Alman hükümeti, muhalefetteki Sol Parti´nin Türkiye konulu soru önergesine verdiği yanıtta, Avrupa Birliği ile ilişkilerden basın özgürlüğüne dek Berlin´in tutumunu ortaya koydu.
DW Türkçe´den Değer Akal´ın haberine göre, Türkiye´nin AB´den uzaklaşmaya devam ettiğini, OHAL sürecinde yargı bağımsızlığının ciddi biçimde zayıfladığını belirten hükümet, darbe girişiminden bu yana 200 medya kuruluşunun kapatıldığını, 700´den fazla gazetecinin basın kartının iptal edildiğini, Doğan Grubu´nun da satışıyla ülkede medyanın yüzde 90´ının hükümet yanlısı hale geldiğini kaydetti.
Alman hükümetinin, Sol Parti´nin soru önergesine 24 Haziran seçimleri öncesinde verdiği 10 sayfalık yanıt dün Federal Meclis´in internet sitesinde yayımlandı.
Federal Hükümet, AB Komisyonu´nun İlerleme Raporu´nda dile getirdiği "Türkiye´nin dev adımlarla Avrupa Birliği´nden uzaklaştığı" tespitine katıldığını ifade ederken 15 Temmuz darbe girişiminden sonra ilan edilen OHAL sonrasında gelişmelerin "büyük bir dikkat ve endişeyle izlendiğini", Türk hükümeti ile temaslarda eleştirilerin ve beklentilerin aktarıldığına dikkat çekti.
Yaşanan son gelişmeler sonrasında, Türkiye´nin AB üyelik sürecinde ilerlemenin mümkün görülmediğine işaret eden hükümet, "Federal Hükümet açısından Türkiye ile herhangi bir başlıkta müzakerelerin açılması gündemde değil. Müzakereler fiilen durmuş durumda" görüşünü kaydetti.
Alman hükümeti ayrıca, AB ile Türkiye arasındaki Gümrük Birliği modernizasyonu müzakerelerinin başlamasının da özellikle Türkiye´de hukuk devleti alanındaki olumsuz gelişmeler nedeniyle söz konusu olmadığına vurgu yaptı.
AB´nin 2018-2020 yılları için Türkiye´ye vermeyi öngördüğü katılım öncesi mali yardımların (IPA) demokrasi, iyi yönetişim ve insan haklarına odaklanması beklentisini vurgulayan hükümet "Alman hükümeti katılım öncesi mali yardımlarının özellikle sivil toplumun bağımsız aktörleriyle işbirliğinin güçlendirilmesi ve demokratik kurumların inşası için kullanılmasından yana ağırlığını koymaktadır" ifadelerine yer verdi.