Amerika Birleşik Devletleri Palisades NES’i (Nükleer Elektrik Santrali) kapattı. Hem de 2031 yılına kadar izni olmasına rağmen.
Palisades NES Michigan gölü kenarında 1967-1970 arası inşa edilmiş, 1973 yılında tam kapasite ile çalışmaya başlamış 800 mw’lık bir santral. Santrali, şimdiki sahibi olan Entergy 2007 yılında, 20 yıllık lisans uzatımı ertesinde, 380 milyon dolara satın almıştı. Lisans uzatımı ile 2031’e kadar elektrik üretimine devam edecekti.
Palisades Nükleer Santrali
ABD ise dünyada ilk defa nükleer bombayı geliştiren, kullanarak, Hiroşima ve Nagazaki’de iki yüz binden fazla insanı öldüren, nükleerden enerjiyi ilk defa elektrik kullanımı için geliştiren (EBR-1, 1951) ve şu an itibariyle dünyada kurulu her dört megawatlık kurulu gücün birine sahip, 90’dan fazla reaktörü ile 93 bin MW’lık kurulu güce sahip dünyanın bir numaralı ülkesi. Yani atom santrallerinin anavatanı.
İşte o ana vatan santrali kapattı!
HEM DE ERKEN KAPATTI!
2017 yılında Palisades NES’in 31 Mayıs 2022’de kapatılmasına karar verilmişti. Michigan valisi geçtiğimiz aylarda santralin açık kalabilmesi için Biden yönetimine 6 milyar dolarlık kredi verilmesi için başvuruda bulunmuştu.
Geçen hafta santralin performans sorunları nedeniyle 11 gün erken kapatılmasına karar verildiği açıklandı ve cuma günü santral şebekeye elektrik vermeyi kesti, devre dışına alındı.
PAHALI DİYE KAPATIYORMUŞ !
Santralin kapatılma nedeni olarak yüksek maliyeti ve piyasa ile rekabet edememesi gösteriliyor. Zaten Vali’nin istemiş olduğu kredi gerekçesinde “finansal stres” lafının geçmesi bunun bir göstergesi. Ayrıca dünyada artan petrol fiyatları ile petrol fiyatlarına endeksli kaya gazını çıkarmanın uygun hale gelmesi, ABD’de de kaya gazı üretiminin inanılmaz artması ve sonucunda nükleere karşı bir alternatif olması Palisades NES’i zorluyordu. Nitekim Palisades NES’in fiyatlarının piyasa fiyatından yüzde 57 daha pahalı olduğu Michigan yerel medyasında ifade ediliyordu.
Demek ki ABD gibi zengin bir ülkeye bile nükleer pahalı geliyormuş, diğer kaynaklardan da pahalıymış. Bunu da öğrenmiş olduk.
İKLİM POLİTİKALARINA RAĞMEN KAPATIYORMUŞ!
Biden yönetimi geçen yıl Nisan ayında bir Yeni Yeşil Anlaşma (New Green Deal) planını açıklamıştı. Önceki hedefleri bir kademe ileri taşımış, 2030 için yüzde 40’ın üstünde olan emisyon azaltımı hedefini yüzde 50’ye çıkarmıştı. Bu politikada nükleer önemli bir destek olarak görülüyordu.
Michigan eyaleti ise 2030 yılında emisyonlarını yüzde 52 azaltma ve 2050’de fosil yakıtları tarihe gömme kararı almıştı. Hem ABD’de hem de Michigan eyaletinde bu iklim hedefleri nükleere güvenerek veriliyordu. Zaten son dönemde Avrupa Birliği’nde de nükleeri “iklim dostu” sayma çabaları lobilerin nasıl fırsat kolladıklarının bir göstergesi.
Özetle ABD ve Michigan 2050’de fosil yakıtları yakmama hedefine rağmen ve nükleeri burada kurtarıcı olarak görmesine rağmen bir santral kapatılıyor.
LOBİLER BOŞ DURMUYOR
Tabii ki bu resim bu kadar toz pembe değil, Michigan Temsilciler Meclisi yeni bir nükleer santral hazırlığı için getirilen tasarıyı geçen ay onaylamıştı. Buna göre bir fizibilite çalışması yapılacak. Bu çalışmanın 18 ay süreceği, bu şartlar altında uygun bulunması halinde projenin yıllar alacağı ve yapımının da bundan daha uzun süreceği düşünülürse 2030’a kadar yetişme şansının olmadığını bilmek içimizi rahatlatabilir.
Buna rağmen nükleercilerin hala tehlike olduğu gerçeğini değiştirmez.
SÖKÜMÜ DE ÇOK PAHALI!
Ama bir şeyi eksik bıraktık. Nükleer dışındaki yatırımlarda akla gelmez ama burada unutmamak lazım; söküm. Bu santralin sökümü 2041’e kadar sürecek. Evet doğru duydunuz santralin devreden çıkması ile iş bitmiyor. Nükleer santrali yapmak bir maliyet, işletmek başka bir maliyet, sökmek de bir maliyet ve çok zahmetli. Kullanılmış yakıtın çıkarılması, güvenli bir şekilde depolanması, tesisin güvenli bir şekilde sökülmesi ve arazinin restorasyonu için hesaplan maliyetin 644 milyon dolar olduğu söyleniyor.
Nükleer bombayı geliştirmede, bunu kullanmada ve enerji elde etmede ilk olan ve nükleerin anavatanı sayılabilecek ABD’de bir santral, 2031’e kadar lisansı olmasına rağmen, 2022’de kapatılıyor. Üstelik karar tarihinden 11 gün öne çekilerek. Hem de iklim planlarına, hem de nükleerin “karbonsuz” olduğu iddialarına rağmen. Sadece sökmenin bile 644 milyon dolar tuttuğu ve bütün işlemlerin neredeyse 20 yıl sürdüğü bir süreci de ekleyelim.
Geçtiğimiz cuma günü ABD bir nükleer santralini kapattı. Hem de 9 yıl daha elektrik üretebilecekken. Biz de yolun başından dönsek ve Akkuyu’yu kapatsak, ne güzel olur değil mi? Atom santrallerinin ana vatanı başardı, sen de başarabilirsin Türkiye!