha da güçlendirdi ve Bangladeş halkı en küçük bir fırsat bulduğunda Cemaat-i İslami’yi iktidara taşıyacak.