Avrupa Birliği (AB) Komisyonunun İnsani Yardım ve Kriz Yönetiminden Sorumlu Üyesi Christos Stylianides ile Milli Eğitim Bakan Yardımcısı Reha Denemeç, AB Türkiye Delegasyonu Başkanı Christian Berger, UNICEF Türkiye Temsilcisi Philippe Duamelle AB destekli "Hızlandırılmış Eğitim Programı"ndan (HEP) yararlanan öğrencilerle Mamak Halk Eğitim Merkezi´nde bir araya geldi.
Irak ve Suriye´den Türkiye´ye gelen çocuk ve gençlerin Türkçe dersine katılan Stylianides ve beraberindeki yetkililer, öğrencilerin kelimeleri hecelemesine ve renklerin Türkçe karşılığını öğrenmesine eşlik etti, onlara çanta hediye etti.
Öğrencilerle buluşmanın ardından basına hitap eden Milli Eğitim Bakan Yardımcısı Denemeç, kişi başına düşen milli gelir göz önünde bulundurulduğunda, Türkiye´nin dünyada en fazla insani yardım yapan ve en fazla sığınmacı ile mülteciyi ağırlayan ülke olduğunu vurguladı.
Sığınmacı çocukların eğitimi konusunda Türkiye´nin elinden gelen gayretin en iyisini ortaya koyduğunu ve sığınmacılara eğitim, sağlık ve diğer alanlarda verilen hizmetin AB ile iş birliği halinde devam ettiğine dikkati çeken Denemeç, ihtiyaç olduğu müddetçe bu iş birliğinin devam edeceğine inandığını dile getirdi.
UNICEF Türkiye Temsilcisi Duamelle de bu çalışmaların bir kuşağın kaybedilmesini engellemek olduğunun altını çizerek, "Bütün bu çabalar içinde Türk hükümetinin gayretlerinin son derece önemli ve takdire şayan olduğunu vurgulamak isterim. Görüyoruz ki, 650 bin Suriyeli çocuk şu anda Türkiye´de eğitim imkanından faydalanıyor. Geriye kalan çocukların da eğitim imkanından faydalanması için yürüttüğümüz çalışmalar devam ediyor." diye konuştu.
"Hiçbir çocuk okul dışında kalmasın"
AB Komisyonunun İnsani Yardım ve Kriz Yönetiminden Sorumlu Üyesi Stylianides de bu eğitimin amacının çocuklara geleceğe dair umut vermek olduğunun altını çizerek, "Bu çalışma, bir nesli, bir kuşağı kaybetmemek için çok önemli." dedi.
AB´nin Türkiye ile iş birliği içinde ülkeye gelen çocukların okullu olması çalışmalarını sürdüreceğine dikkati çeken Stylianides, "Türkiye dünyadaki en büyük mülteci nüfusa, 4 milyon mülteciye ev sahipliği yapıyor ve bunların 1,7 milyonu çocuklardan oluşuyor. Türkiye´deki yetkililere sığınmacılara sundukları destek için teşekkür etmek isterim. AB´nin Türk yetkililerle ve insani yardım kuruluşları ile yürüttüğü iş birliği, ihtiyaç halindeki kırılgan pozisyondaki insanlara gerekli desteği sunmak için elimizdeki en iyi yaklaşımdır." diye konuştu.
Stylianides, AB´nin bu eğitim programı kapsamında 33 bini aşkın öğrenciyi desteklediğini aktararak, "Türk yetkililerle ve ortaklarımızla sloganımız çok net: Hiçbir çocuk okul dışında kalmasın. Bu bir yükümlülük değil, bizim ahlaki sorumluluğumuz ve ortak anlayışımız." ifadelerini kullandı.
AB Komisyonunun, acil durumlardaki eğitim konusunu temel öncelik olarak belirlediğini söyleyen Stylianides, "Bu yılki toplam bütçemiz içinde yer alan acil durumdaki eğitim ihtiyaçlarına olan bütçemizi artırmış durumdayız ve bu, bir yıl önceki bütçenin 10 katına denk geliyor." dedi.
Stylianides, Türkiye ve AB´nin birlikte yürüttüğü bir başka önemli çalışmanın "Sosyal Uyum Yardımı" olduğuna dikkati çekerek, "Sosyal Uyum Yardımı kapsamında şu ana kadar 1,5 milyondan fazla insana destek sunulmuş durumda ve bu da AB tarihindeki en büyük rakam olacak." diye konuştu.
AB´nin Türkiye´deki Suriyeliler için taahhüt ettiği ikinci 3 milyar avro ile de Türkiye´deki en kırılgan sığınmacılara destek vermeye devam edeceklerini belirtti.
Bu yıl Türkiye´deki sığınmacılar için temel insani yardım bütçesinin 640 milyon avro olduğunu söyleyen Stylianides, "Acil durumlarda eğitim için kullanılacak fon ise 80 milyon avroya kadar çıkacak." dedi.
Stylianides, bu programdan yararlanan öğrencilerle bir araya gelmekten büyük mutluluk duyduğunu vurgulayarak, "Bugün gördük ki, iş birliğimiz gerçekten sonuç odaklı. Buradaki çocukların yüzlerinin güldüğünü gördük. Eğitim fırsatı buldukları için gülümsüyorlardı. Bu da hayatımın en büyük ödülüdür." diye konuştu.
AB Komisyonunun İnsani Yardım ve Kriz Yönetiminden Sorumlu Üyesi Stylianides, programın sonunda Türk kahvesi ikram edilmesi üzerine, "Bu ziyarete en güzel kapanış ancak Türk kahvesiyle yapılabilirdi." diyerek teşekkür etti.
Hızlandırılmış Eğitim Programı
Okul dışındaki mülteci çocukların programın ilgili seviyelerini tamamlamalarının ardından yaşlarına uygun örgün ve yaygın eğitim fırsatlarına yönelmelerini amaçlayan program, AB ve Milli Eğitim Bakanlığı iş birliğinde 12 ilde 75 halk eğitim merkezinde uygulanıyor.
Programın hedefi, okul dışında kalmış Suriyeli ve diğer mülteci çocukların ya da okulda olup da eğitim desteğine ihtiyaç duyanların kaybettiği okul yıllarını telafi etmek.