Uzun zamandır yeni parti kurma hazırlıklarını sürdüren eski Başbakan Yardımcısı ve Ekonomi Bakanı Ali Babacan, dün parti kuruluş dilekçesini İçişleri Bakanlığı’na verdi.
90 ismin bulunduğu ve “Demokrasi ve Atılım Partisi (DEVA)” olması beklenen yeni partinin kurucular kurulunda eski AK Parti’li bakanlar; Sadullah Ergin, Selma Aliye Kavaf ve Nihat Ergün’ün yanı sıra ülkücü hareketin önde gelen isimlerinden Ramiz Ongun ve AK Parti’den istifa eden Mustafa Yeneroğlu gibi birçok isim listede yer aldı.
11. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’e yakın Haşim Kılıç, Naci Koru, Candan Karlıtekin ve Beşir Atalay gibi isimlerin listede yer almaması “Gül ile Babacan arasında ayrışma var” iddialarına neden oldu.
Babacan, dün FOX TV’de yeni partinin kuruluşu ve Gül ile olan “ayrışma” iddialarıyla ilgili açıklamada bulundu.
Babacan: Gül, tecrübesi ve fikirleriyle bize destek oldu
Gül ile dostluklarının çok eskiye dayandığını ve siyasete onun kendisini davet ettiğini belirten Babacan, “Bizim parti hazırlık çalışmalarında bize tecrübesiyle ve fikirleri ile çok destek oldu. Ama siyasi kadronun tamamı biz ve bizim arkadaşlarımızdan oluşan kişiler. Bu kadronun mümkün olduğunca siyaseti bilen ve siyasete yeni kazandırdığımız kişilerden oluşuyor” dedi.
Ali Babacan - Abdullah Gül / Fotoğraf: Twitter
Genel Başkanı Ali Babacan’ın olması beklenen Deva Parti’sinin kurucular kurulu, adı ve amblemi, parti program ve tüzüğüyle ilgili tanıtım toplantısı çarşamba günü Ankara Bilkent Otel’de yapılacak.
“Ayrışma yaşandı” iddiası sürerken, Babacan’a yakın kaynaklar bazı küçük görüş ayrılıkları dışında herhangi bir sorun olmadığını, Gül’ün partiye destek verdiğini ileri sürdü.
Gül’e en yakın isimlerden biri olan ve partinin tüzük çalışmalarında da yer alan eski AK Parti İstanbul Milletvekili Mustafa Baş, konuyla ilgili Independent Türkçe’ye açıklamalarda bulundu.
“Gül ve Babacan sık sık görüştü”
Gül ile Babacan arasında bir ayrışmanın söz konusu olmadığını belirten Baş, bazı arkadaşların görev aldığını ve kimi arkadaşlarının da kendi isteği ile görev almak istemediğini söyledi.
Görev almak isteyen arkadaşların yeni partiye fikren katkıda bulunduğunu kaydeden Baş, “Sayın Gül’e veya Sayın Babacan’a yakın, o isim yer aldı veya bu isim yer almadı yaklaşımı yanlıştır. Yakınlık ölçüsü ile meseleyi analiz etmek doğru değil” dedi.
Ali Babacan - Abdullah Gül / Fotoğraf: Twitter
İkilinin sık sık görüştüklerini ve bir birlerinin fikirlerine müracaat ettiklerini aktaran Baş, Gül’ün partide iradesini üstün kılmak için hiçbir zaman teklifte bulunmadığını ifade etti.
Görüşmelerin karşılıklı diyalog şeklinde yürütüldüğünü ve herhangi bir problemin olmadığını söyleyen Baş, “Bazı isimler kurucular kurulunda yer aldı kimi isimlere ise Merkez Yürütme Kurulu’nda görev teklif edildi. Bu görevi kabul edenler olduğunu gibi teşekkür edip görev almak istemeyenler de oldu. Ayrıca dışarıdan destek olanlar da var. Herhangi bir ayrışma söz konusu değil. En azından böyle biliyorum” şeklinde konuştu.
“Ali Babacan bizzat arayarak davet etti”
Dün ulusal bir gazetede “Gül, Mustafa Baş'ı Babacan'a göndererek tüzük çalışmasına son şeklini vermek istedi ama Babacan olumsuz yanıt verdi” şeklinde çıkan kulis haberinin doğru olmadığını dile getiren Baş, devamında şu ifadeleri kullandı:
“Böyle bir şey yok. Evet, ben tüzük çalışmalarına katıldım. Ama Sayın Babacan bizzat beni arayarak davet etti. 7-8 saat süren 3 ayrı toplantı yapıldı. Bu toplantılarda fikirlerimizi söyledik. Abdullah Bey’in beni gönderdiği şeklindeki haber asılsızdır. Bir parti kuruluyor ve bizimde geçmişten bir tecrübemiz var. Fikirlerimizi söyleyerek tecrübelerimizi paylaştık. Başlangıçta aktif olarak yer almayacağımızı söylemiştik.”
© The Independentturkish