Birleşmiş Milletler (BM) Afganistan Özel Temsilcisi Deborah Lyons, BM Güvenlik Konseyine Afganistan’daki gelişmeler hakkında verdiği brifingde, milyonlarca Afgan’ın hayatının, yönetimi ele geçiren Taliban’ın ülkeyi nasıl idare edeceğine bağlı olduğunu ifade etti.
Afganistan’daki yeni gerçek karşısında BM Güvenlik Konseyinin birlik olması gerektiğine dikkati çeken Lyons, Taliban’ın kapsayıcı bir hükümet kurmasını bekleyenlerin hayal kırıklığı yaşadığını belirtti. Lyons, geçici hükümette kadınlara yer verilmediğini ve başbakan, iki başbakan yardımcısı ile dışişleri bakanı dahil hükümetin 33 üyesinin çoğunun BM’nin yaptırım listesinde olduğunu kaydetti.
Ülkede kötüye giden insani durumun yanı sıra yaklaşan diğer bir kriz konusunda uyarıda bulunan Lyons, “Uluslararası toplum (Afganistan’ın) milyarlarca dolar değerindeki mal varlığını ve fonlarını dondurdu. Taliban’ın bu fonlara erişiminin engellenmek istenmesi anlaşılır ancak kaçınılmaz sonucu ise ciddi bir ekonomik gerileme olacak ve bu durum, milyonları yoksulluğa ve açlığa itebilir, büyük bir mülteci dalgası yaşanabilir ve Afganistan nesiller boyu geriye gidebilir.” dedi.
Lyons, şu ifadeleri kullandı: “Ekonominin ve sosyal düzenin tamamen çökmesini önlemek için Afganistan’a hızlı bir şekilde para girişine izin veren geçici bir anlaşma gerek. Bu paranın harcanması gereken yerlere ayrılması ve Taliban tarafından kötüye kullanılmaması için koruyucu önlemler yaratılmalı. Ekonominin birkaç ay daha nefes almasına izin verilmeli. Bu da Taliban’a bu sefer özellikle insan hakları, cinsiyet eşitliği ve terörle mücadele konularında işleri farklı yapma iradesi ortaya koyup koymayacağına yönelik bir şans verecek.”
Taliban’ın Afgan askerlerini öldürdüğü, eski hükümet yetkililerini gözaltına aldığı ve özellikle Kabil’de evlerde arama yaparak mal ve mülklere el koyduğuna dair güvenilir iddialar aldıklarını da bildiren Lyons, Taliban’ı protesto edenlere yönelik artan şiddetten ise son derece rahatsızlık duyduklarını dile getirdi.
Lyons, Kabil’deki Hamid Karzai Uluslararası Havalimanı’nın işlevsel hale getirilmesi ve düzenli ticari uçuşların devam edebilmesi için attıkları hızlı ve cömert adımlarlar nedeniyle Katar ile Türkiye’ye minnettar olduklarını söyledi.
ABD, Taliban hükümetine yönelik genel değerlendirme yapmaktan kaçınıyor
ABD Dışişleri Bakanı Sözcüsü Ned Price, düzenlediği basın toplantısında, Katar Hava Yollarına ait bir uçağın Amerikan vatandaşları ve ABD’de oturma izin bulunan çok sayıda kişi ile birlikte Afganistan’dan ayrıldığını ve bundan memnuniyet duyduklarını söyledi.
Taliban’ın Amerikan vatandaşları ve Afganistan’dan ayrılmak isteyen kişilere izin verme konusunda esneklik gösterip göstermediğine ilişkin bir soruya Price şu yanıtı verdi:
“(Taliban ile ilgili) Bir genelleme yapmaya hazır değiliz. Yaptığımız şey, şimdiye kadar gördüklerimizi karakterize etmektir ve kesinlikle, bu Katar Hava Yolları uçağının bugün kalkışı memnuniyetle karşılanan bir adımdı. Bu, kesinlikle gerçekleştiğini görmekten memnun olduğumuz bir şey. Daha önce de söylediğimiz gibi, bu tür ilave adımlar sadece ABD tarafından değil, uluslararası toplum tarafından da benzer şekilde karşılanacaktır.”
