Azınlık Hakları ve Kültürel Haklar Raporu´nun 2004 yılında yayımlanmasının ardından hem siyasiler hem de medya tarafından eleştirilen Kaboğlu ve Oran, çeşitli gazetelerde çıkan yazılarda ihanetle suçlanmıştı. Haklarındaki söylemlere ilişkin dava açan Kaboğlu ve Oran, sonuç alamayınca konuyu AİHM´ye taşımıştı.
Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi´nin 30 Ekim´de vermiş olduğu kararda, ?sözlü sataşma ve fiziksel saldırı tehditlerinin Kaboğlu ve Oran´ın entelektüel kimliklerini sarsma amacı taşıdığı, ayrıca korku ve endişeye ve savunmasızlık hissi yaratmayı amaçladığı? ifade edildi.
Yerel mahkemelerin söz konusu tehditleri ?ifade özgürlüğü? kapsamında gördüğünü belirten AİHM, bu mahkemelerin ?başvurucuların hakları ile basın özgürlüğü arasında doğru dengeyi kurmayı başaramadığına? karar verdi.
AİHM, Oran ve Kaboğlu´na bin 500´er euro manevi tazminat ödenmesine karar verdi. Mahkeme ayrıca dava ve diğer masraflar için de Türkiye´nin her iki isme toplam 4 bin euro ödemesine hükmetti.
Türkiyelilik üst kimliği
Recep Tayyip Erdoğan´ın başbakan olduğu 2003 yılında başbakanlık bünyesinde kurulan İnsan Hakları Danışma Kurulu tarafından 2004 yılında yayımlanan raporda, ?Türk? kavramının Türkiye´de çok sayıda gruptan sadece birini tanımladığı, bu yüzden de yeni bir ulusal kimliğe ihtiyaç olduğu ifade ediliyordu. Raporda, ?Türkiyelilik? üst kimliğinin, ülkede yaşanan kimlik çatışmasını önleyebileceği belirtilmişti.
Raporda ayrıca, Türkiye´deki etnik veya dini azınlıkların, kimliklerini, eşit vatandaşlar olarak koruyabilmeleri ve geliştirebilmeleri gerektiği bildirilmişti. Erdoğan liderliğindeki hükümet, rapordaki tavsiyeleri hayata geçirmemişti.
İnsan Hakları Danışma Kurulu başkanlığını yürüten Kaboğlu ve kurul bünyesindeki Azınlık Hakları ve Kültürel Haklar Çalışma Grubu başkanlığını yapmış olan Oran, rapor nedeniyle yargılanmış ve 2006 yılında beraat etmişti.
Kaynak: DW Türkçe