ABD Savunma Mark Esper, Türkiye’nin harekâtı sonrasında Suriye’nin kuzeyinde değişen dengeleri değerlendirdi. Harekatın ‘yanlış’ olduğu görüşünü paylaşan Esper, Suriyeli Kürtlerin hayal kırıklığına uğradığı yorumunaysa, “Biz hiçbir noktada, ‘Size otonom bir Kürt devleti kurmanıza yardım etmek için buradayız’ demedik. Onlara hiçbir zaman, ‘Sizi, 70 yıldır NATO müttefiki olan Türkiye’ye karşı savunacağız’ demedik” yanıtını verdi.
‘TÜRKİYE HAREKÂTLA KENDİSİNE ZARAR VERDİ’
Kaliforniya’da düzenlenen Reagan Ulusal Savunma Forumu’nda bir soru-cevap oturumuna katılan Esper’e, ABD’nin Suriye’deki politikasının hedefi soruldu. Amaçlarının ‘IŞİD’i kalıcı bir şekilde yenilgiye uğratmak olduğunu’ söyleyen Esper, “Tam da bunu yapmak için ortağımız SDG’yle çok yakın çalışıyoruz” diye konuştu. Esper, Trump yönetiminin Türkiye’yi ‘Amerikan ordusunun aleyhine olacak bir pozisyona getirip getirmediğine’ ilişkin soruya ise şu yanıtı verdi: “Böyle olduğunu düşünmüyorum, bence Türkiye, kendi kendisini zarara uğratan bir pozisyona soktu. Suriye’nin kuzeyine yönelik harekatlarının başında, bunun bir hata olduğunu düşünüyorduk. IŞİD’li tutukluların kaçmasına yol açacağını, bölgede daha fazla istikrarsızlığa yol açacağını düşündük. Bunların bazıları yaşandı.”
Türkiye’nin ‘NATO yörüngesinden çıkmakta olduğuna dair endişe duyduklarını’ söyleyen ABD Savunma Bakanı, “Diğer yandan Türkiye uzun zamandır bir NATO müttefiki, Kore’den Afganistan’a bizimle birlikte savaştılar. Ve onların NATO’ya daha da yakınlaşmasının hepimizin çıkarına olduğunu düşünüyorum” ifadelerini kullandı.
Esper, ABD’nin Türkiye’nin harekatı sonrasında Suriye’nin kuzeydoğusundan kısmen çekilmesinin IŞİD’i güçlendirdiği yönündeki yorumlara şu an için katılmadığını da ekledi. Esper bununla birlikte, IŞİD’in bu yönde çaba göstereceğini düşündüğünü söyledi; yaklaşık 600 askerle Suriye’de kalmalarının da bu nedenle gerekli olduğunu savundu. ABD Savunma Bakanı, ‘gerektiğinde’ Suriye’ye daha fazla asker göndermeyi de dışlamadı.
‘KÜRTLERLE ORTAKLIĞIN SINIRLARINI DAHA İYİ ANLIYORUZ’
Esper’e, “Suriye’den asker çekmeniz karşısında terk edildiklerini hisseden Kürtlere ne söylüyorsunuz, ne gibi diyaloglar yaşanıyor?” sorusu da yöneltildi. ABD’li bakan, bu soruya ‘Suriyeli Kürtlere hiçbir zaman özerklik vaat etmediklerini’ vurgulayarak şu yanıtı verdi:
“Bakın, taktiksel açıdan bu hissiyatı kesinlikle anlıyorum. IŞİD’i yenilgiye uğratmak için sahada birlikte kan döktüğünüz dostlarınız ve arkadaşlarınız… Fakat bir adım geriye çekilip baktığınızda; biz bu işe karşılıklı çıkarlarla girdik. Bu çıkar da, IŞİD’in yenilgiye uğratılmasıydı. IŞİD çok fazla zemin ve toprak kazanmıştı, SDG’ye büyük zarar vermişti. Biz devreye girdik ve bu, IŞİD’in fiziksel olarak yenilgiye uğratılmasını sağlayan harika bir evlilikti. Fakat biz hiçbir noktada, ‘Size otonom bir Kürt devleti kurmanıza yardım etmek için buradayız’ demedik. Onlara hiçbir zaman, ‘Sizi, 70 yıldır NATO müttefiki olan Türkiye’ye karşı savunacağız’ demedik. Bunu bizim komutanlarımızla da konuştum; onlar da aynısını söylediler. Bugün sahada onlarla yakın çalışıyoruz ve bu ortaklığı hâlâ koruyoruz. Fakat bugün bu ortaklığın sınırlarını ve ne kadar ileri gidebileceğini çok daha iyi anladığımızı düşünüyorum.”