Tarih: 11.04.2022 02:01

ABD-Türkiye ilişkileri: Stratejik Mekanizma ilişkileri geliştirir mi?

Facebook Twitter Linked-in

K 24 türkçe’den Vural erişmiş Yazdı;                                                                                                                                                                                                                                     

ABD Dışişleri Bakanlığı'nın Yasama İşlerinden Sorumlu Müsteşar Yardımcısı Naz Durakoğlu tarafından Temsilciler Meclisi Üyesi Frank Pallone'ye 17 Mart'ta gönderilen mektup, 6 Nisan günü Reuters ajansı tarafından haberleştirildi ve böylece kamuoyunun gündemine geldi.

Mektubun, Biden yönetiminin, 24 Şubat'ta Rusya'nın Ukrayna'ya saldırısının başlaması sonrası Türkiye'nin oynadığı role dikkat çekerek, F-16 satışına ilişkin görüşünü kuvvetlendirme amacında olduğu değerlendiriliyor.

Türkiye asıllı Amerikalı diplomat Naz Durakoğlu'nun imzasını taşıyan mektup, Frank Pallone tarafından ABD Dışişleri Bakanı Anthony Blinken ve Savunma Bakanı Lloyd Austin'e 4 Şubat'ta gönderilen mektuba yanıt niteliğinde.

Aralarında Cumhuriyetçi ve Demokrat üyelerin de bulunduğu 53 Kongre üyesinin imzaladığı mektupta, Rusya'dan alınan S-400 hava savunma sistemi ve insan hakları ihlalleri nedeniyle Türkiye'nin talep ettiği 40 yeni F-16 ve 80 adet modernizasyon kiti satışının reddedilmesi çağrısı yapılıyordu.

VEYSEL AYHAN: ABD-TÜRKİYE ARASINDA YENİ İLİŞKİ BOYUTUNA GEÇİLDİ

Konuyla ilgili K24’e değerlendirmelerde bulunan Bolu Abant İzzet Baysal Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Veysel Ayhan, Türkiye ile ABD arasında son dönemde krizler olduğunu anımsattı ve şunları kaydetti:

“Bunlar içerisinde en önemlisi F-35 krizi idi ve Türkiye’ye karşı yaptırımlar uygulandı. Türkiye bu aşamada F-16 alımı standardizasyonu konusunda taleplerde bulundu; açıkçası bu taleplerden de olumlu cevap alamamıştı. Uluslararası konjonktürde yaşanan gelişmeler açıkçası dünya siyasetinde yeni bir döneme everilme sürecini de başlattı. Bu yüzden Türkiye ve ABD arasında ilişkilerin yeniden revize edilmesi ve yeni ilişki boyutuna geçildiğini söyleyebiliriz.”

Veysel Ayhan

Veysel Ayhan

Kongreye gönderilen mektubun Türkiye üzerindeki yaptırımların kaldırılması ve ilişkilerin yeniden revize edilmesi için önemli olduğunu söyleyen Ayhan, mektuptan önce Ankara’ya iki kez ziyaret gerçekleştiğini belirtti.

“TÜRKİYE’NİN AVRUPA’NIN GÜVENLİĞİ KONUSUNDA VAZGEÇİLMEZ BİR ÜLKE OLDUĞUNU GÖSTERİYOR”

Ayhan, sözlerini şöyle sürdürdü:

Dışişleri Bakanlığı Siyasi İşler Müsteşarı Victoria Nuland ve ABD Ticaret Bakanlığı Müsteşarı Marisa Lago dışişleri ve ilgili kesimlerle bir dizi görüşmeleri oldu. Bu görüşmeler sonucunda kongreye resmi mektup gönderildi. Bu mektup doğrudan Türkiye üzerindeki yaptırımların kaldırılacağı, F-16 savaş uçaklarının Türkiye’ye satılacağı ve yedek parça ile modernizasyon konusunda yardım yapılacağı anlamına gelmiyor. Ancak iradenin bu yönde beyan edilmesi ve özellikle Rusya-Ukrayna krizinin baş gösterdiği bir süreçte Amerika bu noktada politika değişikliğine gidebileceğine dair bir sinyal veriyor. Dolayısıyla Rusya-Ukrayna arasında devam eden savaşın kısa sürede bitmiyor oluşu ve uzaması, Türkiye’nin NATO’nun güney kanadını teşkil etmesi bir NATO ülkesi olan Polonya’ya da savaşın sıçraması ihtimali, Türkiye’nin Avrupa’nın güvenliği konusunda vazgeçilmez bir ülke olduğunu gösteriyor.”

