Antalya Müzesini´nin kayıtlı koleksiyonerlerinden avukat Bahadır Kalaycı´nın 10 yıl önce merak sardığı Anadolu Selçuklu Devleti sikkesi koleksiyonunda bin 301 çeşit sikke bulunuyor.
Antalyalı avukat Bahadır Kalaycı, 10 yıl önce öğrencilik yıllarından itibaren merak sardığı Anadolu Selçuklu Devleti tarihine ilişkin Antalya Müzesi´ne bağlı koleksiyoner olarak sikke toplamaya başladı.
Yurt içi ve yurt dışındaki farklı koleksiyoner ve özel müzelerden sikkeler alan Kalaycı, 10 yıl içerisinde bin 302 çeşit toplamda ise 7 bin 500 esere ulaştı.
Koleksiyonunu ilk kez Antalya´nın fethinin 812. yıl dönümü etkinlikleri çerçevesinde sergileyen Kalaycı, AA muhabirine yaptığı açıklamada, çocuk yaşlardan itibaren arkeolojiye çok meraklı olduğunu söyledi.
Yaklaşık 10 yıl önce Antalya Müzesi´ne kayıtlı koleksiyoner olarak Selçuklu sikkeleri toplamaya başladığını anlatan Kalaycı, "Her yeni eser beni heyecanlandırdı. Sürekli sikkeler almaya başladım. Bugün elimde bin 302 çeşit Anadolu Selçuklu Sikkesi var. Bunlardan 51´i ise daha önce hiçbir kitapta yayınlanmamış ve ilk defa sergilenen sikkeler. Bu sikkeleri ´Neşredilmemiş Anadolu Selçuklu Sikkeleri´ kitabında bir araya getirdik. Bu kitapta sikkelerin tek tek ne zaman ve nerede darbedildiği, üzerindeki yazının anlamını yazdık. Selçuklu´nun son dönemlerinde Konya´da bile paranın basılamadığı dönemde Antalya´da para basılmış. Bu paralara ulaştık. Bu sikkeler serginin ardından Antalya Müzesi´ndeki özel bölümde 6 aylığına turistlerin ziyaretine açılacak. Turistler ilk defa sergilenecek bu sikkeleri görme şansı yakalayacak." dedi.
"Gözümüz gibi bakıyoruz"
Koleksiyonunun en önemli parçalarından birinin ise Selçuklu sultan mührü olduğuna işaret eden Kalaycı, şöyle devam etti:
"Dünya üzerinde bilinen 7 Selçuklu sultan mührü bulunuyor. Koleksiyonumdaki sultan mührünün önemi ise ilk defa resmi bir yazışmada çift başlı Selçuklu kartalının kullanılması. Çift başlı kartal saray çinilerinde, cami duvarlarında, köprülerde, paralarda kullanılmış ancak resmi bir devlet yazışmasındaki bir mühürde kullanılmasının başka örneği yok. O yüzden çok önemli. Saraydan çıkmış bir mühür. Bizzat sultan 2. Gıyaseddin Keyhüsrev´e ait bir haber göndermek için kullanılan mühür. Bu mühür de Antalya Müzesi´nde bir süre sergilenecek. Koleksiyonuma yeni eklemeler yapmak istiyorum. Yeni eklemelerle en iyi Selçuklu koleksiyonunu Antalya´dan bütün dünyaya sunmak istiyoruz."
Kalaycı, resmi bir koleksiyoner olmak için öncelikle bazı güvenlik şartlarını yerine getirmek gerektiğini aktardı.
Çok değerli olduğunu belirttiği koleksiyonunu korumak için özel güvenlik, kamera ve alarm sistemleri ile özel kasalar kullandıklarını da belirten Kalaycı, "Özel bir saklama yerimiz var. Bütün bunları yaptıktan sonra devlet bize resmi koleksiyoner sıfatı veriyor. Şimdiye kadar hırsızlık olayı olmadı ama inşallah da olmaz. Gözümüz gibi bakıyoruz. Ülkemize milli değerlerimize sahip çıkacağız. Geçmişine sahip çıkmayan bir millet geleceğini göremez. Biz 2 bin 200 yıllık bir orduya sahip milletiz. Birçok devletler kurmuş bir milletiz. Ülkemizi sonuna kadar değerlerimizle yaşatacağız." ifadelerini kullandı.
Kalaycı, koleksiyonunu oluşturmak için büyük harcamalar yaptığını ancak bu özel değerlere sahip çıkmanın verdiği duygunun paha biçilemez olduğunu sözlerine ekledi.