Arap ülkeleri doğusundan batısına krizler, anlaşmazlıklar ve bölünmelerle yeni yıla giriyor. Bu coğrafyayı bekleyen tehlikelere işaret eden göstergeler olsa da yeni yılın çatışmalardan ve krizlerden kurtulmak için bir fırsat olarak değerlendirilme ihtimali de bulunuyor.
Ciddi güvenlik sorunlarıyla karşı karşıya olan ülkelerin başında Libya, Somali, Suriye, Irak ve Sudan geliyor.
Libya'da 2020 yılı çatışmaların gölgesinde geçerken, son aylarda başlatılan diyalog sürecinin 2021 yılında devam ettirilmesi öngörülüyor. Birleşmiş Milletler (BM) öncülüğünde Tunus'ta düzenlenen ve Libya'nın farklı kesimlerinin temsil edildiği Libya Siyasi Diyalog Forumu'nda, Libya'da genel seçimlerin ülkenin düşman işgalinden kurtulduğu güne rastlayan 24 Aralık 2021'de yapılması kararlaştırıldı.
Ancak Temsilciler Meclisinin birleştirilmesi konusunda yaşanan başarısızlık bir yana yeni Başkanlık Konseyi oluşturma süreci de durdu. Aynı şekilde anayasal süreç konusunda da mutabakata varılmadı.
Halife Hafter'e bağlı ülkenin doğusundaki gayrimeşru silahlı güçlerin Sirte, Cufra temas hatları yakınlarına dönmesi ve hükümete bağlı ordunun bölgeye takviye güç göndermesi askeri dengenin bozulmasına ve siyasi çözüm hızlanmazsa çatışmaların patlak vermesi sonucuna götürebilir.
Somali Eş-Şebab karşısında yalnız mı kalacak?
Somali 2021'de bu yıl 1 Aralık'ta yapılması planlanmasına rağmen gerçekleştirilemeyen parlamento seçimlerini düzenleme sıkıntısıyla karşı karşıya.
Hükümet ve partiler, seçimlerin güvenilir şekilde nasıl yapılacağı konusunda anlaşamadı. Şubat ayında da genel seçimlerin yapılacağına dair bir garanti yok.
ABD'nin 2021 yılının başlarında yaklaşık 700 askerini Somali'den çekme kararının, ülkenin güvenlik sorunlarını ikiye katlayacağı ifade ediliyor. ABD'nin kararı, Etiyopya'nın Tigray bölgesindeki çatışmaların patlak vermesinin ardından Somali'deki Barış Gücü'nden 3 bin askerini çekmesiyle eş zamanlı olarak geldi.
Ayrıca, BM'nin sağladığı finansman eksikliği nedeniyle gelecek yıl Afrika Birliği Barış Gücünün azaltılması planlanıyor.
Hükümete yönelik en büyük tehdidi ülkenin yüzde 20'sini kontrol altında tutan, özellikle güneyde ve orta kesimde 10 bin militanı bulunan terör örgütü Eş-Şebab oluşturuyor. Eş- Şebab, seçimlerin düzenlenmesini engellerken, saldırılarını artırmak ve kontrol alanlarını genişletmek için hükümete yönelik azalan dış askeri destekten faydalanabilir.
Washington ve Tahran arasında sıkışan Irak
İran ile ABD arasında 3 Ocak'ta İran Devrim Muhafızları Ordusu Kudüs Gücü Komutanı Kasım Süleymani suikastıyla başlayan gerginlik, İranlı nükleer bilimci Muhsin Fahrizade'nin öldürülmesiyle tırmandı. Bu durumun Irak'ı 2021'de iki taraf arasında bir çatışma sahasına dönüştürmesinden endişe ediliyor.
ABD'nin Bağdat Büyükelçiliğine 20 Aralık'ta füzeyle saldırı düzenlendi. Washington, Irak'taki uzantılarıyla saldırının arkasında İran'ın bulunduğunu ileri sürdü.
