Ali Şeriati’nin Fransa’daki Renault Fabrikası’nda yaşadığı ilginç diyalog!

İran İslam İnkılabı’nın teorisyenlerinden Sosyolog merhum Ali Şeriati’nin Fransa’da doktora yaptığı sırada Renault fabrikası yetkilisiyle yaşadığı ilginç diyaloglar, sömürgeci kapitalizmin vahşi yüzünü bir kez daha ortaya çıkardı.

Ali Şeriati’nin Fransa’daki Renault Fabrikası’nda yaşadığı ilginç diyalog!

İran İslam İnkılabı’nın teorisyenlerinden Sosyolog merhum Ali Şeriati’nin Fransa’da doktora yaptığı sırada Renault fabrikası yetkilisiyle yaşadığı ilginç diyaloglar, sömürgeci kapitalizmin vahşi yüzünü bir kez daha ortaya çıkardı.

Ali Şeriati, bu olaya anılarında şöyle yer veriyor:

“Fransa’da sosyoloji tahsil ediyordum. Gazetelerde bir reklâm gördüm, Renault otomobil fabrikası bir sosyolog arıyordu çalıştırmak için. Ben de sosyoloji doktorası yapıyordum, henüz bitirmemiştim. Gittim o adrese ve Sorbon’da sosyoloji doktorası yaptığım, ilan üzerine o işle ilgili geldiğimi söyledim, işin ne olduğunu sordum. Dedi ki o yönetici, biz ürettiğimiz arabaları Afrika’da satmak istiyoruz. Fakat özellikle daha ilkel bölgelerde bu arabaları onlara nasıl satabileceğimizi, onları buna nasıl teşvik edip, alıştıracağımızı tespit etmek istiyoruz. Bu insanların araba sürecek caddeleri bile yok bazı yerlerde, ne yapmalıyız ki onlar bizim arabalarımızı alsınlar. İşte sosyolog oralara gidecek, onların toplumlarını inceleyecek ve biz de o bilgilere göre bir politika takip edeceğiz. Bir de örnek anlattı bu yetkili; sana bir örnek vereyim, Afrika’da kabile halinde yaşanır, bu halen pek çok bölgede mevcuttur, bu kabilelerden birinin başkanına bir araba verdik, bu da arabayı eşek gibi evinin önüne bağlamış, bazı zamanlar da ona binip gezmek ister, fakat arabayı da kullanamaz. Sonra evin çevresinde biraz binmek için arabayı eşeklerin arabasına bağlar, eşeklere çektirerek gezer. Tabii yavaş yavaş alışırlar, 2-3 yıl içinde. Ancak, biz daha tutarlı sosyolojik tespitler istiyoruz.

Ben hemen ayrıldım oradan, bu bir istismar konusu idi, kendi ürettiklerini onlara satmak için aldatma yolları arıyorlardı. İşte böyle yollarla insanları tüketim delisi yaptılar ve yapıyorlar. Bu sebeple, modernizm başka şey medeniyet başka şeydir, medeniyet üstün bir kelimedir.”