MHP lideri Devlet Bahçeli’nin 25 Haziran’da TBMM Grup toplantısına geç gelmesi, konuşmasını ilk defa ayakta değil, oturarak yapması, sonrasında fenalaşarak kuliste dinlenmek zorunda kalması siyaseti kısa bir süre de olsa dalgalandırdı. Tansiyon dendi, sıcak hava dendi; doğru olabilir hem hava çok sıcaktı hem Bahçeli’nin yaşı ve genel sağlık durumu malum. Ama bundan kısa süre sonra Bahçeli’nin 26 Haziran’da Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan ile görüşmek üzere Beştepe’ye çıkacağı duyuruldu.
Cumhur İttifakı Kremlinolojisine göre, görüşmeyi Erdoğan istemişse Bahçeli’yi Çayyolu semtindeki evinde ziyaret ediyor, Bahçeli istemişse randevu isteyip Beştepe’ye, Cumhurbaşkanlığı makamına çıkıyor. Örneğin 2023 seçimlerinden bu yana kamuoyuna duyurulan son 10 görüşmeden üçü için Erdoğan Çayyolu’na gitmişti. Erdoğan Bahçeli’yi 31 Mart seçimlerinden bir ay kadar sonra 29 Nisan’da ziyaret etmişti. Bahçeli sadece 10 gün sonra Erdoğan’dan randevu istemiş, 10 Mayıs’ta Cumhurbaşkanlığında görüşmüşlerdi.
O günleri hatırlayalım. CHP lideri Özgür Özel’in Cumhurbaşkanı Erdoğan’ı Bayram kutlamasıyla aramasıyla başlayan bir süreç var.
Özel bir yandan da Sinan Ateş cinayetinin üzerine Kemal Kılıçdaroğlu’nun bıraktığı yerden gitmeyi sürdürüyor. Bahçeli’nin katılmadığı 23 Nisan davetinde TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş arka salondaki çay ikramında Erdoğan ile Özel’i buluşturuyor; buzları eriten fotoğraflar veriliyor.
Bahçeli ertesi gün arabesk şarkıcısı Ferdi Tayfur’un sitem dolu “Söyleten sensin” şarkısı eşliğinde spor kıyafetiyle yürürken bir video yayınlıyor. Ve bu gelişmelerden sonra Erdoğan 29 Nisan’da Bahçeli’yi ziyaret ediyor. Tesadüfe bakın ki tam da Sinan Ateş cinayeti iddianamesinin tamamlandığı gün. Erdoğan’ın artık tarihi 2 Mayıs olarak saptanmış Özel görüşmesinden önce yaptığı bu ziyareti “Cumhur İttifakı dimdik ayakta” beyanları izliyor.
Ama buna rağmen Bahçeli 10 gün sonra yine Beştepe’ye çıkıyor.
Sebebi ziyaretin iadeyi ziyaret ile bağlantısı çok açık; yani Erdoğan’ın 2 Mayıs’ta Özel’le AK Parti Genel Merkezindeki buluşmasında CHP Genel Merkezine iadeyi ziyarette bulunacağı kararıyla.
Bahçeli’yi bugün istirahat etmek varken hasta hasta Beştepe’ye çıkaran sadece Sinan Ateş konusu değildir ama bu konu özellikle de 1 Temmuz’daki ilk duruşma öncesi AK Parti-MHP ilişkilerindeki gerilimin simgesi haline gelmişe benziyor.
Bahçeli’nin grup konuşmasında 1 Temmuz’daki dava üzerinde önemle durdu. MHP ve Ülkü Ocaklarını “3-5 çapulcunun keyfine göre yargılatmayacaklarını” söyledi. Adeta mahkemeye duruşma öncesi “önleyici hamle” yapıyordu. Bunu yaparken CHP Genel Başkanını özellikle suçladı. Özel’in buna cevabı, “Geçmiş olsun” diyerek MHP’yle ilgili kısımları konuşmasından çıkarttığı oldu. Bu açıdan bakıldığında Özel’in tutumu, Bahçeli’nin zehir zemberek “Erdoğan Özel’le ittifak kurmak istiyorsa aradan çekilelim” açıklamasına Erdoğan’ın “meseleyi kapatmış sayma” demecine daha yakın. Özel işin peşini bırakmayacağını ama Erdoğan ile diyalog ortamını tehlikeye atmak istemediğini gösteriyor.
Bahçeli ise rahatsızlığına rağmen Beştepe’ye çıkarak Erdoğan’la 1 Temmuz’dan önce görüşmek isteyerek, Sinan Ateş cinayetinin MHP için yaşamsal önemde olduğunu, Cumhur İttifakına ne kadar bağlı olduğu bağlantısıyla vurgulayarak anlatmak istiyor.
Bu görüşme 15 Temmuz sonrasında yargı ve emniyet yapısında Fethullahçıların yerini alan MHP’lilerin güç kazanmasının AK Parti kademelerini rahatsız ettiği, MHP’nin önemini vurgulamanınsa önceki İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’ya düştüğü bir dönemde de yapılıyor.
Bahçeli, 1 Temmuz duruşmasına kitle gücüyle Ülkü Ocaklarının değil ama sadece MHP avukatlarının katılacağını söyleyerek Özel’i de duruşmaya katılmaktan vaz geçirmek istiyor. Özel’in ağır suçlamaları “geçmiş olsun” diye geçiştirmesi de belki buna işaret ediyor.
Ama Bahçeli, bir zamanlar sağ kolu olarak gördüğü Sinan Ateş’in öldürülmesinin, ortadaki polis raporlarına rağmen MHP ve Ülkü Ocaklarından isimlere uzanacak olmasını partisi açısından beka sorunu görüyor.
Bu durum Cumhur İttifakında gerilim kaynağı olsa da Erdoğan’ın Bahçeli’yle ilişkisinde manivela gücünü artırıyor. Düşünsenize, stratejik ortağı ikidir Beştepe’ye bir siyasi cinayet vesilesiyle başvuruyor.
Unutmamak lazım ki Bahçeli usta bir taktisyen ama Erdoğan’da usta bir stratej.
Muhatabının, velev ki müttefiki bile olsa, açığını, zayıf noktasını bu kadar belli elbette pazarlık gücünü elbette artıracaktır. Bekleyelim görelim.