ABD silah gönderiyor, PKK/YPG satıyor!..

ABDULKADİR ÖZKAN- 28.07.2018

ABD silah gönderiyor, PKK/YPG satıyor!..

ABD´nin laftan anlamadığı çünkü yaptığından utanmadığı kesinlik kazanmış durumda. Bu sonuca ulaşmak için sadece dünkü gazetelere yansısan haberlere bakmak yeterli olur. Dünkü gazetelerin ana haberini FETÖ ve PKK adına suç işlediği için tutuklanan Papaz Brunson´un önceki gün tahliye edilip ev hapsine gönderilmesine kamuoyunda tepkiler giderek büyürken, yani tahliye edilmesini toplum kabul edemezken ABD´den birbirini takip eden haddi aşan tehditler gelmesi karşısında gerekli cevaplar sorumlularca verildi. Verildi ama ABD´nin laftan anlamadığı düşünüldüğünde bu ülkenin yöneticilerine karşı bir takım eylemlerin ortaya konulması gerekiyor. Çünkü olay sadece terör işbirlikçisi bir papazın tutuklanması ya da evinde göz hapsine alınmasından ibaret değil. ABD ile ilişkilerin hep ülkemiz ve bölgemiz aleyhine işlediği görülüyor. Zaten terör işbirlikçisi Papaz´ın serbest bırakılması, aksi halde ülkemize karşı bir takım yaptırımların uygulanacağı tehdidi ABD´nin gerçek niyetini göstermeye yetiyor. Bu niyet terör örgütlerine dokunulmaması, onların ülkemizde ve bölgemizde istedikleri gibi at koşturmalarının engellenmemesini sağlamak olarak görülüyor. Bu ise ülkemizin geleceği açısından tehdit oluşturuyor. Kısacası, ABD ülkemizin birlik ve bütünlüğünü tehdit ediyor 

 

Bu tehdit hiçbir gizlenmeye ihtiyaç duymadan yapılıyor. Söz gelimi ABD´nin bölgemizdeki terör örgütlerini silahlandırması, bugün de silahlandırmayı sürdürmesini başka türlü izah mümkün mü? Bunun için dünkü gazetelerde yer alan birbirini tamamlayan iki haberi kısaca aktarmakta yarar var.

İlk haber, ?PKK/YPG aldığı silahları iade etmiyor karaborsada satıyor? başlığı atında veriliyordu. Güya ABD ile varılan mutabakat çerçevesinde terör örgütü YPG silahları teslim ederek işgal ettiği Münbiç´ten çekilecekti. Ancak, bugüne kadar silahların teslim edilmesi bir yana varılan mutabakat çerçevesinde çekilmeleri de sağlanmış değil. Denebilir ki, bir bölgenin boşaltılması bir anda mümkün olmayabilir. Böyle bir yaklaşıma doğru desek bile silahların karaborsada satılıyor olmasını nasıl izah etmek gerekir. Buna da diyelim ki, baştan silahların teslim edilmeyeceği biliniyordu. Bilinerek görmezden gelindi. Ancak, terör örgütünün ABD´nin verdiği silahları karaborsada yüksek bedellerle sattığı haberinin yanında, ?ABD´den YPG/PKK´ya 200 TIR silah? başlığı altında yer alan haberle birlikte düşünüldüğünde ABD´nin bölgemize yönelik böl-parçala-yut politikasını tüm verdiği sözlere rağmen sürdürdüğünü söylemek yanlış olur mu?

 

Kısacası, ABD bir yandan terör örgütlerini silahlandırmayı sürdürüyor, öbür yandan da terör örgütleri ile işbirliği yapan bir takım insanların yargılanmasını içine sindiremiyor. Hatta yargılandıkları için ülkemiz yaptırımlarla tehdit ediliyor. Böyle olunca artık bu ABD ile ilişkilerin bir takım tutulmayan anlaşmalar çerçevesinde sürdürülebileceği, verilen sözlerin ciddiye alınabileceği yaklaşımından vazgeçilmesi gerekiyor. Çünkü bu kovboy kılıklılar âlemi aptal kendilerini akıllı sanıyorlar.

Böylesine küstahlığı ve ikiyüzlülüğü 80 milyonun gözünün içine baka baka nasıl sürdürebildikleri üzerinde durmamızda yarar var. Bu konuda aklıma gelen ilk husus toplumumuzdaki hassasiyetlerin zayıflamış olduğudur. Çünkü bunca küstahlığa rağmen ülkemizde ciddi bir toplumsal tepki oluşmuyor. Tüm bu küstahlıklara cevap vermek sadece yöneticilerimize kalıyor. Verilen cevaplar ABD küstahlığını gidermeye yetmiyor. En azından bir takım diplomatik karşı yaptırımların devreye sokulması gerekiyor. Bu tür adımlar atılmadığı/atılamadığı sürece görünen o ki, ne kadar sert cevaplar verilirse verilsin aleyhimize atılan adımları engellemek en azından şimdilik mümkün görünmüyor. Bu bakımdan iktidar ve toplum olarak bu küstahlıklara birlikte tepki vermek gerekiyor.