Price, uluslararası toplumun, Taliban’ı kamuya açık ve özel taahhütlerinden sorumlu tutmaya devam edeceklerini belirtirken ülkeyi terk etmek isteyen belgeler bunu yapabilecek.
Taliban hükümetinin neredeyse tamamının Taliban mensubu olduğu ve İçişleri Bakanın ABD tarafından arananlar listesinde olduğu hatırlatılan bir soruya Price, “İlk geçici hükümete tepkimizi daha önce açıkladık. Kapsayıcılık eksikliğinin, hükümete dahil olan bazı kişilerin geçmişlerinin endişe kaynağı olduğunu söyledik. Bu durum, uluslararası toplumun ve bunun bir parçası olarak ABD’nin görmeyi umduğu şeyi kesinlikle yansıtmıyor.” diye yanıt verdi.
BM Güvenlik Konseyi’nin Afganistan oturumuna Türkiye de davet edildi. Türkiye’nin BM Daimi Temsilcisi Feridun Sinirlioğlu, oturumda yaptığı konuşmada, Afganistan’ın önemli bir yol ayrımında olduğunu söyledi.
Afganistan’da uzun vadede istikrar için kapsayıcı ve temsili bir hükümet gerektiğine dikkati çeken Sinirlioğlu, Taliban ile ”Kademeli angajmanın doğru bir yaklaşım olduğuna inanıyoruz. Verdikleri sözleri yerine getirip getirmeyeceklerini görmek için onlarla iletişim kurmamız gerek. (Taliban’ın) Sözlerini eyleme dökerek güvenimizi kazanması gerek.” değerlendirmesinde bulundu.
Taliban’ın söylemeleriyle değil eylemleriyle dikkate alınacağını belirten Sinirlioğlu, Afgan halkının ise her zamankinden daha fazla destek ve dayanışmaya ihtiyaç duyduğunu ifade etti.
Uluslararası toplumun önceliklerinden birinin ise temel hizmetlerinin devam edebilmesi için Kabil’deki havalimanının kesintisiz faaliyet göstermesini sağlamak olduğunu söyleyen Sinirlioğlu, son haftalarda Türkiye’nin Katar ile bu yönde attığı çabaları anlattı.
Afganistan’da kötüye giden insani duruma da dikkati çeken ve uluslararası topluma desteğini artırması çağrısı yapan Sinirlioğlu, ”Hemen harekete geçmezsek bölge ve ötesinde daha büyük insani sonuçlar ve güvenlik sorunları ile karşı karşıya kalacağız.” dedi.
Sinirlioğlu, ”Afganistan’daki geçici hükümet, insan hakları ihlallerini özellikle de kadın ve kız çocuklarının haklarını ihlal ettiği takdirde hesap vereceğinin gayet farkında. Gelişmeleri de bu bağlamda çok yakından izlemeliyiz.” diye konuştu.
ABD’nin BM Daimi Temsilci Yardımcısı Jeffrey DeLaurentis de ”Taliban uluslararası meşruiyet ve destek arıyor. Mesajımız net; Meşruiyet ve desteği kazanması gerekecek.” mesajı verdi.
Çin’in BM Daimi Temsilci Yardımcısı Geng Shuang ise Afganistan’ın dondurulan mal varlıklarının serbest bırakılması gerektiğini belirterek ”Bu varlıklar Afganistan’a ait ve Afganistan için kullanılmalı, baskı aracı olarak değil.” ifadesini kullandı.
Rusya da Afganistan’ın dondurulan varlıklarının serbest bırakılması çağrısına destek verdi. Afganistan’ın BM Daimi Temsilcisi Ghulam Isaczai ise BM Güvenlik Konseyi’ne kapsayıcı olmayan bir hükümeti tanımaması çağrısı yaptı.