Bu yazdığım yazı dedikodu yada magazin gazeteciliğine girer mi, sanmıyorum ama bu şekilde değerlendirenler olabilir, onlara da itiraz etmem. Bunu açıklamak zorundayım, çünkü benden alışık olduğunuz bir tarz değil bu yazı. Gazetecinin aldığı her duyum da dedikodu değildir ama kimileyin dedikodular da önemlidir, hele o dedikodular çaktırmadan ülkenin yönetilmesi konusunda sorun haline geliyorsa.
1978 yılında başladığım gazeteciliğimde çok az magazin haberi yapmışımdır. Çoğunlukla da adliye muhabiri olduğumdan ve magazin ve tv muhabirlerinin izne çıktığı dönemlere muhabir sayısının azlığından kaynaklanır.
Damat Berat Albayrak’ın boşanma duyumu bana yeni gelmiş bir duyum değil ama şimdi yazmamın nedeni biraz da son yaşadığımız depremle ilgili. Depremle boşanmanın ne ilgisi var diye düşündüğünüzü tahmin edebiliyorum ama bence var ve hükümeti ve devleti yönetme biçimi açısından da çok önemi var.
Öncelikle şunu yazayım, Berat Albayrak’ın boşanmış olup olmaması ve boşandıysa da nedenleri beni zerre kadar ilgilendirmiyor. İnsanlar nasıl medeni bir şekilde evleniyorlarsa, aynı şekilde de boşanma özgürlüğüne sahipler.
Gelelim benim kafama takılan soruna, Berat Albayrak eski başbakan ve şimdiki başganımsı cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın sadece damadı değil, aynı zamanda da kabinesinin Türkiye hazine ve maliye bakanı, yani bütçeye her giren ve çıkandan sorumlu bir kişi.
Elazığ ve Malatya’yı daha çok etkileyen bir deprem felaketi yaşadık. Yalaka basın öyle bir durumda ki, Ahmet Hakan depremde ölenlerin şehit sayılıp sayılmayacağını tartışmaya başlamış kendi kafasında. Demek ki imam hatip lisesinde bu konuda yeteri kadar bilgi sahibi olamamış yada öğretilmemiş kendisine. Oysa çok bariz ayetler var bu konuda ve deprem daha çok Allah kızdığında meydana gelen bir olay. Zaten çelişkileri de burada, Allah kızdığında meydana gelen bir olayda ölenler şehit sayılırsa cennete gitmeleri gerekiyor ama Allah’ın kızdıklarının da cennete gitmesini açıklamak zor. Ahmet Hakan da sanırım burada zorlanıyor. Abdülkadir Selvi de ölen çocuğun babasıyla konuşmuş cenazede, çocuk hem Erdoğan’ı çok seviyormuş, hem de büyüyünce cumhurbaşkanı olmak istiyormuş. Ne tesadüf ki Erdoğan da o çocuğunun cenazesine denk gelmiş.
Deprem sahasının sorumlusu içişleri bakanı Süleyman Soylu gibi gözüküyor. Zaten deprem bölgesinde 3 bakan var: içişleri bakanı Süleyman Soylu, sağlık bakanı Fahrettin Koca ile çevre ve şehircilik bakanı Murat Kurum. Dün içişleri bakanı Süleyman Soylu bir açıklama yaptı: “İlk yıkılan 58 binanın sakinlerine kira yardımı bugün gönderilecek.”
Bu güzel bir açıklama, ancak benim kafama takılan soru ve sorun da burada başlıyor. Kira yardımının ödenmesi kimi ilgilendiriyor, o para hangi bakanlığın kasasından çıkacak, tabi ki hazine ve maliye bakanlığından. Deprem tamam bizim acılarımız ama yaşanan bu acı ve felaket sonrası işin bir de maddi durumu ve sorunu var, bunları kim tespit edecek, tabi ki Berat Albayrak.
Peki sayın bakan, yani Berat Albayrak deprem günü ve sonrası ne yaptı, sadece “Elazığ merkezli depremde hayatını kaybeden vatandaşlarımıza Allah'tan rahmet, yaralılarımıza acil şifalar diliyorum. Tüm vatandaşlarımıza geçmiş olsun. Birbirimize kenetlenerek bu badireyi de atlatacağız. Rabbim ülkemizi ve milletimizi her türlü afetten muhafaza eylesin.” diye bir açıklama yaptı. Deprem bölgesine gittiğini gören var mı, şimdilik yok, bu yazı çıkana kadar, başlığı önceden duyurduğumdan huylanıp gider mi, bilemiyorum ama kendisi büyük bir olasılıkla başganımsı cumhurbaşkanı Erdoğan tarafından dışlanmış durumda. Zaten ben yazıyı henüz bitirmeden AFAD arama kurtarma çalışmalarının sona erdiğini açıkladı, bundan sonra gitse de bişey değişmez.
Evet, şimdi o dedikoduyu gayet rahat söyleyebilir ve sorular sorabilirim:
- Deprem olmasaydı bu hafta hükümetin değişeceği doğru mu?
- Bakanlık sayısının artacağı ve kimi milletvekillerinin bakan yapılacağı doğru mu?
- Hazine ve maliye bakanlıkları ayrılacak mı?
- Yeni kabinede Berat Albayrak’ın yer almayacağı doğru mu?
- Berat Albayrak boşandı mı ve cumhurbaşkanının kızından boşandığı için mi deprem bölgesine hiç gönderilmedi?
- Eğer 5. soru doğru ise devlet işleri aile işleriyle bu kadar mı içiçe geçmiş durumda?
- Süleyman Soylu’nun Berat Albayrak’a attığı omuz sonrası kadılar Soylu’nun haklı olduğuna mı karar verdi?
- Devlet ve hükümet bu kadar laçka yönetilir mi?
- Anadolu Ajansı son 5-6 gündür hiç Berat Albayrak haberi yaptı mı?
Berat Albayrak’ta metal yorgunluk mu başladı acaba?
ArtıGerçekHaberSitesi