MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, MHP´nin TBMM Grup Toplantısı´nda konuştu. Bahçeli konuşmasında, Afrin Harekatı´nda askerlerin yaptıkları bozkurt işaretine ilişkin eleştirilere sert yanıt vererek "Bu topraklara rastgele ´vatan´ denmemiştir. Eğer yerine gelirse ben de bir bozkurt gibi Afrin´e gider bu vatana bu millete taşıdığım canı seve seve veririm. Bu da bu millete Devlet sözüdür" dedi.
Bahçeli´nin açıklamalarından öne çıkanlar:
Grup toplantımızı ilgi ile takip eden aziz vatandaşlarımıza sevgi ve saygılarımı sunuyorum. Milli varlığımıza kin ve nefret besleyenler hiçbir zaman amaçlarına ulaşamamışlardır. Milli hayatımızda anıtlaşmış bir yeri olan kitabeler Türklüğün bekasına çok kuvvetli ve zamanlar üstü bir vurgu yapmıştır.
Orhun Kitabeleri ile kökleşen milli beka şuuru asırlar boyunca taşınıp bugünlerine ulaşmıştır. Türk milletinin bekası siyaset üstü bir konudur. Bekamızın mahvı çöküş ve yok oluş demektir. Milli beka müdafaa edilmezse, tarihi haklarımız korunmazsa akıbeti ihanet lobisi tayin edecektir. Tehlike bu kadar yakın ve yakıcıdır. Artık terörizmle her seviyede hesaplaşma zamanı gelmiştir.
18. gününe girdiğimiz Zeytin Dalı Harekatı milli güvenliğimizi temin için planlanmıştır. Türkiye´nin meşru müdafaa hakkının gereğidir. Harama karşı helalin duruşudur. Zeytin Dalı Harekatı caniler ve cehalete karşı cesaretin duruşudur.
Zeytin Dalı Harekatı tarihi önemde, vazgeçilmez değerdedir. TSK ve ÖSO Afrin´e adım adım yaklaşmaktadır. Bugüne kadar pek çok yer kurtarılmıştır. 40´a yakın nokta teröristlerden temizlenmiştir. Etkisiz hale getirilen terörist sayısı ise 950´yi geçmiştir. Bu süreçte kahraman Mehmetçik, masum, sivil halkın zarar görmemesi için büyük dikkat ve hassasiyet göstermektedir. Mazlumların kanını dökmek PYD/PKK´nın geçim kapısıdır.
Davamız haklıdır. Son silahlı hain ele geçirilinceye kadar bu mücadele durmayacaktır. Afrin çevreden merkeze doğru iyi planlanmış bir harekatla çembere alınmıştır. Teröristler tarafından inşa edilen beton koruganlar, hendekler, tüneller hiç kimsenin gözünden kaçmamıştır. Bebek katilinin resmedildiği paçavraların oraya buraya asılması da dikkat çekici bir uınsurdur. Terör örgütü Cizre´de, Sur´da olduğu gibi çukur kazarak, barikat dikerek kanlı saldırılar için hazırlık yapmıştır. Köstebek gibi yer altına inen hainler, askeri harekatımıza yönelik çok önceden adeta tedbir almışlardır. Görünen gerçek budur. Hainlerin saklanması nafiledir. Kahraman Mehmetlerimiz teröristleri iman gücü ile ezeceklerdir. Terörün kökü kazınacaksa gün bugündür.
Asırlarca korunup kollanana milli bekamızı sabote etmeye kalkışan kim ya da kimler olursa olsun bedelini ödeyeceklerdir. Kahramanlar vatan için toprağa düşmektedir. Her birinin ayri bir hikayesi, ayrı bir yeri vardır. Onlar ki, destanı öksüz, sükutu derin meşhul asker değildir. Yattıkları kutsal toprak bellidir. Şimdiye kadar 18 evladımız şehit olmuş, 62 evladımız yaralanmıştır.
CHP, PYD´yi temize çıkarma, aklama arayışındadır. Zulme karşı tarafsız kalmak bile namussuzluktur. Ateş açan rezillere en ufak tepki göstermemişlerdir. Teröristler cezalandırılıyor, halk sağlığı sorununa işaret ediliyor. Bu ne kepazeliktir, nasıl bir satılmışlıktır. TTB Türk düşmanıdır, hekimlerin utancı, hekimliğin yüz karasıdır. Derhal çok acil şekilde, hakkında yasal düzenleme yapılmalı ya da kapısına kilit asılmalıdır.
Afrin´de Ankara´nın namusu müdafaa edilmektedir. Karşımızda sadece teröristlerin zehirli kuyrukları yoktur. Emperyalistler yüz yıl önce olduğu gibi kafasını bize çevirmiştir. Türk milleti ile işgal kelimesi hiçbir zaman örtüşmemiştir. Fransa bize neyi anlatmaktadır. Fransa işgal konusunda fail arıyorsa kendi geçmişini yoklaması yetecek ve fazla bile gelecektir. Türkiye Suriye´nin toprak bütünlüğüne saygılıdır.
3 Şubat´ta Şeyh Horoz´da güdümlü tanksavar, bir tankımıza isabet etmiş, 5 kahramanımız şehit düşmüştür. Bu füzeyi teröristlere veren hangi ülkedir. Füzeyi fırlatan kadar temin eden, dökülen şehit kanlarında dahli ve payı yok mudur? Mühimmat sağlayan ABD ve diğer dost görünümlü ülkeler... Terör örgütüne verilen her silah Türkiye´ye doğrultulmuştur.
