Gazete Duvar'dan Nergis Demirkaya'nın "konuya dair" haberi...
Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak'ın istifası AK Parti’de uzun süredir konuşulan değişim beklentisini, muhalefette ise erken seçim olasılığına dair senaryoları güçlendirdi. İktidar cephesinde “Bu partinin tek vazgeçilmezi Recep Tayyip Erdoğan’dır, onun dışında inşallah kapsamlı bir değişiklik olur” görüşleri dile getirilirken, muhalefet “Erken seçim tartışmalarının haklılığı ortaya çıktı” diyor.
AK Parti’de başta İstanbul, Ankara ve Antalya Belediyeleri olmak üzere çok sayıda belediyenin kaybedildiği 31 Mart yerel seçimlerinin ardından güçlü bir değişim beklentisi bulunuyor. Hem 31 Mart yerel seçim sonuçlarıyla ilgili “sorumlulara fatura kesilmesi” hem de aynı hataların yapılmaması için başta kabine olmak üzere parti organlarında değişimin zorunluluğuna dikkat çekiliyor. Aylardır süren bu beklenti Albayrak’ın istifasıyla bir kez daha su yüzüne çıktı. Albayrak’ın istifasının beklenen değişim için bir fırsata dönüştürülebileceği, kapsamlı bir kabine revizyonuna gidilebileceğini dile getirenler oldu. Bir parti yöneticisi Albayrak’ın istifasıyla ilgili “Bu partinin tek vazgeçilmezi Recep Tayyip Erdoğan’dır” derken, kapsamlı kabine değişikliği olasılığı için, “Bekliyoruz, inşallah olur” değerlendirmesinde bulundu.
Bu ihtiyacın parti içinde uzun süredir dile getirildiğini belirten bir başka yetkili ise, “Görünen o ki Berat Bey kimsenin bilgisi olmadan bu kararı aldı. Açıklama ve atama sürecindeki gecikme de bunun göstergesi. Hadi bu fırsat kabinede beklenen değişimi yapalım olmaz. Bunlar hazırlık isteyen çalışmalar. Ancak daha sonra neden olmasın” dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın kararı da bu görüş doğrultusunda oldu, sadece istifa eden Albayrak yerine atama yapıldı. AK Parti yetkilileri şu an istenen kabine revizyonuna bütçe görüşmelerinin de engel olduğu görüşünde. Bakanlıkların bir yıllık icraatlarını anlattığı, geleceğe dair perspektiflerini ortaya koydukları, muhalefetin sorularına yanıt verdikleri görüşmelerde yeni atanmış bir bakanın zorlanabileceğine işaret ediliyor. Olası bir kabine revizyonu için bütçe görüşmelerinin biteceği yılsonu işaret edilirken bir parti yetkilisi de şubat ayında yapılacak büyük kongreye dikkat çekerek, planlanıyorsa kongre öncesi, ocak ayında bir kabine revizyonunun söz konusu olabileceğini belirtiyor.
Muhalefet partileri ise yaşanan süreci “Yönetememe krizi” olarak değerlendiriyor, bunun erken seçim olasılığını artırdığı görüşü dile getiriliyor. Bir CHP yetkilisi, “Bir aile-devlet krizi görüyoruz. Ülkeyi aile şirketi gibi yönetemeyecekleri ortaya çıktı. Biz 'Türkiye yönetilemiyor, Türkiye savruluyor' derken bu son yaşananlar bizim sözlerimizin veciz bir ifadesi oldu. Mesele Berat Albayrak meselesi değil. Mesele Erdoğan meselesi. Bu saatten sonra tüm kabineyi de değiştirseler, erken seçim talebinin haklılığı ortaya çıktı, cin şişeden çıktı” dedi.
Muhalefete göre erken seçim vatandaşın talebi. Siyasi istikrarsızlık, ekonomik çöküntü karşısında vatandaşın daha iyi bir yaşam arzusu ile bu talebi dillendirdiğine dikkat çekiliyor. Yapılan son kamuoyu araştırmalarına dikkat çeken bir yetkili şunları anlattı: “Erken seçim vatandaşa sorulduğunda geçen ay yüzde 35 gerekli derken bu oran bir ayda yüzde 45-50’ye çıktı. Gelecek ayı da hep birlikte göreceğiz. Ülkenin koşulları erken seçimi zorunlu kılmaya başladı.”
AK Parti ise erken seçimi muhalefetin iktidarı yıpratma çabasının ürünü olarak değerlendiriyor, erken seçimi gerektirecek bir durumun olmadığını savunuyor. AK Partili bir yetkili, kabinede gerçekleşecek olası bir değişimin bu tartışmaları azaltabileceğini söylerken, MHP’li bir yetkiliye göre “Mesele erken seçim değil mesele bunun üzerinden belirsizliği arttırma, siyasi anlamda iktidarı yıpratma. İstenen erken seçim değil erken seçim tartışması...”