ABD Başkanı Donald Trump, dün Ohio Eyaleti´nde, Suriye konusunda gene herkesi, en başta da Amerikan Dışişleri ve Savunma bakanlıklarını kontrpiyede bırakacak sözler söyledi. Trump´ın konuşmasının ana teması, ABD ile Güney Kore arasında imzalanan ticaret anlaşmasıydı. Ya da öyle olması gerekiyordu. Trump´ın aniden konuşmanın ana temasını bırakıp Suriye´den bahsetmesinin ardında, hitap ettiği kitleye daha önce verdiği sözlerin olduğunu düşünüyorum. Trump, kampanyası sırasında Ortadoğu´daki savaşlarda trilyonlarca doları boş yere harcadıklarını savunmuş, bu paraları altyapı yatırımlarına harcamanın daha doğru olacağını da her yerde tekrarlamıştı. İç siyasette sıkışmışken kendi tabanını rahatlatmak için böyle bir ?müjde? vermek istemesi, çok da ters sayılmaz.
Burada dikkat edilmesi gereken, Trump´ın ?Çok yakında? gibi muğlak ifadeler kullanması ve herhangi bir tarih vermemesidir. Ayrıca ve asıl önemlisi, giderek hedefine İran´ı alan bir yönetimin Suriye´den çekilmeyi istemesinin pek de akla uygun olmadığıdır.
Obama´nın Irak´tan askerleri alelacele çekme kararının İran´a müthiş bir koz verdiğine inanan Amerikan güvenlik bürokrasisi, Suriye´deki savaşın bugün vardığı noktada muhtemelen Trump´ın söylediklerini destekleyecek bir tavır içinde değildir. Böyle bir karar ve hareket, alanı İran ve Rusya´ya tamamen bırakmak anlamına gelir. Bunu da yapabileceğini sanmıyorum. Gerçi kanımca ABD Suriye´de uzun vadede kalıcı değildir. Ama Trump´ın Suudi Arabistan ile ilişkileri daha da yakınlaştırdığı, Riyad´ın da tıpkı Tel Aviv gibi en büyük derdinin İran yayılmacılığı olduğu düşünüldüğünde kısa vadede Amerikan ordusunun Suriye´den çekileceği haberi ?Trumpvari? bir çıkış olmaktan öteye gitmeyecektir.
