Birleşmiş Milletler (BM), Suriye ordusu ve müttefiklerinin İdlib vilayetinde yürüttüğü harekâtın büyük bir mülteci dalgasına yol açabileceği uyarısında bulundu. BM´nin Suriye İnsani Yardım Koordinatörü Panos Moumtzis, milyonlarca kişinin Suriye içinde gidebilecekleri bir yer olmadığı için sadece Türkiye´ye gelebileceklerini belirtti. Cenevre´de basın toplantısında konuşan Moumtzis ?2.5 milyon sivilin yerinden edilmesinden ve Türkiye´ye yönelmesinden endişe ediyoruz. Gidebilecekleri başka bir yön kalmadı? dedi. Moumtzis, büyük güçlere savaşa son vermeleri ve İdlib´de kanlı olayların meydana gelmesini engellemek için müzakere edilmiş bir çözüm bulma çağrısı yaptı. Türkiye sınırındaki İdlib´e, Suriye´nin diğer bölgelerinden Suriye ordusu ile anlaşarak çekilerek çekilen çok sayıda militan ve aileleri yerleştirilmiş durumda. Bölgedeki silahlı grupların büyük çoğunluğunun cihat yanlısı olduğu bilinirken, bu örgütlerin kendi aralarında da zaman zaman çatışmalar çıkıyor. Suriye ordusu, Şam kırsalındaki Doğu Guta´da kontrolü ele geçirdikten sonra İdlib´de operasyon sinyali vermişti. Suriye´de 2011´den bu yana devam eden iç savaş nedeniyle Türkiye´ye kaçan mültecilerin sayısı 3.5 milyonu aşmış durumda. Geçtiğimiz hafta Cuma günü İdlib´de düzenlenen bir hava operasyonunda 40´ın üzerinde sivilin öldüğü belirtilmiş, BM konuyla ilgili soruşturma açılması çağrısında bulunmuştu. Suriyeli muhaliflere yakın Londra merkezli Suriye İnsan Hakları Gözlemevi, İdlib´in kuzeyindeki Zardana kasabasında düzenlenen operasyonu Rus uçaklarının gerçekleştirdiğini aktarmıştı. Rusya Dışişleri Bakanlığı ise hava operasyonlarının yapıldığı bölgede Nusra Cephesi ile şiddetli çatışmalar yaşandığını aktarmıştı.
2017 yılının Mayıs ayında Kazakistan´ın başkenti Astana´da gerçekleştirilen sürecin sonucunda üç ülkenin öncülüğünde Astana Anlaşması ile Suriye´de güvenli bölgeler kurulmasının sağlanmıştı. Türkiye, Rusya ve İran garantörlüğündeki anlaşmanın İdlib?teki gerilimi azaltma bölgesi Türkiye?nin ve Rusya?nın gözetim noktaları kurması ile denetlenecek ve çatışmalar durdurulacaktı. Fakat Suriyeli muhalifler ile Esad rejimi arasında sınır olarak İdlib´in doğusundan geçen tren hattı belirlenmişti. Tren hattının doğusu HTŞ tarafınca kontrol edilirken, Esad rejimi ve rejim yanlısı milisler bölgeyi Rus hava desteği ile ele geçirdi. İkinci bir sınır hattı olarak ise Halep-Hama otoyolu belirlendi. Rejim destekli hava saldırılarına destek veren Rusya süreci kırılgan bir seviyeye getirdi. Türkiye sınırında yer alan İdlib´de TSK 13 gözlemevi kurarak çatışmasızlığı sürdürme konusunda ısrarlı olduğunu gösterdi.
Astana Anlaşması sonrasında TSK tarafından İdlib´e 13 gözlemevi kuruldu.
BM Genel Sekreter Sözcülüğü´nden yapılan açıklamada, İdlib´in Astana´da varılan anlaşma gereği gerginliği azaltma bölgesi olduğu hatırlatılarak, anlaşmanın garantörleri Rusya, Türkiye ve İran´dan anlaşmaya bağlı kalınması için taraflara baskı yapmaları talep edildi. BM Genel Sekreteri Antonio Guterres, Suriye´de nüfusunun yüzde 60´ını çatışmalar nedeniyle yerlerinden edilmiş sivillerin oluşturduğu İdlib´e düzenlenen hava saldırılarından ve bu saldırılarda aralarında çocukların da olduğu sivil kayıplarından derin endişe duyduğunu belirtti.