Ahmet Davutoğlu’ndan Doğu Perinçek yorumu

Davutoğlu; “İnfaz yasası çıkaracaksınız, kamu vicdanını rahatsız edenler dışarı çıkacak, düşünce suçlarını içeride kalacaklar bunun izah edilir tarafı yok”

Ahmet Davutoğlu’ndan Doğu Perinçek yorumu
Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu, Karar Tv yayınında Karar gazetesi yazarları Ahmet Taşgetiren, Elif Çakır ve Yıldıray Oğur’un sorularını yanıtladı. Davutoğlu, infaz yasasını “rüşvet” affediliyor sözleriyle eleştirdi.

Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu, Doğu Perinçek’i kastederek ‘ Ak partili arkadaşları uyarıyorum, biz bütün bu siyasi mücadeleyi bazı 70’li yılların Marksist doğmalarını hayata geçirmek isteyen dar bir grubun bizim üzerimizden iktidar olması için yapmadık. 1 Kasım seçimlerinde oy isterken, devleti sütre gerisinden biz yönetiyoruz diyen grupların eline devlet teslim edilsin diye yapmadık’ dedi.

Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu, Karar Tv yayınında Karar gazetesi yazarları Ahmet Taşgetiren, Elif Çakır ve Yıldıray Oğur’un sorularını yanıtladı.  Davutoğlu, infaz yasasını “rüşvet” affediliyor sözleriyle eleştirdi. 

“İnfaz yasası çıkaracaksınız, kamu vicdanını rahatsız edenler dışarı çıkacak, düşünce suçlarını içeride kalacaklar bunun izah edilir tarafı yok” diyen Davutoğlu’nun açıklamalarından satır başları şu şekilde:

“Şu anki infaz yasası, kimler dışarıda kalmalı, kimler içeride kalmalıya göre düzenlenmiş. Bu yasa koronavirüse karşı tedbir mi, örtülü bir af mı? Bizim en baştan söylediğimiz koronavirüse karşı tedbir alınmasıydı, bu yasa buna uygun değil. Koronavirüsten en çok etkilenmesi muhtemel kişilere çözüm bulunmalıydı. Biz o yüzden yaşlılar, hamile kadınlar, çocuklu kadınlar demiştik. İnfaz yasası eşitlikçi, kimseyi ayrımcılığa tabi tutmayan objektif kriterlere dayanması lazım. Tutuklu yargılanmaya karşıyız, tutuklular tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakılabilirler. Bu yasa devlete karşı işlenen suçları içerde bıraktı, kişilere karşı işlenen suçları dışarda bıraktı. Cumhurbaşkanının açıklamaları önceden böyle değildi, görüşü değiştiyse bunu açıklaması gerek. Bu yasayla rüşvet, zimmet, irtikap ve gasp affediliyor. Yasa diyor ki bu suçlar yüzde %50 indirime tabi. 3 yıllık cezası olanlar cezasını dışarda geçirebilirler. Önce koronavirüsle ilgili tedbir alın bunu sonra ayrıca gündeme getirin, kamuoyunu rahatsız etmeyen bir af düzenlemesini yapın. Daha objektif bir infaz yasasına ihtiyacımız var.

“BİZ SİYASİ MÜCADELEYİ BAZI MARKSİST GRUPLARIN ELİNE DEVLET TESLİM EDİLSİN DİYE YAPMADIK”

Bu büyük bir kriz ama beklenmedik bir kriz değil. Bu krizler önümüzdeki dönemlerde de yaşanacak. Peki, biz bunu nasıl yöneteceğiz? Ya demokrasi dönüşecek özgürlük ve güvenlik taleplerine aynı anda cevap verecek ya da güvenlik ihtiyacı olan yerde özgürlüğe ihtiyaç yoktur diyen Türkiye’de de yansımalarını gördüğümüz otoriter rejimler.  Ak partili arkadaşları uyarıyorum, biz bütün bu siyasi mücadeleyi bazı 70’li yılların Marksist doğmalarını hayata geçirmek isteyen dar bir grubun bizim üzerimizden iktidar olması için yapmadık. 1 Kasım seçimlerinde oy isterken, devleti sütre gerisinden biz yönetiyoruz diyen grupların eline devlet teslim edilsin diye yapmadık. Tekalif-i Milliye… Gerekirse hepimiz canımızı da koyarız ortaya ama bunun üzerinden mülk emniyetini, düşünce özgürlüğünü insan onurunu ve haysiyetini yok edecek bir otoriter yapıya geçeceklerse, işte o zaman demokrasiyi insan onurunu savunanlar bir dakika orda dur demesi lazım aynı bizim kampanyamız var ya orada dur diye. Orada dur, burası senin haddin değil. Bu ülke hepimizin. Meclisin yetkilerini sınırlayarak ülkeyi yönetmeyi düşünebilirler, İstiklal Savaşı yıllarında bile TBMM açık kaldı. Ve o yıllarda bütün gücü elinde alan Gazi Mustafa Kemal hakkında da her türlü eleştiriye açık bir ortam vardı. O günkü meclis tutanaklarını herkes okusun. O gün şuandaki ortamdan daha demokratik ortam vardı.”