Orta Doğu'daki ABD Kuvvetleri Komutanlığı ise saldırının İran destekli bir grup tarafından gerçekleştirildiğinin neredeyse kesin olduğunu vurguladı.
ABD Başkanı Donald Trump'ın 20 Ocak 2021'de Beyaz Saray'dan ayrılması, İran ile gerilimi azaltabilir. Özellikle Cumhurbaşkanı seçilen Joe Biden, nükleer krizi çözmek için Tahran'la diyalog politikası izlerse, bu Iraklıların rahat bir nefes almasını sağlayabilir.
Ancak Biden, Tahran'la gerilimi tırmandırma politikası izlerse veya Trump görevden ayrılmadan önce onu bir savaşa dahil ederse, 2021'de bu çatışmanın bedelini ilk olarak Irak ödeyecek.
Irak'taki ABD-İran çatışması Bağdat hükümetinin tek endişesi değil, çünkü ülkenin kuzeyindeki terör örgütü PKK'nın oluşturduğu güvenlik tehdidinin yanı sıra terör örgütü DEAŞ ülkenin orta kesimlerinde faaliyet göstermeye devam ediyor.
Acı ve umut arasında Suriye'nin 10 yılı
Suriye'de Beşşar Esed rejimine karşı başlayan devrimin üzerinden 2021 itibarıyla 10 yıl geçmiş olacak.
Türkiye ve Rusya arasında yapılan mutabakatla çatışmanın yoğunluğu azalırken, Esed rejiminin İdlib'de muhaliflerin bulunduğu bölgeye Rusya'nın desteğiyle saldırıya geçme ihtimalinin bulunduğu belirtiliyor.
Suriye'nin kuzeyindeki Ayn İsa bölgesinin Suriye Milli Ordusu'nun (SMO) bölgeye yönelik harekatı nedeniyle, terör örgütü YPG/PKK güdümündeki SDG milisleri arasındaki çatışmaların artabileceği belirtiliyor.
PKK ile bağlarını koparmayan SDG'ye verilen desteğin ABD Başkanı seçilen Joe Biden döneminde devam edip etmeyeceği ise merak ediliyor.
Esed rejiminin 2021 yılında cumhurbaşkanlığı seçimi düzenlemesi beklenirken, muhalefet Suriye'de kapsamlı bir anlaşma yapılmaması nedeniyle seçimleri tanımıyor.
Sudan ve Etiyopya sınırında hareketlilik
Sudan ve Etiyopya arasında kökenleri eskiye dayanan bir sınır sorunu yaşanırken, Sudan'ın Etiyopya sınırındaki Kadarif eyaletinin Faşka bölgesine giren Etiyopyalı milisler, güvenlik güçlerine saldırıda bulunuyor.
Hartum yönetimi, Etiyopya ordusunu çetelere destek vermekle suçlarken, Etiyopya ise bu iddiaları reddediyor.
Sudan ordusu, Faşka bölgesinde Etiyopyalı milislerin etkin olduğu bölgenin geri alınması için 2020 yılının sonlarında harekete geçerken, Etiyopyalı silahlı gruplar ise son zamanlarda gerilla savaşıyla bölgede tutunmaya çalışıyor.
Sınır sorununun çözümüne yönelik Sudan ile görüşmelere devam eden Etiyopya ise Sudan'dan "sınırdaki hareketliliği durdurmasını" istiyor.
İki ülke arasında sınır sorununun yanı sıra Etiyopya'nın Tigray Halk Kurtuluş Cephesine (TPLF) yönelik askeri operasyonlar nedeniyle Sudan'a kaçan sığınmacılar ve Etiyopya'nın Mavi Nil suları üzerinde inşası devam eden Hedasi Barajı diğer sorunlu konular olarak öne çıkıyor.
Bu yazı Timeturk.com'dan alınmıştır.