Diyanet-Sen Genel Merkezi, Diyanet İşleri Başkanlığına yönelik "edep dışı" açıklamaları nedeniyle Adnan Oktar hakkında, pazartesi günü saat 14.30´da Türkiye genelinde bütün şubeleriyle birlikte suç duyurusunda bulunacak.
Açıklama Diyanet-Sen Genel Merkezinden geldi.
"Diyanet İşleri Başkanlığına yüzyılın hakareti damgasını vurmuştur. Söz konusu hakarette bulunan kişi ´Ey Diyanet! Sizin maaşınız kerhanelerden alınan paralarla ödeniyor.´ demekle gerçek niyetini ortaya çıkarmıştır." denilen açıklamada, "Diyanet-Sen olarak farkında olduğumuz bu çirkin dili kınıyor ve lanetliyoruz. Bu ifade bütün çirkefliklerin, bütün hakaretlerin, bütün saygısızlıkların üstünde bir hakarettir. Fakat bu sözlere karşılık verebilecek henüz yetkili bir merciinin çıkmaması kaygı vericidir. Yapılan saldırılar bariz olsa da, yetkili kurumların bu durum karşısında suskunluğunu koruyor olması üzüntü vericidir. İnanıyoruz ki yarından itibaren bütün din görevlileri kişisel haklara, manevi dünyamıza yapılan bu hakaretlerden dolayı, adliyelerde kişisel suç duyurularında bulunacaktır." İfadeleri kullanıldı.
"Din görevlilerine yapılan hiç bir hakaret hakkaniyet taşımaz. Bu memleketin manevi zırhını kuşanan bu gönüllü erler için itibarsızlaştırıcı her cümle manevi değerlere saldırıdır." ifadelerinin kullanıldığı yazılı açıklamanın devamında şunlar kaydedildi:
"15 Temmuz´da, Çanakkale savaşında, Kurtuluş savaşında, vatanın geleceği için ´inşallah´ diyen, vatanın başarısı İçin de ´maşallah´ diyen bu dava erlerini tarih yazmıştır, destanlar yazmıştır, milli mücadeleler yazmıştır. Benlik şuuruyla" inşallahı, maşallahı" ferdi heveslere alet etme eğilimi karşısında, en üst düzeyde sesimizi yükseltiyoruz. Dinimizi, ayetlerimizi bütün çıplaklıklara alet ederek, dansöz oynatmak ve bunun adını manevi hizmet olarak göstermek pişkinliğin daniskasıdır. Bu milletin örfünü, âdetini hiçe sayarak, kendince yeni bir din oluşturma gayreti karşısında, tepkimizi en üst perdeden göstermeye hazırız. Bu ülke, geçmişinde nice sahte peygamberler, nice sahte mehdi iddialarıyla karşı karşıya bırakılmış, dinin gerçek savunucuları susturulmuştur. Bugün suskunluğun artık eskisi gibi olmayacağı aşikârdır. Siyonist güçleri arkasına alıp bu ülke sınırları içinde dini saldırı metotlarına yeni bir metot ekleyen bu ahlaksız yapı karşısında da susmayacaktır. Unutulmamalıdır ki manevi zırhını kuşanan hiç bir Müslüman, yapılmakta olan bu alçakça saldırılar karşısında deve kuşu tepkisi vermeyecektir."