ABD Başkanı Trump’ın Suriye’den çekilme kararını açıklarken söyledikleri eğer bir akıl tutulmasının soncu değilse, bilinmelidir ki, bölgemiz daha uzun yıllar huzur bulmayacak, iç çatışmalar devam edecek demektir. Çünkü yapılan açıklamada öylesine iğrenç itiraflar ve çelişkiler var ki, normal bir insanın hiç olmazsa müttefiklerini kırmamak için edeben daha dikkatli konuşması gerekir. Ancak, Trump için belli ki bu tür duygusal yaklaşımlar pek önemli değil. Onun için önemli olan ille de para ve çıkar.
Önce Trump’ın açıklamalarından bazı cümleleri aktararak hatırlatmak istiyorum. Trump öncelikli olarak çekilme kararını açıklarken, “Sonu olmayan savaştan çıkma zamanı geldi” diyor. Bu sözler bölgemizin ABD eliyle bir bataklığa çevrildiğinin itirafı değil midir? Trump bir başka yerde de, “Kürtlerle değil PKK ile iş tuttuk” diyerek daha düne kadar terör örgütü olarak ilan ettikleri bir grup ile birlikte hareket ettiklerini itiraf ediyor. İtiraf ediyor diyorum çünkü ABD’nin Türkiye’yi değil terör örgütü PKK/YPG’yi ortak olarak tercih ettiğine bu köşede yüzlerce kez dikkat çektik. Trump, cümlesinin devamında, “YPG/PKK bizimle birlikte savaştı, onlara çok para ödendi ve teçhizat verildi. Yıllardır Türkiye’ye karşı savaşıyorlar” cümleleri sanıyorum bir itirafın da ötesinde anlam ifade ediyor. Geleceğe dönük bir projede nelerin olduğunun düşünülmesi gerekiyor. Özellikle DEAŞ ile ilgili sorumluluğun Türkiye’ye yıkılmak istenmesi bile şeytanca bir planı göstermeye yetecektir. Çünkü DEAŞ terör örgütünün ortaya çıkışının, bölgeye sürülmesinin sorumlusu Türkiye değil ya da bir başka bölge ülkesi değil. Tüm bunlar ABD’nin bundan sonra da bölge ülkelerinden çok terör grupları ile birlikte hareket edeceğini de gösteriyor.
Bu noktada terör örgütlerine yıllardan beri akıtılan bunca para, silah ve mühimmatı geri toplamadığı da düşünüldüğünde ABD çatışmalarda yer almasa bile her türlü desteği verdiği teröristler, yani ABD’nin paralı askerleri bölgeyi karıştırmaya devam edecekler ve bölge ülkeleri de bu terör örgütlerinden kurtulmak adına ABD’nin paralı askerleri ile mücadele edecek. Böyle olunca ABD tamamen çekilse bile Türkiye ve diğer bölge ülkeleri ABD ile savaşıyor olmayacaklar mı?
Yine Trump’ın açıklamaları içinde yer alan DEAŞ ile ilgili bölüm de çok dikkat çekicidir. Beyaz Saray açıklamasında, ABD’nin Türkiye’nin Suriye’de düzenleyeceği operasyona dâhil olmayacağı belirtilirken, “DEAŞ üyelerinin artık Türkiye’nin sorumluluğunda olduğu” duyuruldu. Trump bununla da yetinmiyor DEAŞ konusunda tek başına Türkiye’yi değil Avrupa, Suriye, İran, Irak, Rusya ve Kürtlerin çözmesi gerektiğini belirtiyor. Açıklamaya dikkatli bakıldığında Irak’tan sonra Suriye’de de Kürtlere özerk bir bölge oluşturmak için çalışıldığı, bu hedeften vazgeçilmediği görülüyor. Yani, İsrail’in güvenliğini sağlayacak ve önünü açacak olan Büyük Ortadoğu Projesi’nin uygulamasında ABD devreye Avrupa ve Rusya’yı da sokmak istiyor.
Irak’ı kimlerin işgal ettiği ve o günden bu yana bu ülkeye barış ve huzurun gelmediği, ardından Suriye’yi kimlerin karıştırdığı ve yıllardan beri sadece Suriye’ye değil bölgeye huzur ve barışın gelmediği düşünüldüğünde hâlâ ABD’den dost ve müttefik olarak bahsedilecekse bu işin ardında başka şeylerin olduğunun da görülmesi gerekiyor. Asıl meselenin ise bölge ülkelerinin ABD ve diğer emperyalistlerin oyunlarına alet olmayı bırakarak aralarında birlik oluşturmanın yollarını aramaları gerekiyor. Aksi halde bu tür oyunlar ad ve biçim değiştirerek karşımıza çıkmaya devam edecektir.