Rüya Ağdaş Sönmez, 2016 yılında İstanbul Aksaray’daki polis merkezinin çay ocağında polisler tarafından kötü muameleye ve çıplak aramaya maruz kaldığı iddiasıyla Cumhuriyet Başsavcılığına baş vurdu. Başsavcılık, “yeterli kanıt olmaması” gerekçesiyle kovuşturmaya gerek görmedi. Bunun üzerine Sönmez, 18 Aralık 2017’de “kötü muameleye maruz bırakılmasına ilişkin soruşturmanın etkili yürütülmediği ve böylece kötü muamele yasağının ihlâl edildiği” iddiasıyla Anayasa Mahkemesi’ne bireysel başvuruda bulundu.
Anayasa Mahkemesi 3 Aralık 2020 tarihli kararında Cumhuriyet Başsavcılığı’nın “Kötü muamele yasağının usul boyutuna yönelik ihlâlde bulunduğuna” hükmetti ve ihlâlin ortadan kaldırılması için yeniden soruşturma başlatılmasını istedi.
Kararda şöyle denildi:
“Başvuruda, Polis Merkezindeki çay ocağında tutulma sırasında kolluk görevlileri tarafından gerçekleştirilen kötü muamele iddialarına yönelik etkili soruşturma yapılmaması nedeniyle Anayasa’nın 17. maddesinin üçüncü fıkrasının usul boyutuyla ihlal edildiği sonucuna varılmıştır. Kötü muamele yasağının usul boyutuna yönelik ihlalin Cumhuriyet Başsavcılığının işlemlerinden kaynaklandığı anlaşılmıştır.”
Başsavcılık “FETÖ lehine kasıtlı paylaşım” soruşturması başlatmıştı
Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, 22 Aralık 2020’de bazı basın yayın kuruluşlarında ve sosyal medyada polis merkezleri ve cezaevlerinde çıplak arama yapıldığı iddialarının gündeme getirildiğini belirtmiş; bu iddia sahipleri hakkında “FETÖ lehine kasıtlı paylaşım” şüphesiyle soruşturma başlatıldığını duyurmuştu.
Soylu, “Çıplak arama iftirası atmak alçaklık ve namussuzluktur” demişti
24 Aralık’ta ise İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, İl Emniyet Müdürleri Değerlendirme Toplantısı’nda yaptığı konuşmada “Türk Polis Teşkilatı’na bu iddiaları atan ispatlamazsa, namussuzdur, şerefsizdir. ‘Çıplak arama’ iftirasını atmak alçaklık ve namussuzluktur. Bunu Meclis kürsüsüne taşımak da kelimenin tam anlamıyla acizliktir” ifadelerini kullanmıştı.