“EV SİYASETİ YAPIYORUZ”

Davutoğlu, koronavirüs sürecini nasıl geçirdiği soruları üzerine, “Hayat bir bütün. Eve kapanmaktan çok ben eve sığınmak diyorum. Ev bir insan için huzur mekanıdır. Teknolojik cihazlar artıkça bir home ofis durumu ortaya çıktı. Bunun psikolojik ve sosyal boyutlarını yaşayacağız. Evden Home Siyaset/Ev Siyaseti  yapıyoruz tabiri caizse. Bunu yapabilen siyasetçiler farklılaşacak. Bütün kurullarımız normal hayatta nasıl çalışacaklarsa, aynen çalışıyorlar. Arkadaşlara talimatım şu oldu; planladığımız faaliyet takviminde hiçbir aksama olmayacak. Pazartesileri saat 12’de açıklamalarımı yapıyorum. Yayınlara katılıyorum. Sosyal medyayı aktif kullanıyorum. BM genel sekreterini mentionlayarak ‘2020 Dünya Sağlık Dayanışma Yılı’ olsun çağrısı yaptım. Başbakanlıktan ayrılmadan Kabe’nin içine girme şerefine nail olup dua etme imkanı bulduğumda tek bir duada bulunmuştum “Yarabbi bana en doğru kararları en doğru zamanda alabilecek basireti nasip et” diye. Bize düşen görev bir kul olarak her senaryoya göre gerekli tahkimatı yapmak” diye yanıt verdi.

“İNSANOĞLU GAFİL AVLANDI”

Gazeteciler, süreçte mitinglerin yapılamayacağını hatırlatınca Davutoğlu “Miting yapamayabiliriz ama teşkilatlanmayı yapacağız. Daha çok siyaset konuşmamız gerek. Yönetim zihniyeti değişecek. Artık eski zihniyetle yönetim imkanı kalmayacak” dedi.

Davutoğlu Koronavirüsle mücadeleye insanoğlunun gafil avlandığını söyledi: “Ben insanoğlunun gafil avlandığı kanaatindeyim. Ben son kitabımda dünya sisteminin büyük bir krize girdiğini söylemiştim. Kriz yaşandığında sistemin krizi yönetmekte aciz kalacağını belirtmiştim. Maalesef iyi sınav veremedik. Halkla empati yapabilen, halkın güven duyduğu yapılar krizi daha iyi yönetebildi. Hamasi siyaseti benimseyenler önce bu krizi reddetti, Trump önce reddetti sonra yüzleşti. Türkiye baktığımızda, ilk alarm sistemlerini alan ülkelerin başında geliyordu. İran’da kriz tavan yaptığında bırakın tedbiri havaalanında kontrol bile yoktu. 2008’de kriz teğet geçme meselesi, sanki bütün krizler bizi teğet geçecek gibi. 2008’de teğet geçtiyse onun başka sebepleri vardı. Bazı krizler vardır sektöre hastır, bazı krizler ülkeye, bazı krizler bölgeye hastır. Bu kriz her yere sirayet eden bir kriz. Yönetenler bunu göremedi. Sokağa çıkma yasağı ilan edilsin tereddüt etmeyin bunu anca böyle durdurabilirsiniz diye yalvardık” dedi.

“BEN DEVLET MASKE SATAMAZ DEDİM, AKŞAM CUMHURBAŞKANI MASKE SATILAMAZ DEDİ”

Davutoğlu, “Türkiye’nin her yerinden bankaya başvurup kredi alamayan iş adamlarından şikayet var, TOBB Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu da bundan şikayet etti. Bir gün önce Ticaret Bakanı dedi ki, marketlerde maske satılacak. Ertesi gün ben devlet maske satamaz dedim, akşam Cumhurbaşkanı maske satılamaz dedi. Bakan ve Cumhurbaşkanı farklı ifadeyi kullanıyorsa güven sarsılır. Maske örneği, muhalefet etkili yapılırsa caydırıcı etki olduğunu gösteriyor” diye konuştu.

DAVUTOĞLU’NUN ABLASINA KORONA TEŞHİSİ KONULDU

Bir aile dostunu Koronavirüsten kaybettiğini, ablasının da koronavirüs teşhisi konularak karantinaya alındığını açıklayan Ahmet Davutoğlu, bu dönemde parti çalışmalarından arta kalan zamanda kitap okumaya ağırlık verdiğini söyledi. İngilizce olarak yayınlanan Sistemik Deprem kitabının üzerinde çalıştığını anlatan Ahmet Davutoğlu, ailece fırsat bulduklarında dizi ve film izlediklerini bu konuda kızı Hacer’in önerilerini dikkate aldıklarını söyledi.