Afrin´de PKK/PYD´nin yanında özellikle ABD Türkiye´ye adı konmamış, benzerlerine soğuk savaş zamanlarında rastlanacak art niyetli tavır içindedir. Dün Afrin Küçük Darmık Dağı bölgesinde bir tankımızın vurulmasını sözde müttefik ülkeler ne ile izah edeceklerdir. NATO nerededir, niye sessizdir? NATO bugün yoksa, yarın olsa ne yazacak, olmasa ne çıkacaktır. Yedi düvel tekraren karşımızda toplanmıştır. PYD´nin silahlı kanadı YPG kırsal alanda çatışmak yerine teröristleri Afrin merkezine konuşlandırıp sözde şehir savaşı için plan içindedir. Sivillerin can kaybı ile uluslararası toplumu kışkırtmak istemektedir. Afrin ilçe merkezine öncelikle burayı bilen ve tanıyan ÖSO girmeli, çevre emniyetini de tecrübeli ve şehir içi mücadelede uzmanlaşmış askerlerimiz sağlamalıdır. Afrin ya yıkılmalı ya da teröristler ateşe verilmelidir. Bu çıkışımızdan rahatsız olan varsa önce kimlerle düşüp kalktıklarını söylemek mecburiyetindedir. Türk milleti bugünlere ´Ya istiklal ya ölüm´ seslenişi ile gelmiştir. Terör kaynağında kurutulmalıdır. Gerekirse terör destekçilerine aynı muameleyi göstermek boyunlarımızda borçtur.
Türk milleti birdir, bölünemez. Bölünme kabul etmeyecektir. Türkiye Cumhuriyeti 1923 kuruluş felsefesine bağlı kalacaktır. Onurumuz milliyetçiliktir. Duruşumuz millidir. Ülkemizin zarar vereceğini düşündüğümüz her meselede son sözü söyleyecek olan aziz millettir. MHP yeni bir siyasi hareket değildir. Türkiye için düşündüklerimiz bellidir ve asla kırılma yaşamamıştır. Türkiye üzerindeki stratejik oyunların farkındayız. Gelişmeleri geçmiş, bugün ve gelecek boyutu ile kavrayan vizyona ve kadrolara sahibiz. MHP özellikle milli kimlik ve beka ile ilgili konularda Türk siyasetinde yer edinmiştir.
Bugüne kadar her milli meselede kamuoyu partimizin ne dediğine dikkat kesilmiştir. Bu yönü ile MHP temel milli meselelerde söz sahibi haline gelmiştir. Yeni bir dünya düzeninin şekillendiği 21. yüzyılda barış ve huzur içinde yaşanacak bir dünya arzuluyoruz. Bir milletin dayanışma, ilerleme, çağın değerlerini yakalama gibi hedeflerini pekiştirecek en önemli kuvvetlin milliyetçilik olduğunu düşünüyoruz. Bu yüksek şuur Türk milletin namı ile mükemmel milli kimliğin eseridir.
Bu itibarla MHP hiçbir zaman ayrımcı ve dışlayıcı olmamıştır. Sevilen, özlenen, gıpta edilen büyük ülke haline gelmemizin çaresi de vatanımızı küresel bir cazibe merkezi haline getirmekle mümkün olacaktır. Bize göre gelecek, ay yıldızlı bayrağın altında birleşmekten geçmektedir. Milli birliğimiz yara alırsa bunun geriye dönüşü mümkün değildir. Gün, saflarımızı sıklaştırma günüdür. Gün kucaklaşma günüdür. Kucaklaşmanın adresi büyük Türk milletidir. Binlerce yıllık milli tarihimiz, hatası ile sevabı ile, üzüntüsü ile sevinci ile bizim ceddimize aittir. Binlerce yıl boyunca kıtalar arasında zaman zaman bozulan güç dengelerini terazileyen devletlerin varlığı kuvvetlerin tek bir yapıda toplanmasına izin vermemiştir.
Türk milleyetçileri için hedef Kızıl Elma ülküsüdür. Zeytin Dalı Harekatı başlar başlamaz kabaran milli heyecandan ödü patlayanları gördükçe hayrete kapılmamak elde değildir. Kızıl Elma ülküdür. Ülküsü ve ülkesi olmayanların anlaması imkansızdır. Kahraman askerlerimizin sevkiyat esnasında doğal yaptıkları bozkurt işareti birilerinin uykularını kaçırmıştır. Bazı askeri ve siyasi kesimlerin bozkurt işaretinden rahatsızlıkları kronik hastalık noktasına çıkmıştır. Okuyup görünce felç geçiren, komaya giren askeri ve siyasi malum çevreler neden korkmuşlardır? Niye bu kadar ürkmüşlerdir? Hadi teröristlerin üzerine korkusuzca gidin de görelim, size bile alkış tutalım? Bir başka densiz eski milletvekili bozkurt işaretinin İslam´ın ruhuna aykırı olduğuna dikkat çekmiştir. Türk milleti ne çekmişse bu zihniyetlerden çekmiştir. Haçlı beşiğinde sağlanmak küfrün eteğinden tutmak yeterli olacaktır. Ruhsuzlar ne bilsin Türk ve İslam ruhunu. Köksüzler ne bilsin Türk´ün bozkurt duruşunu. Bozkurt çakalla karışmaz. Çakalla bir tutulamaz. Bilinsin ki, Zeytin Dalı Harekatı´na bozkurt işareti yapa yapa dahil olacak yüz binlerce bozkurt hazır beklemektedir. Türkiye tesadüfen bulunmamış harita üzerinde kurulmamıştır. Bu topraklar rastgele ´vatan´ denmemiştir. Eğer yerine gelirse ben de bir bozkurt gibi Afrin´e gider bu vatana bu millete taşıdığım canı seve seve vermeye hazırım. Bu da bu millete Devlet sözüdür.