“F-16 TALEPLERİNİN YERİNE GETİRİLMESİ KONUSUNDA BUGÜN BİR İRADE ORTAYA ÇIKMIŞ DURUMDA”

“Ancak NATO ülkesi bir ülkenin askeri anlamda yaptırımlara tabi tutulması NATO ve Avrupa’nın bir bakıma güvenlik çerçevesinin oluşmasına engel oluyor” diyen Veysel Ayhan, “Dolayısıyla Türkiye’nin Amerika’dan talepleri artık sadece Türkiye’yi bağlamıyor. Aynı zamanda Avrupa’nın güvenliğinin bir parçası konumunda. Türkiye-Amerika arasında askeri anlamda yeniden ilişkilerin gelişmesi, belli ölçüde yaptırımların hafifletilmesi ve Türkiye’nin özellikle F-16 taleplerinin yerine getirilmesi konusunda bugün bir irade ortaya çıkmış durumda. Bu irade elbette değişen güvenlik algılaması, aynı zamanda Rusya-Ukrayna krizin yarattığı tehdit sonucu oluşuyor. NATO eğer Rusya’ya karşı güçlü bir tutum içinde olacaksa Türkiye’nin bunun dışında tutulması düşünülemez” şeklinde konuştu.

ABD İLE TÜRKİYE ARASINDAKİ “STRATEJİK MEKANİZMA”

Öte yandan Ankara ve Washington arasındaki sorunların çözümü ve işbirliği alanlarının genişletilmesi amacıyla iki ülke arasındaki “Stratejik Mekanizma” 4 Nisan’da kuruldu ve ilk görüşme Türkiye Dışişleri Bakan Yardımcısı Büyükelçi Sedat Önal ile ABD Dışişleri Bakanlığı Müsteşarı Victoria Nuland’ın başkanlığındaki heyetler arasında yapıldı.

5 Nisan’da mekanizmanın ticari ayağı için ABD Ticaret Bakanlığı Müsteşarı Marisa Lago Ankara’ya geldi. Lago, başkentte Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakan Yardımcısı Alparslan Bayraktar’la birlikte Avrasya Küçük Modüler Reaktörler Forumu’na katıldı.  

MİTHAT IŞIK: STRATEJİK MEKANİZMANIN OLUŞTURULMASI İLİŞKİLERİN GELİŞTİRİLMESİ İÇİN ÖNEMLİ

K24’e konuşan Stratejik Araştırmalar Merkezi (SDE) Ortadoğu Uzmanı Mithat Işık, “Türkiye ile ABD arasındaki sıkıntılar başta Rusya’dan alınan S-400 hava savunma sistemi, Suriye’deki gelişmeler, Amerika’nın Suriye’de YPG’ye verdiği silah desteği ve Doğu Akdeniz’de Amerika’nın Yunanistan, Güney Kıbrıs Rum Yönetimi ile ilgili tavırları Türkiye ile ABD arasında birtakım sıkıntılara sebep olmuştu” hatırlatmasında bulundu.

Mithat Işık

Mithat Işık

ABD’nin söz konusu dönemde Türkiye’ye CATSA yaptırımları uyguladığını kaydeden Mithat Işık, sözlerine şöyle devam etti:

Ancak Ukrayna ile Rusya arasında savaşın çıkması, Türkiye’nin bu devam eden savaşta başarılı siyasi manevralar yapması, aynı zamanda Türkiye’nin Montrö’yü aksaksız yerine getirmesi, savaş gemilerinin geçişine izin vermemesi durumu ortada. Dolayısıyla Cumhurbaşkanı Tayip Erdoğan ve ABD Başkanı Joe Biden’ın yapmış olduğu yüz yüze görüşmeleri ve son günlerdeki Erdoğan-Biden telefon görüşmelerini de ABD-Türkiye yakınlaşmasını getirdi. Stratejik mekanizmanın oluşturulması, sorunların çözümü için heyetlerin kurulması ikili ilişkilerin güçlendirilmesi açısından önemli. Tabi bu bir süreç nasıl bir sonuç getirecek bakacağız.

“Türkiye Amerika’dan 40 adet F-16 savaş uçağı istemiş ve 80 tanesinin de modernizasyonunu talep etmişti” diyen Mithat Işık, şunları belirtti:

“Amerika buna pek sıcak bakmamıştı. Ancak şu anda iki ülke arasındaki stratejik mekanizmanın oluşturulması, Rusya-Ukrayna savaşının baş göstermesi, Türkiye’nin bu savaştaki etkinliği, Avrupa Birliği’nin ve Avrupa içindeki birçok ülkenin başta Almanya olmak üzere etkili olamayışı ve güçlü bir silahlı kuvvetlere sahip olmaması bölgedeki bir ok gerçeğin daha fazla açığa çıkmasına imkan sağladı. ABD Dışişleri Bakanlığını Kongre’ye mektup göndermesine neden oldu.”

ABD ile Türkiye arasındaki yakınlaşmanın böyle başladığını dile getiren Işık, “Tabi bunun neticelerini bekleyip görmek lazım. Çünkü Türkiye ile ABD arasında, özellikle ABD’nin PYD-YPG’ye verdiği desteklerden dolayı Türkiye’nin ABD’den talepleri var Suriye’de. Fakat bu talepler hala karşılanmış değil. Aynı zamanda hala belirsizliğini koruyan bir F-35 sorunu var. Bu yüzden mekanizma nasıl işleyecek, sorunlar çözüme kavuşacak mı, Rusya-Ukrayna savaşının seyri ne olacak bunları görmek lazım” diye konuştu.




Orjinal Habere Git
— HABER SONU —